Logo

5. Hukuk Dairesi2023/1494 E. 2023/7826 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve ödenme şekline ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesinin 7139 sayılı Kanun'un ilgili maddesinin iptaliyle kamulaştırma bedelinin derhal ödenmesi gerektiği ve Yargıtay karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bu hususta düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/428 Esas, 2019/89 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Hatay ili, ... ilçesi, ...(...) köyü 8, 9 ve 10 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 28.05.2013 tarihli ve 2011/488 Esas, 2013/323 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin 26.02.2019 tarihli ve 2017/428 Esas, 2019/89 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesinin 23.03.2015 tarihli ve 2015/1625 Esas, 2015/4028 Karar sayılı ilâmı ile bozulmasına karar verilmiştir.

3. Dairenin bozma kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

4. Dairemizin 18.09.2017 tarihli ve 2017/5212 Esas, 2017/19090 Karar sayılı ilâmı ile karar düzeltme taleplerinin kabulü ile ... ve Reyhanlı Tarım ve Orman İlçe Müdürlüklerinin veri cetvellerinin ortalaması alınarak değer biçilmesi gerektiği, taşınmazların sulu tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının %4 uygulanması gerekirken, bu oranın %5 kabulü ile az bedel tespiti, dava konusu taşınmazların özelliklerine göre %20 oranında objektif değer artışı uygulanması gerektiği, dava konusu taşınmazların tapu kaydında İkinci Derece Kara Askeri Yasak Bölge şerhi bulunmasına rağmen, oluşacak değer düşüklüğünü dikkate almayan bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulmuş olması, tapu kaydındaki şerhlerle birlikte tesciline karar verilmemiş olması, Yabancı uyruklu olması sebebiyle hak sahibinin açık kimliğinin tespit edilemediği anlaşılmakla, kamulaştırma bedelinin 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci ve onuncu fıkraları gereğince ileride ortaya çıkacak hak sahibine verilmek üzere talep halinde davalı temsilcisi Maliye Hazinesi hesaplarına aktarılmasına karar verilmesi gerektiği, dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; net gelir hesaplaması yapılırken verimin yüksek, masrafların düşük belirlendiğini, kapitalizasyon faiz oranı ve objektif değer artışının subjektif olarak tespit edildiğini, faiz hükmünün hatalı kurulduğunu ileri sürerek kararı bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığına bedelin düşük belirlendiğini, ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin tüm, davalılar vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. Anayasa Mahkemesinin 27.11.2020 tarihli ve 31317 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 16.07.2020 tarihli ve 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrasının dördüncü cümlesinin; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak kamulaştırma bedelinin derhal ödenmesi ve Dairemiz karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerektiğinden yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesi uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalılar vekilinin Mahkeme kararına yönelik temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının;

a) (4) numaralı bendinin ikinci paragrafında yer alan ''ise davalılar adına üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılması" ve " kararın kesinleşmesinin ardından'' ibarelerinin çıkarılmasına, yerine '' üçer aylık vadeli hesapta biriken neması ile birlikte derhâl" ibaresinin yazılmasına,

b) (4) numaralı bendinin üçüncü paragrafında yer alan ''son karar tarihi olan 26.02.2019 tarihine kadar kadar yasal faiz işletilmesine," ibaresinin çıkartılmasına, yerine "Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin ilam tarihi olan 25.09.2023 tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile ödenmesine'' ibaresinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davacı idare ve davalı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

25.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.