Logo

5. Hukuk Dairesi2023/2418 E. 2023/9550 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeline ilişkin açılan davada, hükmedilen vekâlet ücretinin miktarı ve hesaplanma şekli uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Asıl ve birleştirilen davaların tek bir hukuki nedene dayanması ve davacıların aynı vekil tarafından temsil edilmesi nedeniyle tek vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yerel mahkemece asıl ve birleştirilen davalar için ayrı ayrı vekâlet ücreti takdir edilmesi doğru görülmeyerek, bu husus düzeltilmek suretiyle karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/387 Esas, 2022/163 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasında görülen kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsiline ilişkin asıl ve birleştirilen davalarda verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl ve birleştirilen davaların kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili asıl ve birleştirilen dosyaların dava dilekçelerinde; müvekkilinin maliki olduğu Tekirdağ ili, ... ilçesi, ... köyü 927(yenileme ile 130 ada 1), 926 (yenileme ile 130 ada 3) parsel sayılı taşınmazlara davalı kurum tarafından Ergene Nehrine dökülen dere yataklarında ... Uzunhacı Deresinin genişletilmesi amacıyla kamulaştırma işlemi yapılmaksızın el atıldığını, müvekkiline bu konuda bilgi verilmediğini, kamu yararı kararının alınmadığını, müvekkiline ait taşınmazların kullanım alanının daraldığını belirterek taşınmazların tespit edilecek değerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı yargılama sahfahatında vefat etmiş, mirasçıları tarafından aynı vekile vekaletname verilmesi suretiyle taraf teşkili sağlanmıştır.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazların Tekirdağ-...-... ve ... köyleri arazileri Ergene dere ve Manika dere ... koruma tesisine sınır olduğunu, ancak idare tarafından herhangi bir şekilde yol ve köprü yapılmadığını, taşınmazın idarenin çalışmaları sonucunda taşkından korunduğunu, değerinin arttığını, davacının kazancının daha fazla olduğunu, müvekkili kurumun kanundan doğan görevini yerine getirdiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 22.04.2015 tarihli ve 2013/311 Esas, 2015/541 Karar sayılı kararı ile asıl ve birleştirilen davaların kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkemenin 22.04.2015 tarihli ve 2013/311 Esas, 2015/541 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; gerekiyorsa tanık dinlenip fen bilirkişisinden ve bilirkişi kurulundan el atma olgusunun varlığına dair ek rapor alınıp, el atma olup olmadığı ne şekilde el atıldığı net bir şekilde tespit edilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl ve birleştirilen davaların kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; obejktif değer artış oranının az olduğunu, taşınmazın mücavir alanda ve değerli konumda olduğunu, %700 oranında objektif değer artış oranı uygulanması gerektiğini ileri sürmüştür.

2. Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza kamulaştırmasız el atmalarının olmadığını, taşınmaz üzerindeki ... koruma tesisinin dava konusu ve çevre taşınmazları korumak için yapıldığını, tespit edilen bedelin fahiş olduğunu, raporun uygun olmadığını, objektif değer artış oranının fahiş olduğunu ileri sürerek kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “ Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu ve 11 inci maddeleri

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı, taşınmazların el atılan kısımlarına biçilen değerin uygun olduğu anlaşılmakla; tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacılar vekilinin tüm, davalı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. Dava konusu taşınmaz tek olup asıl ve birleştirilen davalar tek bir hukukî nedene dayalı olarak açıldığından, davacılar lehine toplam bedel üzerinden tek vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, asıl ve birleştirilen davalar yönünden ayrı ayrı vekâlet ücreti takdir edilmesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davacılar vekilinin tüm, davalı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı idare vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile mahkeme kararının hüküm fıkrasının asıl ve birleştirilen dava yönünden vekâlet ücretine ilişkin "İLK DAVA İÇİN" başlıklı kısmın (5) ve "EK DAVA İÇİN" başlıklı kısmın (4) numaralı bentlerinin tümüyle hükümden çıkartılmasına, ayrı bir bent olarak "Davacılar vekille temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 5.100,00 TL vekâlet ücretinin davalı idareden alınarak davacılara verilmesine" cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davacılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın mahkemesine gönderilmesine,

24.10.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.