Logo

5. Hukuk Dairesi2023/934 E. 2023/8451 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İmar uygulaması neticesinde davacıların hisselerinin bedele dönüştürülmesiyle takdir edilen bedelin yetersiz olduğu iddiasıyla açılan dava sonucu belirlenen bedelin davalı idarece fazla olduğu iddiası.

Gerekçe ve Sonuç: 6745 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. madde uyarınca, imar uygulamasının tapuya tescil tarihi olan 07.02.1994'ü değerlendirme tarihi olarak kabul edip, bu tarihteki taşınmaz değerinin Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi ile güncellenmesi suretiyle hesaplanan bedelin doğru olduğu ve mahkeme kararında hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/193 Esas, 2022/297 Karar (Birleştirilen Anadolu 20. Asliye Hukuk Mahkesinin 2016/169 Esas, 2016/165 Karar sayılı dosyası, Birleştirilen Anadolu 24. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/645 Esas, 2019/409 Karar sayılı dosyası)

KARAR : Kısmen Kabul

Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması istemine ilişkin asıl dava ile ilk davada saklı tutulan bölümün tahsili istemine ilişkin birleştirilen davalarda verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacılar vekili asıl dosya ve birleştirilen İstanbul Anadolu 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/169 Esas sayılı dosyaya ilişkin dava dilekçesinde özetle; İstanbul ili, Kadıköy ilçesi, ... Mahallesi ... ada ... parsel sayılı taşınmazda yapılan şuyulandırma işlemi neticesinde müvekkilinin tüm hissesinin bedele dönüştürüldüğünü, idarece takdir edilen bedelin artırılarak değerlendirme tarihinden itibaren işleyecek faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

2.Asıl ve birleştirilen davacılar vekili, birleştirilen İstanbul Anadolu 24. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/645 Esas sayılı dosyaya ilişkin dava dilekçesinde özetle; İstanbul ili, Kadıköy ilçesi, ... Mahallesi ... ada 3 parsel sayılı taşınmazda yapılan şuyulandırma işlemi neticesinde müvekkillerinin hisselerinin bedele dönüştürüldüğünü, idarece takdir edilen bedelin artırılıp ilave olarak 268.546,83 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... Belediyesi vekili cevap dilekçesinde özetle; imar uygulamasının 21.12.1993 tarihindeki belediye encümen kararına dayandığını, davacıların bir aylık hak düşürücü süre içinde bu karara karşı ancak idari yargıda dava açabileceğini, dolayısıyla görev ve zamanaşımı yönünden dava dilekçesinin reddi gerektiğini, aksi halde davacıların murisinin şuyulandırma bedelini alıp almadığının araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.

2.Davalı ... Belediyesi vekili cevap dilekçesinde; imar uygulamasını Kadıköy belediyesinin gerçekleştirdiğini belirterek davanın husumetten reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 03.05.2016 tarihli ve 2014/505 Esas, 2016/190 Karar sayılı kararı ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönünden hem asıl hem de birleştirilen dosyada davanın husumet yönünden reddine, davalı ... yönünden dava ve birleştirilen davanın kabulü ile hem asıl hem birleştirilen dosyada şuyulandırma bedelinin davalılara ödenmesine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece yapılan inceleme sonucu; 20.08.2016 tarihinde kabul edilerek 07.09.2016 tarihli ve 29824 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 6475 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na (2942 sayılı Kanun) eklenen geçici 12 nci maddesi ile; ''24.02.1984 tarihli ve 2981 sayılı İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılarak Uygulanacak Bazı İşlemler ve 6785 sayılı İmar Kanununun Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun hükümlerine göre yapılan imar uygulamalarından doğan idarelerin taraf olduğu her türlü alacak ve bedel artırım davalarında taşınmazın değeri; uygulamanın tapuda tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi olarak esas alınmak ve o tarihteki nitelikleri gözetilmek suretiyle tespit edilir. Tespit edilen bu bedel, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınmak suretiyle dava tarihi itibarıyla güncellenir ve ortaya çıkan gerçek bedel hak sahibine ödenir'' hükmü getirilmiş olup bu hususta rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 13.02.2020 tarihli ve 2018/407 Esas, 2020/43 Karar sayılı kararı ile dava ve birleştirilen davaların İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönünden husumet yönünden reddine, ... yönünden ise asıl ve birleştirilen 2016/169 Esas sayılı davanın kabulüne, birleştirilen 2019/645 Esas sayılı ek davanın reddine karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili ile davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece yapılan inceleme sonucunda, dava konusu taşınmazda imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih olan 07.02.1994 itibarıyla belirlenen davacılara ait bedele dönüştürülen arsa bedelinin dava tarihi olan 23.12.2014 tarihi itibarıyla bedeli belirlenirken, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi olan 235,84 oranı esas alınması gerekirken 285,84 oranı uygulanarak fazlaya hükmedildiği, mahkemece verilen ilk kararın davalı idarenin temyizi üzerine yapılan temyiz incelemesi sırasında 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12 nci maddesi uyarınca inceleme yapmak üzere bozulduğu gözetildiğinde artık usuli kazanılmış hakka göre değil, yeni yasa ile oluşan duruma göre ek davanın da kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddine karar verildiği, ek davada hükmedilen bedele ilk dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği ve asıl ve birleştirilen 2016/169 Esas sayılı ek davada davacılar ile hakkında açılan davaların husumetten reddine karar verilen İstanbul Büyükşehir Belediyesi lehine tek vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönünden hem asıl hem de birleşen dosyada davanın husumet yönünden reddine, davalı ... yönünden asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın ve birleştirilen davaların husumetten reddine karar verilmesi gerektiğini, zamanaşımı süresinin geçtiğini ve belirlenen bedelin yüksek olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun kararın ONANMASINA,

Davalı ... Başkanlığından peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

04.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.