Logo

5. Hukuk Dairesi2024/5746 E. 2025/541 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında, bedelin tespiti ve faiz bitiş tarihi hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın değerinin belirlenmesinde gelir yöntemi kullanılmasının, objektif değer artışı uygulanmasının, değer kaybı oranının belirlenmesinin ve üretim masraflarının hesabının yerinde olduğu, faiz bitiş tarihinin ise ilk karar tarihi olması gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/9 Esas, 2024/37 Karar

DAVA TARİHİ : 30.05.2019

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : ...1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/237 Esas, 2022/554 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından itinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare tarafından temyiz edilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince 05.03.2024 tarihli ek karar ile davacı idare vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiştir.

Ek karar davacı idare tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Dosya içeriğine göre Bölge Adliye Mahkemesince dava miktarı dikkate alınarak temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiş ise de 15.04.2022 tarihli ve 31810 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 24.02.2022 tarihli ve 2021/34 Esas, 2022/21 Karar sayılı kararı ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 341 inci maddesinin ikinci fıkrasının birinci cümlesinin “kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkin davalar” yönünden Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiği gözetildiğinde; temyiz yoluna başvurulabilen kararları düzenleyen 6100 sayılı Kanun'un 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi için de aynı hususun uygulanması gerektiğinden 6100 sayılı Kanun'un 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen miktar itibarıyla kesinlik sınırına bakılmaksızın temyizinin olanaklı bulunduğu kabul edilmelidir.

Bu durumda temyiz dilekçesinin miktardan reddine ilişkin ek kararın hatalı olduğu anlaşılmakla; Bölge Adliye Mahkemesinin 05.03.2024 tarihli ek kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; ek kararın kaldırılmasına karar verildikten sonra süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir ili, ...ilçesi, ...Mahallesi 341, 342 ve 343 parsel sayılı taşınmazlarda kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ile bu hakkın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; faiz yönünden aleyhlerine olacak şekilde hatalı hüküm kurulduğunu, idarece belirlenen bedel yönünden faizin 06.11.2020 tarihine kadar değil, İlk Derece Mahkemesi kararının tarihi olan 28.10.2020 tarihine kadar işletilmesi gerektiğini, yine davalı tarafın ilk karara karşı istinaf yoluna başvurmamış olması nedeniyle, fark bedel için faizin ilk karar tarihi olan 28.10.2020 tarihine kadar işletilmesi hususunun kesinleştiğini ve kendilerinin lehine usuli kazanılmış hakkı bulunduğunu, istinaf kararı sonrası verilen kararda, fark kamulaştırma bedeli için faizin 01.10.2019 tarihinden ilk karar tarihi olan 28.10.2020 tarihine kadar işletilmesi gerekirken, ikinci karar tarihi olan 16.12.2022 tarihine kadar işletilmiş olmasının usule, kanuna ve aleyhe hüküm verme yasağı ilkesine aykırı olduğunu, Mahkeme kararına dayanak alınan bilirkişi raporunda, dava konusu taşınmaz için %180 gibi çok yüksek bir objektif değer artışı oranı uygulandığını, arazinin metrekare değeri çok yükseltiğini, ancak taşınmaz %180 objektif değer artışı oranı uygulanmasını gerektirecek özellikleri taşımadığını, dava konusu taşınmazın konumu ve piyasa bedelleri göz önüne alındığında objektif değer artışı uygulanmamasının gerektiğini, dava konusu taşınmazlar için net gelir hesaplanırken ürün miktarlarının ve gelirlerinin fazla, giderlerin ise düşük alındığını ve bu şekilde arazinin metrekare birim değerinin çok yüksek hesaplandığını, Mahkeme kararına dayanak alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazlar için %35 değer kaybı oranı uygulandığını, %35 azami oran olup, taşınmazların cinsi, niteliği, kullanım şekli, irtifak hakkının niteliği, taşınmazda kapladığı alan ve yeri istikameti dikkate alındığında bu oranın daha düşük alınması gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın sulu tarım arazisi niteliğinde kabul edilip, gelir metodu uyarınca taşınmaza değer biçilmesinde, taşınmazın konumu ve bilirkişi raporlarında belirlenen özelliklerine göre objektif değer artışı uygulanmasında, taşınmazın tamamının değerinde oluşan değer kaybı oranı esas alınarak irtifak hakkı karşılığının hesaplanmasında, üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ü oranında kabul edilerek hesaplama yapılmasında bir isabetsizlik görülmediği, ancak faiz bitiş tarihinin ilk karar tarihi olması gerektiğinden davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle;dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin yüksek belirlendiğini, objektif değer artış oranının fazla olduğunu, irtifak hakkı nedeniyle oluşan değer kaybı oranının yüksek hesaplandığını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kısmen kapama ... bahçesi kısmen kapama zeytinlik niteliğindeki İzmir ili, ...ilçesi, ...Mahallesi, 341 ve 342 parsel saylı taşınmazlar ile kısmen kapama ... kısmen kapama bağ niteliğindeki 343 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak değer biçilmesine ve aynı Kanun'un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Bölge Adliye Mahkemesince verilen 05.03.2024 tarihli ek kararın ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.