Logo

6. Hukuk Dairesi2022/3872 E. 2023/265 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin davacı arsa sahipleri tarafından feshi talebinin hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı yüklenicinin, projelerdeki değişikliklerden sorumlu olduğu, inşaatın tamamlanma oranının %7,80 gibi düşük bir seviyede kaldığı ve davalının temerrüdünün sabit olması gözetilerek, sözleşmenin geriye etkili olarak feshine karar veren yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1080 E., 2022/1285 K.

DAVA TARİHİ : 02.07.2019

HÜKÜM/KARAR : Esastan Red

İLK DERECE MAHKEMESİ : Samsun 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/344 E., 2022/23 K.

Taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzaladıklarını, müvekkillerine ait taşınmazların gerek mevcut durumu, gerekse tevhit ifraz sonrası oluşmuş veya oluşacak yeni tapu kayıtları üzerinde bir binayı inşa etmek koşuluyla davalı şirkete satış vaadi verildiğini, davalı şirketin sözü edilen taşınmaz üzerinde binayı plan ve projesine uygun olarak yapmayı taahhüt ettiğini, sözleşmeye göre sözleşme tarihinden itibaren en geç 24 ay içinde inşaatın sözleşmeye uygun, iskan edilebilir halde arsa sahibi müvekkillere teslim edilmesi gerekirken inşaatın bitirilememiş olduğu ve davalı şirketin inşaatı kaba seviyede terk ettiğini, müvekkillerin zararının arttığını belirterek imzalanan Samsun 2. Noterliğinin 30930 yevmiye numaralı 03.11.2016 tarihli düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkillinin sözleşme çerçevesinde taahhüdündeki işin yapımına başladığını ancak müvekkilinin engellemeler ile karşılaştığını edimini ifa etmesinin geçici olarak imkansızlaştığını beyanla, haksız ve kötü niyetli olarak açılmış davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi heyet raporunda inşaatın tamamlanması gereken tarihin 25/05/2019 tarihi olduğu ve yapılan iş oranının %7,80 olduğu belirlenmiştir. Dosya arasına alınan Samsun 2. Noterliğinin 03.11.2016 tarih ve 30931 yevmiye numaralı vekaletnamesi ile davacı iş sahiplerince yüklenici davalıya proje ve ruhsat işlemleri için yetki verildiği görülmüştür. Davalı, her ne kadar ilk projenin davacılar tarafından tadil edildiğini ve bu sebeple işe devam edilemediğini ileri sürmüş ise de belirtilen vekalet ile proje ve ruhsat işlemlerine dair yetkilerin davalı şirkete verilmiş olması, projelere ilişkin sorumluluğunun vekaletname ve dosya kapsamı ile davalıda olduğunun anlaşılması, davalının tacir olması nedeniyle 6102 Sayılı TTK.nun 18/2. maddesi gereğince her tacirin, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etme zorunluluğunun bulunması ve dosya arasında bulunan soruşturma dosyası da dikkate alınarak davalının bu yöne ilişkin savunmasına itibar edilmemiştir. 25.01.1984 tarihli ve 3/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca somut olayın niteliği ve özelliğinin haklı gösterdiği durumlarda TMK'nın 2. maddesi hükmü gözetilmek kaydı ile gerek Yargıtay ilgili hukuk daireleri gerekse Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun kararlarında belirtildiği gibi, inşaatın %90 ve üzeri oranına ulaştığı dikkate alındığında ileriye etkili feshin koşullarının gerçekleştiği gözetilmeli, bu koşulların gerçekleşmemesi halinde ise sözleşmenin geriye etkili feshi koşullarının oluştuğu sonucuna varılması gerektiğinden ve dava konusu işin tamamlanma oranı %7,80 olduğundan davalının temerrüdü nedeniyle davanın kabulüne, taraflar arasındaki Samsun 2. Noterliği'nin 03/11/2016 tarih ve 30930 yevmiye numaralı düzenleme şeklindeki taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye yönelik feshine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; işin tamamlanmama nedeninin incelenmediğini, dosyaya sunulan projelerdeki farklılıkların dikkate alınmadığını, dosyaya kazandırılan bilirkişi raporunun denetime ve karar vermeye yeterli olmadığını, işin geldiği seviyeye ilişkin itirazlarının değerlendirilmediğini ve bu konuda hiçbir inceleme yapılmadığını, belirsizliklerin giderilmediğini, ilk derece mahkemesine sunulan sahte evraka karşı itirazlarının hiçbir şekilde değerlendirilmediğini, proje mimarı ve yapı denetim firmasının da davaya dahil edilmesi gerektiğini, belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları delillere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, vakıa mahkemesi hakiminin dosyadaki delillerle çelişmeyen tespit ve değerlendirmesine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, HMK’nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve re'sen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaatine varıldığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; müvekkilinin sözleşme gereği işin yapımına başladığı, fakat üçüncü kişilerin kusuru ve ortaya çıkan imkansızlık nedeniyle sözleşmenin ifa edilemediğini, bu hususta yeterli inceleme yapılmadan karar verildiği, projelerin kasıtlı olarak değiştirildiği, arsa sahibinin kusurlu olduğu, davacılara ihtar çekilerek projenin bitimi için gerekli işlemlerin bildirildiği gerekli çabanın gösterildiğini, bilirkişi raporlarında projenin tam olarak incelenmediği, mimar bilirkişinin bulunmadığına ilişkin itirazlarının ve belediyeye sunulan proje değişikliğine ilişkin belgeye yapılan itirazların dikkate alınmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu, diğer ilgili mevzuat.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Mahkemece davalı tarafa arsa sahiplerince verilen vekaletname ile proje ve ruhsat işlemlerine dair yetkilerin davalı şirkete verilmiş olması, projelere ilişkin sorumluluğunun vekaletname ve dosya kapsamı ile davalıda olduğunun anlaşılması, dava konusu işin tamamlanma oranının %7,80 olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, taraflar arasındaki Samsun 2. Noterliğinin 03/11/2016 tarih ve 30930 yevmiye numaralı düzenleme şeklindeki taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye yönelik feshine karar verilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesince davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.