Logo

6. Hukuk Dairesi2024/3685 E. 2025/76 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacaklarının tahsili amacıyla yapılan ilamsız icra takibine itirazın iptali davasında, davacı yüklenicinin alacak miktarının tespiti ve itirazın iptali talebinin değerlendirilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı yüklenicinin daha önceki beyanları, bilirkişi raporu ve bozma ilamındaki hususlar gözetilerek hesaplanan alacak miktarının dosya kapsamına uygun olduğu ve davalılar tarafından yapılan temyiz itirazlarının yerinde olmadığı değerlendirilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)

SAYISI : 2019/680 E., 2022/520 K.

HÜKÜM/KARAR : Kısmen kabul

1- Mahkemece, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacaklarının tahsili için yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptâli davasında, davacının davasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

2- Mahkeme kararına karşı davacı vekilince temyiz yoluna başvurulması üzerine, Yargıtay (kapatılan) 15. Hukuk Dairesi'nin 12.12.2018 tarihli, 2018/4738 Esas ve 2018/5013 Karar sayılı ilamıyla, davacının her bir davalı ile yaptığı sözleşme ile davalılara ait bağımsız bölümler ve ortak alanlardan yapımını üstlendiği ve gerçekleştirdiği imalâtların sözleşmelere göre davalı iş sahiplerinin yapacağı iş ve imalâtlar hesaba katılmamak suretiyle yapıldığı 2011 yılı mahalli piyasa rayiçleri ile KDV ve yüklenici kârı eklenmeksizin hak ettiği ve her bir davalıdan isteyebileceği imalât bedeli konusunda gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alınıp bulunacak miktarlardan kesinleşen ilamdaki her davalı için 1.650,00 TL eksik işlerin giderim bedeli ve davalıların yaptığı kanıtlanan ödeme miktarı mahsup edildikten sonra sonucuna uygun bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle söz konusu kararın bozulmasına karar verilmiştir.

3- Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda alınan bilirkişi raporu ile davaya esas yapının 2011 yılı daire başı maliyetin 102.617,00 TL olduğunun belirlendiği, davacının Turhal 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/76 Esas sayılı dosyasına sunduğu 22.08.2013 tarihli dilekçesinde daire başı maliyetin 99.382,00 TL olarak belirlenip her bir davalının bakiye 9.382,00 TL borçlu olduğunun bildirildiği, davacının bu beyanının bilirkişi raporu ile belirlenen maliyet bedelinden daha düşük olduğundan bu miktarın esas alındığı, bu bedelden bozma ilamında gösterilen her bir davalı için 1.650,00 TL'nin tenzili ile bakiye 7.717,00 TL davacı alacağının hesap edildiği gerekçesiyle her bir icra dosyasına yönelik itirazın kısmen iptaline, taraflar arasındaki alacak-borç ilişkisi yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı taleplerinin reddine dair karara karşı taraf vekillerince süresinde temyiz yoluna başvurulmuş, 14.11.2024 tarihli ek kararla davalılar yönünden temyize konu karar kesin olduğundan tüm davalılar yönünden temyiz başvuru talebinin reddine dair ek kararın davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

3.a - Mahkemece 14.11.2024 tarihli ek kararla temyize konu karar davalılar yönünden kesin olduğundan tüm davalılar yönünden temyiz başvuru talebinin reddine karar verilmişse de; miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı HUMK'un 427. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Dosya içeriğine göre her bir davalı yönünden kabul edilen ve temyize konu edilen toplam miktar 7.717,00 TL olup, mahkemenin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 5.810,00 TL’nin üstünde olduğundan ek kararın kaldırılmasına karar verilmiş, Dairemizce 10.06.2024 tarihinde her bir davalı yönünden temyiz harcının yatırılması için geri çevirme yapılmışsa da davalı tüketicilerin harçtan muaf olduğu gözetilerek temyiz incelemesine geçilmiştir.

3.b - Kamu düzenine aykırılık halleri ile uyulan bozma ilamının içeriği ve usuli kazanılmış hak ilkesinin resen gözetildiği; kararın dayandığı gerektirici sebepler ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, keza; mahkeme gerekçesinde yer alan davacı alacağına ilişkin hesaplamanın dosya kapsamına uygun olduğu gözetilerek taraf vekillerinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 14.11.2024 tarihli ek kararın KALDIRILMASINA, mahkeme kararına ilişkin taraf vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan kararın ONANMASINA, davacı ve davalılar tüketici olması nedeniyle harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 15.01.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.