Logo

6. Hukuk Dairesi2025/302 E. 2025/1276 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının iflas eden bir şirketten olan genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağının iflas masasına kaydı talebinin reddi üzerine açılan kayıt kabul davasında alacağın kaydına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü hususlar Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden, usul ve yasaya uygun olan karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/1074 E., 2024/2140 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2023/396 E., 2024/207 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 27.04.2022 tarihinde iflasına karar verilen ...Mühendislik şirketinden genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının bulunduğunu, alacaklarının iflas masasına kaydının yapılması için 24.05.2022 tarihinde iflas masasına talepte bulunulduğunu, ancak 15.06.2023 tarihli düzenlenen sıra cetvelinde "sunulan belgelerden banka alacağının kesin olduğunun anlaşılamadığı ve/veya müflis ile ilgili temel ilişkinin kanıtlanması gerektiğinden ticari defter ve kayıtları ile ibraz edilen belgeler arasında usul yasa ve dosya kapsamından alacak kayıtlarının reddine" gerekçesiyle müvekkilinin alacağının tamamiyle reddedildiğini, müvekkilinin alacağının halen devam ettiğini belirtilerek müvekkilinin alacağının tamamının iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı iflas idaresi tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, hükme esas alınan bankacı bilirkişinin 14.02.2024 tarihli raporuna göre davacı bankanın, davalı müflis şirketten iflas tarihi itibariyle müflis şirketin kendi nakdi kredi borcundan dolayı 205.623,13 TL, gayri nakdi kredi borcundan dolayı 1.832.553,00 TL, kefaleti nedeniyle nakdi kredi borcundan dolayı 2.291.991,56 TL olmak üzere toplam 4.330.167,69 TL alacaklı olduğunun belirlendiğini, talep edilen sigorta masraflarının iflas tarihinden sonra düzenlenen poliçeler olması, iflas tarihinden önce düzenlenmiş sigorta poliçesi ibraz edilmemesi, kayıt kabul davalarının ise iflas tarihi itibariyle alacak borç durumuna göre değerlendirilmesinin gerekmesi nedeniyle raporda sigorta masraflarının alacağa dahil edilmemesinde bir yanlışlık görülmediğini, davacı vekilinin 22.11.2023 tarihli dilekçesinde iflas tarihi itibariyle alacaklarının 4.748.370,63 TL olduğunun bildirilmesi nedeniyle talep edilen alacağa ilişkin dava değerinin 4.748.370,63 TL olarak kabul edildiğini, davacı bankanın alacağının 1.832.553,00 TL'lik kısmı gayri nakdi krediye (teminat mektubuna ve çek yaprağı sorumluluk bedeline) ilişkin olduğu anlaşıldığından, emsal Yargıtay içtihatları ve 2004 sayılı İİK'nın 197/1. maddesi gereğince gayri nakdi krediden doğan alacağın şarta bağlı olarak kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; bilirkişi raporunda katılım bankalarına özel kar payı hesabı yapılması gerekirken yapılmadığını, ... Enerji şirketinin ileri vadeli kar payı yüksek olduğunu, bu durumun bilirkişi tarafından yapılan hesaplamada dikkate alınmadığını, müvekkilin katılım bankası olduğu husususun göz önüne alınmadan karar verildiğini, dosyanın katılım bankasında uzman bilirkişi tevdi edilerek hesaplama yapılması gerektiğini, kar payı yüksek olan projedeki hesaplamasının doğru şekilde yapılmadığını, standart bankalara uygulanan yöntemle değerlendirme yapıldığını, geç ödeme ve temerrüt durumuna ilişkin hesaplamalarda, faiz yerine gecikme cezası uygulandığı ve bu cezanın da sadece yapılan masraflar ve enflasyon farkını karşılamak için tahsil edildiği hususu dikkate alınmadığını, müvekkili bankanın temerrüt durumlarında faiz geliri elde etmediği ve yalnızca alacağın tahsili için yaptığı masrafları ve enflasyon farkını karşılamak amacıyla gecikme cezası tahsil ettiğinin dikkate alınmadığını, gecikme cezası hesaplamasında mevcut cari kâr payı oranlarının % 50 fazlası üzerinden hesaplama yapılması gerektiği açıkça belirtilmiş olmasına rağmen, raporda bu yönteme uyulmadığını, taraflarınca sunulmuş olan masraf risk detay tablosunda sigorta masraflarının da belirtilmiş olmasına rağmen bilirkişi raporunda bilirkişinin uzmanlık alanına girmediği gerekçesi ile hesaplamaya katılmadığını beyan etmektedir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, davacının genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağının kayıt kabul istemine ilişkindir.

Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/1. maddesi hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.03.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.