"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2971 E., 2024/294 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/10 E., 2021/159 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı ... vekili, müvekkilinin ağabeyi ...'in 15.10.2014 tarihinde öldüğünü, tek yasal mirasçısının müvekkili olduğunu, murisin davalılar lehine 13.05.2014 tarihli bir vasiyetname düzenlediğini, 830 ada 19 parsel sayılı taşınmazda bulunan 1 ve 3 No.lu bağımsız bölümlerin, babalarının 1975 yılında ölümünden hemen sonra anne ...tarafından muris ...'e muvazaalı olarak devredildiğini, 2 No.lu bağımsız bölümü ise muris ...’in muvazaalı olarak devraldığı taşınmazlardan elde ettiği kira gelirleri ile 2000 yılında satın aldığını, müvekkilin 1975 yılında yapılan muvazaalı devirleri bir yıl önce öğrenerek, murise ihtar gönderdiğini, 1 No.lu bağımsız bölümü murisin ihtarın tebliğinden sonra 3. bir şahsa devrettiğini, davalılar lehine vasiyet edilen paranın işbu satıştan gelen para olduğunu, bu paranın yarısının muvazaalı işlem nedeniyle müvekkiline ait olması gerektiğini, 3 No.lu bağımsız bölümün ... lehine yapılan “Ömür Boyu Bakma Sözleşmesi” nedeniyle murisin ölümünden sonra ... adına tapuya tescil edildiğini, 2 No.lu bağımsız bölümün ise ...'in patronu olan ...'e satış ile devredildiğini, her üç işlemin de ... tarafından organize edilerek yapıldığını, murisin vâsiyetnamenin ve diğer işlemlerin düzenlendiği tarihte temyiz kudreti olmadığını, murisin 2005 yılından vefatına kadar ömrünün hastanelerde ve yoğun bakımlarda geçtiğini, bu süre zarfında da hafızasını ve sağlıklı muhasebe yeteneğini büyük ölçüde yitirdiğini, imzaladığı kağıtları okuması ve anlamasının imkansız olduğunun adli tıp incelemesi ile anlaşılacağını, ...’in çalışanı ...'i de kullanarak murisi baskı altına aldığını, murisin mal varlığını tek mirasçı olan müvekkilinden kaçırdığını belirterek, öncelikle 13.05.2014 tarih vasiyetnamesinin kanuna aykırı düzenlenmesi nedeniyle iptalini, terditli olarak ise muvazaalı satıştan elde edilen ve vasiyet edilen bankalardaki paranın 1/2'si müvekkiline ait olması gerektiğinden vâsiyetnamenin kısmen iptalini talep etmiştir.
2.Birleştirilen İstanbul 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/10 Esas sayılı dosyasında davacı vekili, asıl davada ileri sürdüğü vakıaları tekrarla, davalının murisin rahatsızlığından faydalanarak haksız çıkar sağlamak suretiyle muvazalı olarak tapuda işlem yaptırdığını, işlemin mutlak butlanla batıl olduğunu belirterek, 2 No.lu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini, terditli olarak 2 No.lu bağımsız bölümün, murisin muvazalı olarak edindiği 1 No.lu dükkan vasfındaki bağımsız bölümün kira geliriyle satın alınmış olduğunu, kira gelirinin yarısının müvekkiline ait olması gerektiğini, bu nedenle 2 No.lu bağımsız bölümün 1/2 hissesinin tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini talep etmiştir.
3.Birleştirilen İstanbul 15. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/10 Esas sayılı davada davacı vekili; asıl davada ileri sürdüğü vakıaları tekrarla, dava konusu 3 No.lu bağımsız bölüm için davalı ... lehine ... 19. Noterliği'nin 13.05.2014 tarih ve 05935 yevmiye numarası ile ölünceye kadar bakma sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşme gereği dava konusu bağımsız bölümün davalı adına tescil edildiğini, ancak murise müvekkilinin baktığını, davalının bakmadığını belirterek, öncelikle ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptali ile 3 No.lu bağımsız bölümün tapusunun iptalini ve müvekkil adına tescilini, terditli olarak 3 No.lu bağımsız bölümün muris ...’e muvazalı olarak devredilmiş olması nedeniyle taşınmazın 1/2 hissesinin iptalini ve müvekkili adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar asıl ve birleştirilen davalarda, davacının iddialarının asılsız olduğunu belirterek ayrı ayrı davaların reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile iddiaların ispatlanamadığı gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davaların ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, dosya kapsamına göre, İlk Derece Mahkemesi kararında isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde, Adli Tıp Kurumu raporunun eksik ve hatalı olduğunu, murisin akıl sağlığının işlem yapabilecek düzeyde olmadığını, asıl ve birleştirilen davaların tefrik edilerek ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğini, murisin yaptığı satışlarda belirlenen bedellerin düşük olduğunu, muvazaa iddialarının yeterince araştırılarak incelenmediğini, istinaf başvurusunda ileri sürdüğü gerekçelerin yeterince irdelenmediğini ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, asıl davada vâsiyetnamenin iptali, birleştirilen davalarda ölünceye kadar bakma akdinin iptali ve tapu iptali tescil istemine ilişkindir.
Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.