Logo

8. Hukuk Dairesi2024/2666 E. 2024/4393 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir tapu iptali ve tescil davası kararının, yenileme kadastrosu nedeniyle taşınmazın sınır ve yüzölçümünde meydana gelen değişiklikler sebebiyle tavzih edilip edilemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararında çelişki bulunmaması ve talep edilen hususun kararın uygulanmasından kaynaklanan bir sorun olup tavzih yoluyla değiştirilmesinin mümkün olmaması gözetilerek, yerel mahkemenin tavzih talebinin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

EK KARAR TARİHİ : 13.02.2024

SAYISI : 2009/85 E., 2009/169 K.

DAVA TARİHİ : 22.12.2004

KARAR : Tavzih talebinin reddine

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen ve kesinleşen kararla ilgili davacı ... İdaresi tarafından tavzih talebinde bulunulması üzerine Mahkemenin 19.03.2024 tarihli ek kararıyla, tavzih talebinin reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin ek kararı davacı ... İdaresi vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı ... İdaresi vekili tavzih dilekçesinde; Antalya ili Merkez ilçesi ... Köyünde 3402 sayılı Kanun'un 22/a maddesi çalışmaları yapılmakta olduğundan kararın infaz edilmediğini, şimdi de kararda bahsedilen ada, parsel, yüzölçüm ve sınırları tutmadığı gerekçesiyle kararın infazının yapılamadığının Kadastro Müdürlüğü tarafından kendilerine bildirildiğini ileri sürerek, mahkeme kararının taşınmazın yenileme durumuna ve yeni yüzölçümüne göre tavzihine karar verilmesini istemiştir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan değerlendirme sonucunda; asıl kararın 24.04.2009 tarihinde verildiği ve Yargıtay incelemesinden geçmek suretiyle 10.12.2009 tarihinde kesinleştiği, taşınmazda 01.08.2011 tarihinde kesinleşen yenileme kadastrosu nedeniyle sınır ve yüzölçümünde değişiklik olması nedeniyle tavzih talep edildiği, ancak tavzih istemine konu hususun mahkeme kararından kaynaklanmadığı, kararın hüküm fıkrasında çelişki bulunmadığı, talep edilen hususun tavzih yoluyla değiştirilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle tavzih talebinin reddine karar verilmiş ve iş bu ek karar, tavzih talebinde bulunan davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, 6100 sayılı Kanun’un Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerin biri de bulunmadığına göre, İlk Derece Mahkemesi kararındaki gerekçe dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup tavzih talep eden vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler ek kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi ek kararının ONANMASINA,

Harçtan muaf olduğundan Orman İdaresinden harç alınmasına yer olmadığına,

1086 sayılı Kanun'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

01.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.