Logo

8. Hukuk Dairesi2024/2887 E. 2024/7784 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine, kadastro tespiti ile davalıya tescil edilen taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve Hazine adına tescil talep etmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın önceki bozma ilamında belirtilen hususlara uygun olarak yapılan yargılama ve delil değerlendirmesi sonucunda, davalı lehine kazanılmış hak oluştuğu ve Hükümde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek, İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2022/92 E., 2023/56 K.

KARAR : Davanın reddine

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen kadastro tespitine itiraz davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairemizce, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Samsun ili Tekkeköy ilçesi Bakacak Mahallesi çalışma alanında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Geçici 8 inci madde uyarınca yapılan kadastro sırasında, 142 ada 2 parsel sayılı 7402,27 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, ırsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenleriyle, tarla vasfıyla davalı ... ve müşterekleri adına tespit edilmiştir.

Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde; Samsun ili Tekkeköy ilçesi Bakacak Mahallesi 142 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tarımsal amaçla kullanılmayan ham toprak vasıflı, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu ileri sürerek, kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın Hazine adına tescilini talep etmiştir.

İlk Derece Mahkemesince verilen önceki tarihli hükmün, davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 20.09.2022 tarihli ve 2021/5334 Esas, 2022/7198 Karar sayılı ilamıyla; "... İlk Derece Mahkemesince öncelikle tespit tarihinden 15 - 20 - 25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğü'nden getirtilerek dosya arasına konulması, bundan sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile öncekilerden farklı bir jeodezi ve fotogrametri mühendisi, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve teknik bilirkişinin katılımıyla yeniden keşif yapılması ve yapılacak bu keşifte, dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği,taşınmazda tarımsal faaliyet var ise tamamında mı yoksa bir bölümünde mi olduğu hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişkinin giderilmeye çalışılması; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiye hava fotoğrafları üzerinde stereoskopik olarak ve temin edilebilecek en eski tarihli uydu fotoğrafları üzerinde de inceleme yaptırılarak, çekişme konusu taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği, arazinin ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren olduğu, kullanıma ara verilip verilmediği hususlarında rapor düzenlettirilmesi; ziraatçi bilirkişi kuruluna, çekişmeli taşınmaz üzerinde ekonomik amaca uygun zilyetlik bulunup bulunmadığını, ekonomik amaca uygun zilyetlik varsa hangi tarihten beri ve hangi tasarruflar ile sürdürüldüğünü, çekişmeli taşınmazın niteliğini, kullanım durumunu ve zilyetlik süresini kesin olarak belirleyen rapor hazırlattırılması, hazırlatılacak bu raporlarda önceki raporlarında irdelenmesinin de ayrıca ve açıkça istenmesi; fen bilirkişisinden, keşfi takibe imkan verir kroki ve rapor alınması; bu şekilde zilyetlikle kazanma şartlarının oluşup oluşmadığı kesin olarak belirlenmesi ve bundan sonra elde edilen deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması ..." gereğine eğinilerek Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davacının reddine, çekişmeli 142 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak, mevcut deliller takdir edilerek karar verildiğine, uygulanması gereken hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığına, bozma ilamına uyulmakla taraflar lehine ve aleyhine kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkan olmadığı gibi 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de var olmadığına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçeler dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

S O N U Ç: Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ONANMASINA,

Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

19.12.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.