Logo

8. Hukuk Dairesi2024/2904 E. 2024/7742 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından, kadastro çalışmaları sırasında Hazine adına tescil edilen taşınmazın bir kısmı üzerindeki zilyetliğine dayanarak tescil veya kullanıcı şerhi talepli açılan tespite itiraz davasının reddine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından ileri sürülen zilyetliğin, taşınmazın tarım arazisi vasfını kazanmasını sağlayacak imar ve ihya faaliyetlerini içermediği ve bu sebeple 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddeleri uyarınca adına tescil şartlarını taşımadığı, kullanıcı şerhi talebinin de hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddedilmesi gerektiği gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1399 E., 2024/119 K.

DAVA TARİHİ : 26.08.2022

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2022/203 E., 2023/83 K.

Taraflar arasındaki tespite itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro çalışmaları sırasında Antalya ili Kepez ilçesi Kızıllı Mahallesi 29844 ada 99 parsel sayılı taşınmaz 3402 Sayılı Kadastro Kanunu (3402 Sayılı Kanun) Geçici 8 inci maddesi uyarınca ham toprak ve tarla vasfı ile 4.389,10 m2 yüzölçümlü olarak Hazine adına tespit edilmiş, edinme sebebi sütununda (A) harfi ile gösterilen parselin 1.043,40 metrekarelik kısmının 2011 yılından beri ... kızı Şerife Yıldırım tarafından tarla vasfı ile kullanıldığı, (B) harfi ile gösterilen parselin 3.345,70 metrekarelik kısmının ise kullanım olmadığından ham toprak vasfında olduğu belirtilmiştir.

Davacı vekili, edinme sebebi sütununda ham toprak vasfı ile gösterilen üç dönümlük alana ilişkin olarak kazandırıcı zamanaşımı zilyetlik sebebine dayalı olarak taşınmazı edinme koşulları oluştuğunu belirterek adına tescilini olmadığı takdirde lehine kullanıcı şerhi verilmesini talep ve dava etmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın hava fotoğrafı ve uydu görüntüleri ile taşınmazın imar ihya edilmediği dolayısıyla tarım toprağı niteliği kazanmadığı 3402 sayılı Kanun'un 14 üncü ve 17 nci madde koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle tescil talebinin reddine, dava konusu taşınmaz üzerinde 3402 sayılı Kanun'un Ek-4 üncü maddesinin uygulaması söz konusu olmadığı bu nedenle beyanlar hanesine kullanıcı şerhi verilemeyeceği gerekçesiyle davacının terditli olan kullanıcı şerhi talebinin hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiş, tespite itiraz davalarında sadece malik olarak adına tespit yapılan kişilere husumet yöneltilebileceğinden davalı ... Kadastro Müdürlüğü'ne yönelik davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi kararındaki gerekçelere, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 Sayılı Kanun)

369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

S O N U Ç : Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ONANMASINA,427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 187,80 TL'nin temyiz edenden alınmasına,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,18.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.