Logo

8. Hukuk Dairesi2024/6761 E. 2025/2400 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazlar üzerinde davacının zilyetliğe dayanarak tapu iptali ve tescil isteminin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açılan tapu iptali ve tescil davasının, hak düşürücü süre nedeniyle reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/1097 E., 2024/1356 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Hekimhan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/103 E., 2023/301 K.

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesi kararıyla davanın usulden reddine karar verilmiş olup, Mahkeme hükmüne karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, bu kez davacı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

... ili ... ilçesi ... Mahallesinde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda orman vasfıyla tespit edilen; 105 ada 2, 105 ada 4, 105 ada 5 ve 105 ada 8 parsel sayılı taşınmazların kadastro tutanakları 29.12.1989-29.01.1990 tarihleri arasında yapılan askı ilanına itiraz edilmemesi üzerine 30.01.1990 tarihinde; 105 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tutanağı hükmen 05.05.1992 tarihinde, 105 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tutanağı itiraz üzerine görülen davada davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğinden 30.01.1990 tarihinde, 105 ada 7 parsel sayılı taşınmazın tutanağı hükmen 10.02.1997 tarihinde kesinleşmiştir.

Davacı vekili 17.09.2021 tarihli dava dilekçesinde; zilyetlik hukuki sebebine dayanarak 105 ada 2, 3, 4, 5, 6, 7 ve 8 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini istemiş, davalı Hazine vekili davanın reddini savunmuştur.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; 3402 sayılı Kanun'un 12/3 üncü maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinaf isteği Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddedilmiş, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçeye, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 187,80 TL'nin temyiz edenden alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.