Logo

8. Hukuk Dairesi2024/1220 E. 2024/4067 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz davasında, davacı tarafından ileri sürülen zilyetlik ve miras yoluyla intikal iddiaları çerçevesinde uyuşmazlık konusu taşınmazların tapuda kimin adına tescil edileceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin, davacı lehine hükmettiği bazı parsellerin sınırlarının belirsiz bırakılması ve farklı parseller gibi işlem görmesi, hükmün infazını imkansız kılacağından usul ve yasaya aykırı görülerek; Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca hükmün infaz edilebilir olması için gerekli düzeltmeleri yaparak, yerel mahkeme kararının düzeltilmiş şekliyle onanmasına karar vermiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2018/1367 E., 2021/577 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Mutki Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2018/12 E., 2018/35 K.

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının, davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında, Mutki ilçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan dava ve temyize konu 102 ada 87, 114 ve 116 parsel sayılı sırasıyla 529.41, 10.445,3 ve, 3728,09 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, Toprak Tevzi Komisyonunca oluşturulan tapu kaydı nedeniyle davalı Hazine adına tespit edilmiştir.

Davacı ... dava dilekçesinde; irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, Mutki ilçesi Ekizler Köyü 102 ada 87, 114 ve 116 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile adına tescilini talep etmiştir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, 12.05.2017 tarihli ve 2008/456 Esas, 2017/13 Karar sayılı kararla, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; bu kararın davacının vasisi ve davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi' nin 12.02.2018 tarihli ve 2017/252 Esas, 2018/37 Karar sayılı kararıyla; "yapılan araştırma ve incelemenin eksik olduğu açıklanarak; dava konusu taşınmazlara uygulanan tapu kayıtları tesisinden itibaren tüm tedavülleri ve dayanağını oluşturan belirtmelik tutanakları, belirtmelik haritaları ve eki olan tüm belgeler, tapular kadastro çalışmalarında revizyon görmüş ise revizyon gördüğü taşınmazlara ait kadastro tutanakları ve dayanağı belgeler, çekişmeli parselleri dıştan çevreleyen komşu parsellerin kadastro tespit tutanakları onaylı örnekleri ve dayanaklarını oluşturan kayıtlar, Toprak Tevzi Komisyonu çalışmalarına ait belirtmelik tutanakları, tablendikatif, toprak tevzi haritası ve mera tahsis haritasının getirtilmesi, söz konusu parsellerin başka dava dosyalarında davalı olması halinde dava dosyaları getirtilerek neticeleri ve yargılama aşamasında uygulanan kayıt bulunup bulunmadığının tespit edilmesi, çekişmeli taşınmazı kısmen kapsadığı belirtilen tevzi parsellerine ait belirtmelik tutanakları ile toprak tevzi çalışmalarında uygulanan kayıt ve belge var ise tesis ve tedavüllerinin getirtilmesi, söz konusu tevzi parsellerinin hangi parselden ifraz edildikleri ve ifraz sonucu oluşan tevzi parsel numaraları da gözönünde bulundurularak toprak komisyonu çalışmalarından sonra Hazine adına tapuya bağlanıp bağlanmadıkları, kadastro çalışmalarında revizyon görüp görmedikleri hususlarının araştırılması, yeniden keşif yapılması, taşınmazlara uygulanan tapu kayıtları ve haritası, belirtmelik haritası ve mera haritası ile kadastro paftası çakıştırılarak yerel bilirkişiler yardımı, fen bilirkişisi eliyle uygulanmak suretiyle kapsamının belirlenmeye çalışılması, bilirkişilerce gösterilemeyen hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanıp, kayıtların kapsamı duraksamaya imkan vermeyecek şekilde tespit edilmesi, mera haritası, toprak komisyonu haritası ile kadastro paftası çakıştırılarak dava konusu taşınmaz hakkında toprak komisyonunca ne gibi işlem yapıldığı ve ne olarak bırakıldığının belirlenmesi, dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, varsa tevzi çalışmaları sırasında uygulanan kayıt ve belgelerin çekişmeli taşınmazı kapsayıp kapsamadığı, çekişmeli taşınmazın öncesinin ne olduğu, kime ait bulunduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, kim ya da kimler tarafından hangi tarihten itibaren ve ne şekilde kullanıldığı, öncesinin mera, yayla gibi özel mülkiyete konu olamayacak ya da kaçak ve yitik kişilerden kalıp kanunlar uyarınca Hazine'ye intikal eden yerlerden olup olmadığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayanarak açıklattırılması, belirtmelik bilirkişileri ve tespit bilirkişileri dinlenmesi, kayıt uygulamasının ve bilirkişi ve tanık sözlerinin doğruluğunun komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmesi, zirai bilirkişiden taşınmazı değişik yönlerden gösteren fotoğraflar da eklenmek suretiyle komşu parsellerle mukayeseli ayrıntılı, denetlemeye elverişli rapor alınmalı, fen bilirkişisine uygulanan tapu kaydı, belirtmelik tutanağı, toprak tevzi haritası, mera haritası ve dava dosyası kapsamını belirtir ve keşfi takibe imkan verir harita düzenlettirilmesi, çekişmeli taşınmazın mera haritası kapsamında kalması halinde Toprak Tevzi Komisyonu tarafından yapılan mera sınırlandırma tarihi, tevzi tapusu kapsamında kalan bölüm olması halinde tapu kaydının oluştuğu tarihe kadar Kadastro Kanunu'nun 46/1, 14 ve devamı maddelerinde sözü edilen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle mülk edinme koşullarının davacı ve eklemeli zilyedi/bayii lehine gerçekleşip gerçekleşmediği tartışılması ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi " gereklerine değinilerek, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine" karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin iade kararı sonrası İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne, dava konusu 102 ada 87 ve 116 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitinin iptali ile davacı ... Kılıçarslan adına tapuya tesciline, dava konusu 102 ada 114 parsel sayılı taşınmazın ekli harita bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 13,50 metrekare yüzölçümündeki bölümünün, (B) harfi ile gösterilen 5220,62 metrekare yüzölçümündeki bölümünün, (C) harfi ile gösterilen 3127,02 metrekare yüzölçümündeki bölümünün, (D) harfi ile gösterilen 1086,00 metrekare yüzölçümündeki bölümünün, (E) harfi ile gösterilen 777,42 metrekare yüzölçümündeki bölümünün kadastro tespitinin iptali ile aynı adanın birbirini takip eden son parsel numaraları verilerek davacı ... adına tesciline, (F) harfi ile gösterilen 54,46 metrekare yüzölçümündeki bölümünün, (G) harfi ile gösterilen 166,30 metrekare yüzölçümündeki bölümünün kadastro tespiti gibi tesciline karar verilmiş; hükmün, davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince; davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre davalı Hazine vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Ancak; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 1. maddesi uyarınca kadastro hakimi, doğru, infazı kabil, infaz sırasında tereddüt oluşturmayacak şekilde ve çekişmeli taşınmazın tamamı hakkında sicil oluşturmaya elverişli bir karar vermek zorundadır.

Dava konusu 102 ada 114 parsel sayılı taşınmaz yönünden, İlk Derece Mahkemesinc, davalı adına tesciline karar verilen ve bilirkişi raporunda (F) ve (G) harfleri ile gösterilen taşınmaz bölümlerinin birbirine sınırının bulunmadığı gözden kaçırılarak aynı parsel numarası ile tescillerine, davacı adına tesciline karar verilen (A), (B), (C), (D) ve (E) harfleri ile gösterilen taşınmaz bölümlerinin ise birbirine sınır oldukları halde ifraz edilerek ayrı parsel numaraları ile tesciline karar verilmiş olması, hükmün infazını imkansız kılacağından usul ve yasaya uygun bulunmamakta ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının bu yönden kabulü ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan sebeplerle, davalı Hazine vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE,

Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının, yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan sebeplerle kabulü ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA ve İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının ikinci bendinin beşinci satırında yer alan "... adanın birbirini takip eden son parsel numaraları verilerek" kelimelerinin hüküm yerinden çıkarılarak yerine " parsel numarası ile " kelimelerinin eklenmesine, yine hüküm fıkrasının üçüncü bendinin üçüncü satırında yer alan "... bölümünün " kelimesinden sonra gelmek üzere "dava konusu taşınmazdan ifraz edilerek ayrı ayrı birbirini takip eden son parsel numarası verilerek" kelimelerinin eklenmesine ve hükmün DÜZELTİLMİŞ BU ŞEKLİYLE ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.