Logo

8. Hukuk Dairesi2024/930 E. 2024/4238 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kullanım kadastrosuyla Hazine adına tespit ve tescil edilen taşınmaz üzerinde davacının kullanıcı şerhi verilmesi talebinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, taşınmaz üzerindeki diğer mirasçıların haklarını noterden düzenlenen muvafakatname ile devraldığının anlaşılması ve Hazine vekilinin yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağı gözetilerek yerel mahkeme kararının davalı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi dışında doğru bulunarak düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1698 E., 2023/1460 K.

KARAR : Davanın kabulüne

İLK DERECEMAHKEMESİ : Çan Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kesinleşen kullanım kadastrosu tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Bölge Adliye Mahkemesince verilen karar, yapılan temyiz incelemesi sonunda Dairemizce bozulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesince, bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Kullanım kadastrosu sırasında, Çanakkale ili Çan ilçesi Karakoca Mahallesi çalışma alanında bulunan 1685 parsel 29.586,44 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, "6831 sayılı Kanun’un 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 1982 yılından beri ... mirasçılarının kullanımında bulunduğu, taşınmaz üzerindeki krokisinde (A) harfi ile gösterilen kargir ahırın ...’e ait olduğu" şerhi yazılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edildikten sonra 09.11.2012 tarihli düzeltme işlemi ile taşınmazın beyanlar hanesi, "1982 yılından beri ...’in kullanımında bulunduğu, taşınmaz üzerindeki krokisinde (A) harfi ile gösterilen kargir ahırın ...’e ait olduğu" şeklinde değiştirilmiştir.

Davacı ... dava dilekçesinde; Çanakkale ili Çan ilçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 1685 parsel sayılı taşınmazın müşterek muristen intikal ettiğini ve tüm mirasçıların hak sahibi olduğunu, bir kısım mirasçıların taşınmazın kullanımına yönelik muvafakatini aldığını ileri sürerek, kendi adınakullanıcı şerhi verilmesini talep etmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin verdiği önceki karar, Yargıtay tarafından bozulmuş olup, hükmüne uyulan bozma ilamında özetle ; "dosya kapsamından, davacının davalı dışındaki mirasçıların haklarını noterden düzenledikleri muvafakatname ile aldığının ve satış tarihinden sonra da dava konusu yerdeki hisselerin davacıya ait olmadığına dair mirasçıların itirazlarının bulunmadığının anlaşıldığı, diğer yandan muvafakatnamenin içeriği itibariyle de dava hakkının devri niteliğinde olduğunun kabulünün gerektiği açıklanar, Bölge Adliye Mahkemesince muvafakatnameler dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesi" değinilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; " dosya kapsamından, davacının davalı dışındaki mirasçıların haklarını noterden düzenledikleri muvafakatname ile aldığının ve satış tarihinden sonra da dava konusu yerdeki hisselerin davacıya ait olmadığına dair mirasçıların itirazlarının bulunmadığının anlaşıldığı, muvafakatnamenin içeriği itibariyle dava hakkının devri niteliğinde olduğu " gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, yapılan yargılama ve uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirmesine göre, davalı Hazine vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Bölge Adliye Mahkemesince, kullanım kadastrosuna ilişkin davalarda, Hazinenin yasal hasım konumunda olduğu ve bu nedenle vekalet ücreti de dahil hiçbir yargılama giderinden sorumlu tutulamayacağı gözetilmeden, davalı Hazine aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi isabetsiz ve bozmayı gerektirmekte ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğ anlaşıldığından, hükmün düzelterek onanmasına karar verilmiştir.

SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı Hazine vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE,

Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının, yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesinin 22.11.2023 tarihli ve 2022/1698 Esas, 2023/1460 Karar sayılı kararının, hüküm fıkrasının 5 numaralı bendinde yer alan "davalı Hazine ve" kelimesinin hükümden çıkartılmasına ve 6100 sayılı Kanun'un 370/2 nci maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesi kararının bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.06.2024 tarihinde oy birliği ile kesin karar verildi.