Logo

9. Hukuk Dairesi2024/2294 E. 2024/8929 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçiye ödenmesi gereken ücretin tespiti ve davacının fark ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücretinin asgari ücretle bağlantılı olduğuna dair bir düzenleme olmamasına rağmen, mahkemece ücretin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak kabul edilmesinin hatalı olduğu ve ücretin ihale şartları ve 4857 sayılı Kanun'un 22. maddesi gözetilerek hesaplanması gerektiği gerekçesiyle, ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/620 E., 2023/623 K.

KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 2. İş Mahkemesi

SAYISI : 2019/278 E., 2020/403 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı üst işveren Belediyenin alt işvereni olan dava dışı değişik firmalar nezdinde 2012 yılından beri asgari ücretin %50 fazlası oranında ücret alarak çalışırken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında diğer davalı Şirketin işçisi olarak görünmek suretiyle sürekli işçi statüsünde çalışmaya başladığını, 01.04.2018-31.12.2018 tarihleri arasında 9 ay için personel çalıştırılması hizmet alımı sözleşmesi uyarınca davacının ücretinin brüt asgari ücretin %50 fazlası olduğunu, 01.01.2019 tarihinden itibaren asgari ücrete de zam yapıldığını ancak davalılarca 01.01.2019 tarihinden itibaren Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi sona erecek olan toplu iş sözleşmesi hükümleri gereği zam oranının %4 olarak belirlenmesi sonucu davalılarca davacının ücretinin 2019 yılı asgari ücreti + % 50 fazlası + % 4 zam oranı yerine 2019 yılı asgari ücreti + %4 zam oranı şeklinde belirlendiğini, bu durumun usul ve kanuna aykırı olduğunu, buna bağlı olarak davacının 2019 yılı Ocak, Şubat ve Mart aylarına ilişkin ücretlerinin eksik ödendiğini iddia ederek fark ücret alacağının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davacının Belediyenin işçisi olmaması nedeni ile davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, Bakanlık tarafından ilan olunan hükümler uyarınca işçilerin 01.01.2018 tarihinde almakta oldukları ücretlerine aynı tarihten itibaren %4 oranında zam yapıldığını, ancak bu dönemde verilen bir zam olması durumunda bunun %4 zamdan mahsup edileceğini, netice itibarıyla de yasal mevzuat uyarınca davacının 01.01.2019 tarihinden itibaren almakta olduğu ücretine %4 oranında zam yapıldığını, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (375 sayılı KHK) geçici 24 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca 01.01.2018 tarihinden itibaren işçilerin asgari ücret ile olan bağlarının koptuğunu, netice itibarıyla de davacıya yasal mevzuata uygun olacak şekilde ödenen ücretin 2019 yılı asgari ücretinin %4 fazlası olduğunu, 696 sayılı KHK uyarınca diğer davalıya geçiş yaptığını, idareler tarafından sürekli işçi kadrolarına geçiş yapan işçilerin ücretleri ile mali ve sosyal haklarında toplu iş sözleşmesi hükümlerinin ele alınacağının belirtildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı Şirket vekili cevap dilekçesinde; davacıya ödenen ücretin toplu iş sözleşmesine uygun olduğunu, davacının davalı bünyesinde 01.04.2018 tarihinden itibaren çalıştığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olması gerektiği yönündeki gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davalı ... vekili, cevap dilekçesindeki savunmalarını tekrar ederek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı Şirket vekili, cevap dilekçesindeki savunmalarını tekrar ederek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosyadaki kayıtlara, tarafların dayandığı deliller ile delillerin Mahkemece takdirinde yasal düzenlemeler ve kararlılık kazanan Yargıtay karar içeriklerine aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davalı ... vekili cevap dilekçesindeki ve istinaf dilekçesindeki savunmalarını tekrar ederek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı şirket vekili cevap dilekçesindeki ve istinaf dilekçesindeki savunmalarını tekrar ederek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçiye ödenmesi gereken ücretin tespiti ile davacının fark ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

2. 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 24 üncü madde.

3. 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 22 ve 62 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalılar vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Taraflar arasında işçinin ücretinin düşürülüp düşürülmediği ve davacının fark ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda 4857 sayılı Kanun'un 22 ve 62 nci maddeleri uyarınca değerlendirme yapılarak davacının ücretinin asgari ücretin %50 fazlası olması gerektiği yönündeki kabul ile talep konusu alacak hesaplanmıştır.

3. İhale şartname veya sözleşmesinde belirlenen ücretin etkisi ile ilgili olarak Dairemizce, işçinin ihale ile belirlenen ücreti talep edebileceği, ancak bu ücretin asgari ücretle irtibatlandırılması durumunda, sonraki ihalede asgari ücretle bağlantı kurulmadığı takdirde ihalenin bitimi ile bu bağlantının kesileceği kabul edilmiştir. Diğer yandan, yeni ihalede asgari ücretle bağlantıda daha düşük bir katsayının belirlenmesi durumunda ise 4857 sayılı Kanun'un 22 nci maddesi uyarınca bu ücretin altına düşmemek kaydıyla, asgari ücretle bağlantısı kesilen önceki ücretin uygulanmasına devam edilmelidir.

4. Somut uyuşmazlıkta dosya içerisinde, ihale ile ücret belirlenmesi dışında davacının ücretinin artırılacağına ilişkin bir iş sözleşmesi bulunmamaktadır. Ayrıca dosya kapsamında davacının ücretinin asgari ücretle irtibatlandırıldığına dair ihale şartnamesi, sözleşmesi veya bireysel iş sözleşmesi gibi belgelere de rastlanmamıştır. Bu nedenle davacıya ödenmesi gereken ücret miktarının, (3) numaralı paragrafta belirtilen hususlar dikkate alınarak hesaplanması gerekir. Hâl böyle olunca; 01.01.2019 tarihi itibarıyla davacının ücretinin 31.12.2018 tarihine kıyasen düşürülüp düşürülmediği denetlenmeli ve davacının ücret farkı alacağı talebi bu hususlar çerçevesinde değerlendirilmelidir. Bunun yerine davacının ücretinin asgari ücretle irtibatının kesilmediğine dair bir düzenleme bulunmamasına rağmen, ödenmesi gereken ücret miktarının, her dönem için o döneme ait asgari ücret esas alınarak asgari ücretin belirli bir oran fazlası şeklinde kabul edilmesi ve bu doğrultuda hesaplama yapılması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.