"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
TEMYİZ EDENLER : Taraf vekilleri
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 11. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) öngördüğü yargılama sistemine göre ilk derece mahkemesinin kesin olmayan kararına karşı önce istinaf yoluna başvurulabilmektedir. İstinaf başvurusu üzerine bölge adliye mahkemesince, başvuran tarafın istinaf başvurusunun usulden ya da esastan reddine karar verilebilir veya ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulabilir. Bu durumda bölge adliye mahkemesi kararına karşı, istinaf başvurusu reddedilen tarafın ya da istinaf incelemesi sonucunda ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeni hüküm kurulması hâlinde aleyhine karar verilen tarafın temyiz hakkı bulunmaktadır. Başka bir deyişle istinaf başvurusunun reddi hâlinde bölge adliye mahkemesi kararına karşı temyiz hakkı sadece istinaf başvurusu reddedilen tarafa ait olup bu hâlde ilk derece mahkemesi kararını istinaf etmeyen tarafın temyiz hakkı bulunmamaktadır.
Somut uyuşmazlıkta İlk Derece Mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. İstinaf yoluna başvurmayan ve Bölge Adliye Mahkemesince de aleyhine hüküm kurulmayan davalı Bakanlığın artık İlk Derece Mahkemesi kararını doğrudan ve katılma yoluyla temyiz etmesi mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle; davalı Bakanlığın Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyiz etme hakkı olmadığı anlaşıldığından, temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin asıl işveren olan ... bünyesinde 2006 yılından itibaren çalıştığını, teknik servis ve boyacı olduğunu, ücretinin 3.300,00 TL civarında olduğunu, aylık 150,00 TL yol ve yemeğin işverence karşılandığını, işyerinde başkaca sosyal yardımların da bulunduğunu, müvekkiline teknik ve idari şartnameye göre ödenmesi gereken ücret ve sosyal haklarının eksik ödendiğini, davacının alt işveren işçisi olarak gözükse de davalının kendi işçilerinin yaptığı işleri davalının sigortalı işçileri ile birlikte yaptığını ancak davalının kadrolu işçilerinin aldığı ücret ve sosyal haklardan yararlanmadığını ileri sürerek fark ücret, fark sosyal hak alacağı ve ilave tediye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; tüm alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının alt işveren işçisi olarak çalıştığını, davalı Kurumun sorumluluğunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının bordroları incelendiğinde ücretinin teknik ve idari şartnamelere uygun belirlendiği, eksik ödenen sosyal hak da tespit edilemediği, davacının alt işveren işçisi olduğu, davalı Kurum ile alt işverenler arasında muvazaa olduğuna dair somut delil bulunmadığı, kamu kurumunda çalışmayan davacının ilave tediye alacağına hak kazanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; davalı işverenin işçi temini iradesiyle hareket ettiğini, davacının davalı Kurum tarafından işe alındığını, emir ve talimatları davalı hastane çalışanlarından aldığını, yol ücretinin ödendiğinin ispatlanamadığını, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile davanın reddine karar verildiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı Bakanlık tarafından periyodik bakım onarım işleri için hizmet alımı yapıldığı, teknik şartnamelere uygun olarak davacının boyacı olarak çalıştığı, yardımcı işlerin hizmet alımı yoluyla gördürülmesinin mümkün olduğu, davalı Bakanlık ile alt işverenler arasında asıl alt işveren ilişkisinin bulunduğu, davacının ücretinin teknik ve idari şartnamelere uygun belirlendiği, teknik şartnamelerde yemek verileceği ile yol ücreti verileceği belirtilmiş ise de davacının dava dilekçesinde eksik ödenen sosyal yardımın ne olduğu ve ne kadar eksik ödendiğinin açıklanmadığı, dava dilekçesinde yol ve yemek yardımı yapıldığının ikrar edildiği, davacı tanıklarının da bu yardımların verildiklerini ikrar ettikleri gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili; istinaf başvuru dilekçesinde belirttiği nedenlere benzer sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı tarafın temyiz dilekçesi reddedildiğinden, temyiz sebeplerine yer verilmemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının teknik ve idari şartnamelere göre eksik ödenen ücret ve sosyal yardım alacaklarının bulunup bulunmadığı ile ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanmadığı hususlarındadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2 nci maddesinin yedi ve sekizinci fıkraları.
3. 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A. Davalı Temyizi Yönünden
Davalı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyiz etme hakkı bulunmadığından temyiz isteminin REDDİNE,
B. Davacı Temyizi Yönünden
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.