"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince bir kısım davalı yönünden karar verilmesine yer olmadığına, bir kısım davalı yönünden davanın reddine, bir kısım davalı yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili ile davalılar ... vekili, ... vekili ve ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili ile davalılar ... vekili, ... vekili ve ... vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:
İlk Derece Mahkemesi tarafından davalı ... yönünden kabul edilen ve anılan davalı tarafça temyize konu edilen miktar 18.698,30 TL olup bu miktarın, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince karar tarihi itibarıyla bölge adliye mahkemeleri tarafından verilen kararların kesinlik sınırı olan 78.630,00 TL'nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı ... vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
İlk Derece Mahkemesince davalılar ..., ..., ... ve ... yönünden davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş, Bölge Adliye Mahkemesince de başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Davacı vekilince, anılan davalılar bakımından Bölge Adliye Mahkemesi kararı katılma yolu ile temyiz edilmiş ise de anılan davalıların temyiz yoluna başvurması söz konusu olmadığından katılma yolu ile temyiz olanaklı değildir. Bu itibarla anılan davalılar bakımından davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından adli yardım talepli olarak süresinde temyiz edilmiş ise de Bölge Adliye Mahkemesince 12.05.2022 tarihli ek karar ile adli yardım talebi reddedilmiş, sonrasında eksik harcın ikmali için muhtıra tebliğ edilmiştir. 6100 sayılı Kanun’un 336 ncı maddesinin üçüncü fıkrasına göre “Kanun yollarına başvuru sırasında adli yardım talebi bölge adliye mahkemesine veya Yargıtaya yapılır.” Açık kanuni düzenleme gereğince, kararı kanuni süresinde temyiz eden davalı ... vekilinin adli yardım talebi Yargıtay tarafından değerlendirilmesi gerektiğinden, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bu talebin karara bağlanması olanaklı değildir. Dosya kapsamına göre davalı ...’ın bütün malvarlığı üzerinde ihtiyati tedbir bulunduğundan ve anılan davalının yargılama harç ve giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığı anlaşıldığından davalı ... vekilinin adli yardım talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Bir kısım davalı yönünden davacı vekili ile davalılardan ... ve ... vekillerinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verilmiştir.
Davalı ... ve ... vekillerince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için ....12.2022 Salı günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.
Duruşma günü davacı vekilleri Avukat ..., Avukat ... ... Kayabaşı ve Avukat ... ... Namal ile davalı ... vekilleri Avukat ... ve Avukat ... ..., davalı ... vekili Avukat ... ..., davalılar ... ile ... vekili Avukat ... geldiler, diğer davalılar duruşmaya katılmadılar.
Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi. İncelenmesine gerek görülen bağlantılı dava dosyası mahallinden getirtildi.
Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili Sendikanın muhasebe kayıtları ve banka hesapları üzerinde usulsüzlük yapılmış olabileceği hususunda Sendikanın Genel Başkanı ... ...’a ihbarda bulunulduğunu; Genel ... tarafından, 1. Hukuk Müşaviri Av. ... ...'ün 25.03.2013 tarihli yazıyla, Sendikanın banka hesapları, kasa kayıtları ve harcama belgelerini incelemek, ilgili kişi ve kuruluşlardan bilgi ve belge istemek, ilgililerin bilgisine başvurmak, çalışma sırasında personel görevlendirmek, çalışanların bilgisine başvurmak, incelemek ve araştırma yapmak, rapor hazırlamak ve sunmak üzere görevlendirildiğini; müvekkili Sendikanın 1. Hukuk Müşaviri tarafından, banka hesapları, kasa kayıtları ve harcama belgeleri incelenmek suretiyle hazırlanan raporun 30.04.2013 tarihinde Genel Başkana sunulduğunu, Genel ... tarafından, raporun, ilk yönetim kurulu toplantısında görüşülmek üzere havale edildiğini; 1. Hukuk Müşaviri tarafından hazırlanan 30.04.2013 tarihli raporda “... Sendikasının banka hesapları, kasa kayıtları, harcama belgeleri ve tediye fişleri üzerinde yapılan incelemede, ... Sendikası genel mali sekreterliğine bağlı muhasebe bürosunda görev yapmış olan mali müşavir ... ile muhasebe görevlisi ... tarafından, muhasebe kayıtları üzerinde, klasik muhasebe tekniği olarak adlandırılan yöntemlerle oynamalar yapıldığı, ... Sendikasının banka hesaplarından yapılan havale işlemlerinde de ilk bakışta fark edilemeyecek şekilde yöntemler kullanıldığı, incelemenin genişletilmesi halinde, yapılan usulsüzlüklerin ... boyutunun tespit edilebileceği..”nin açıklandığını ve Genel Yönetim Kuruluna, yapılması gereken işlemler ile ilgili önerilerde bulunulduğunu; müvekkili Sendika Genel Yönetim Kurulunun 03.05.2013 tarihli toplantısında, 1. Hukuk Müşaviri tarafından hazırlanan raporda önerilen hususlar değerlendirilmek suretiyle, 11/75 sayılı Yönetim Kurulu kararı ile diğer tedbirler yanında, ... Sendikasının banka hesapları, muhasebe ve kasa kayıtları üzerinde inceleme yaptırılması, öncelikle son 5 yıla ait kayıtlar yönünden inceleme yapılmak üzere bir bağımsız mali müşavirlik firması ile sözleşme yapılmasına karar verildiğini; müvekkili Sendikanın 01.01.2008-31.03.2013 dönemine ait kasa ve banka hesaplarına ait işlemler üzerinde, genel kabul görmüş muhasebe ilke ve standartlarına uygun olarak, kontrol ve gerekli görülecek diğer denetleme yöntem ve tekniklerini içerecek şekilde denetleme yapmak üzere Eksen Yeminli Malî Müşavirlik AŞ (Eksen AŞ) ile müvekkili Sendika arasında 03.05.2013 tarihinde denetim sözleşmesi imzalandığını; Eksen AŞ tarafından hazırlanan ön raporun 20.05.2013 tarihinde müvekkili Sendikaya sunulduğunu, hazırlanan raporda "A. Kasa hesabına ilişkin tespitler" başlığı altında ... Sendikasının muhasebe kayıtlarında muhtelif tahrifatların yapıldığı, bazı işlemlerin muhasebe sistemine hiç aktarılmadığı ve yapılan ödemelere ilişkin bir kısım belgelerin eksik olduğu ya da hiç bulunmadığı, Sendika kasasından bazı ücret ve avans ödemelerinin gerçekleştirildiği, ancak bazı makbuzlarda tahsil eden veya teslim eden kişilere ait imzaların bulunmadığının tespit edildiği, bu kapsamda; belgesiz gider kayıtlarının bulunduğu, sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge (SMİYB) kullanıldığı, mükerrer gider kaydı yapıldığı, şahsi harcamaların gider kayıtlarına sokulduğu; bu şekilde incelenen dönemlere ilişkin örnekleme olarak seçilen ve incelemesi tamamlanan dönemlere ilişkin kasa farkları toplamının 1.092.520,25 TL olarak tespit edildiğinin açıklandığını; "B. Banka hesabına ilişkin tespitler" başlığı altında, Sendikanın banka hesapları üzerinde yapılan incelemeler neticesinde "Şahsi hesaplara yapılan para transferleri" kısmında muhasebe yetkililerinin şahsi hesaplarına muhtelif tarih ve miktarlarda paraların aktarıldığı, muhasebe yetkililerine fazladan maaş ve prim ödemelerinin yapıldığı, bu tutarların muhasebe kayıtlarına hiç intikal ettirilmediği veya muhasebe hileleri ile gizlenmeye çalışıldığı, “Bankadan şahsen çekilen tutarlar” kısmında banka hesaplarından çekilen bazı tutarların muhasebe hesaplarına hiç aktarılmadığı ve çekilen tutarların havale veya EFT yapılmış gibi muhasebe hesaplarına aktarıldığı, belgesiz gider kaydı yapıldığı, nakit girişlerinin kayıtlara alınmadığı, incelenen dönemlere ait banka hesaplarından yersiz gider yazılan farklar toplamının 248.292,46 TL olduğu, Sendikanın muhasebe kayıtları üzerinde yapılan incelemelerde, muhasebe sorumlularının banka işlemleri ve muhasebe kayıtlarında yaptıkları işlemlerle zimmetlerine para geçirdiklerinin tespit edildiği, söz konusu şahısların yönetiminde olan muhasebe sisteminde yapılan usulsüzlükleri gizlemek amacıyla, birçok muhasebe hilesine başvurdukları, incelenen dönemlere ilişkin kasa farkları toplamının 1.092.520,25 TL olduğu, banka hesaplarından yersiz gider yazılan farklar toplamının 248.292,46 TL olduğu, banka ekstrelerine göre yersiz aktarılan tutarlar toplamının ... Yalçınkaya ... (bankomat) 389.000,00 TL, ... ... (bankomat) 940.000,00 TL olmak üzere toplam 1.329.000,00 TL olduğu hususlarının açıklandığını, sonuç itibarıyla inceleme konusu dönemlerle ilgili olarak, kasa kayıtlarında ve banka hesaplarından yapılan usulsüzlüklerin, söz konusu usulsüzlüklere ilişkin tutarların belirlenebilmesi için, bütün dönemlerin detaylı bir şekilde incelenmesi gerektiğini, bu sebeple 2008-2013/03 döneminin tamamının incelenmekte olduğunu, nihai rapor tamamlandığında Sendikaya sunulacağının açıklandığını, davalı mali müşavir ...’nın müvekkili Sendikanın Genel Mali Sekreterliğine bağlı muhasebe bürosunda 02.01.1995-31.01.2012 tarihleri arasında ... sözleşmesi ile muhasebe sorumlusu olarak çalıştığını, davalı ...’nın 31.01.2012 tarihinde emeklilik nedeniyle ... sözleşmesini feshetmek suretiyle işyerinden ayrıldığını, davalı ...’ın müvekkili sendika yanında 01.08.1990 tarihinde çalışmaya başladığını, dava konusu 01.01.2003-31.03.2013 tarihleri arası dönem içerisinde genel malî sekreterliğe bağlı muhasebe bürosunda, muhasebe sorumlusu olarak görev yaptığını, davalı ...’in dava konusu 01.01.2003-31.03.2013 tarihleri arası dönem içerisinde, müvekkili sendikanın genel malî sekreteri olarak görev yaptığını, davalı ...’in genel malî sekreterlik görevinden 08.05.2013 tarihinde istifa etmek suretiyle ayrıldığını, davalılardan mali müşavir ...’ya, müvekkili Sendika adına bankacılık işlemlerini yapmak üzere, 27.02.1997 tarihli, 12.09.1997 tarihli ve 27.01.2000, 31.12.2002 tarihli, 03.01.2005 tarihli, 28.12.2005, 08.01.2007 tarihli, 27.12.2007 tarihli yazılarla yetki verildiğini; ...’nın emeklilik nedeniyle işyerinden ayrıldığından, 16.02.2012 tarihli yazıyla, ... ... Bankası Maltepe Şube Müdürlüğüne bilgi verildiğini, davalılardan ...'e, müvekkili Sendikanın ... ... Bankası Maltepe Şube Müdürlüğünde bulunan hesabın internet kullanım yetkisinin, Genel Yönetim Kurulunun 31.12.2010 tarihli kararı ile 31.12.2011 tarihine kadar geçerli olmak üzere verildiğini ve yetkinin 31.12.2013 tarihine kadar uzatıldığını; Genel Mali Sekreterlik görevini yürüten ve muhasebe bürosunun faaliyetlerinden doğrudan sorumlu olan ...’in internet işlemlerini yürütememesi ve cep telefonu ile şifreli işlemleri yapamaması nedeniyle müvekkili Sendikanın internet hesabı üzerinden bankacılık işlemleri ile diğer bankacılık işlemlerinin muhasebe bürosu sorumluları ... ile ... tarafından yapıldığını; davalılardan ...’nın 02.01.1995-31.01.2012 tarihleri arası dönem içerisinde muhasebe sorumlusu olarak görev yaptığını, davalı ...’ın 01.01.2003-31.03.2013 tarihleri arası dönem içerisinde muhasebe görevlisi ve muhasebe sorumlusu olarak görev yaptığını, davalı ...’nın ve ...’ın, müvekkili Sendikanın banka hesaplarından, kendi hesaplarına ücret, ikramiye, ödül, avans, fatura karşılığı, noter harcama belgesi karşılığı vb. gibi isimler adı altında virman ve havale işlemleri yapmak suretiyle müvekkili Sendikanın muhasebe işlemleri üzerinde ve kasa kayıtlarında muhasebe yöntemlerini kullanmak ve usulsüz işlemler yapmak suretiyle, müvekkili Sendikanın mülkiyetinde bulunan mevduatları kişisel hesaplarına geçirdiklerini, incelemenin henüz devam ediyor olması nedeniyle net miktarın tespit edilemediğini, bu nedenle 4857 sayılı ... Kanunu (4857 sayılı Kanun) hükümleri gereğince ... sözleşmesinden ... sorumlulukları yanında 818 sayılı Borçlar Kanunu (818 sayılı Kanun) ile 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu hükümleri gereğince haksız fiil sorumluluklarının bulunduğunu; davalılardan ...’in, müvekkili Sendikanın Genel Mali Sekreteri olarak görev yaptığını, görev yapmış olduğu dönem içerisinde, Ana Tüzüğün 23 üncü maddesi hükmü gereğince, muhasebe bürosunun yönetiminden ve denetiminden birinci derecede sorumlu olduğunu; muhasebe sorumlusu ve muhasebe personeli olarak görev yapmış olan ... ile ... tarafından, müvekkili Sendikanın banka hesaplarından, şahsi hesaplarına usulsüz havaleler yapılmak suretiyle, yine muhasebe kayıtları ve kasa kayıtları üzerinde, muhasebe yöntemleri kullanılmak suretiyle, usulsüz işlemler yapılarak, müvekkil Sendikanın mülkiyetinde bulunan paraların bu şahıslar tarafından kişisel hesaplarına geçirildiğini; bu şahısların yapmış olduğu ... ve işlemlerden ...’in Ana Tüzüğün 23. maddesinde yer ... düzenleme gereğince birinci derecede sorumlu olduğunu, Genel Mali Sekreterlik görevini vekâlet sözleşmesi hükümlerine göre yerine getirdiğinden, müvekkili Sendikanın uğramış olduğu zararlar nedeniyle sorumluluğu bulunduğunu; müvekkili Sendikanın banka hesaplarından, 01.01.2003-30.04.2013 tarihleri arasında diğer davalılara ödemeler yapıldığını, müvekkili Sendika ile bu kişiler arasında mal veya hizmet alım ilişkisi bulunmadığını, ... ve ...'ın diğer davalılar ile işbirliği ve dayanışma hâlinde Sendikanın mülkiyetinde bulunan paraları şahsi hesaplarına geçirdiklerini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle toplam 1.849.706,64 TL'nin davalılar ..., ... ve ...'den müteselsilen tahsiline karar verilmesini; müvekkili Sendikanın banka hesaplarından çıkartılmak suretiyle davalılardan ... hesabına geçirilen 825.257,72 TL'nin, ... ... hesabına geçirilen 156.813,60 TL'nin, ... hesabına geçirilen 56.654,01 TL'nin, ... hesabına geçirilen 124.214,10 TL'nin, ... hesabına geçirilen 111.000,00 TL'nin, ... hesabına geçirilen 71.215,00 TL'nin, ... hesabına geçirilen 64.804,18 TL'nin, ... hesabına geçirilen 72.070,75 TL'nin, ... hesabına geçirilen 56.904,10 TL'nin, ... hesabına geçirilen 96.532,00 TL'nin, ... hesabına geçirilen 11.564,00 TL'nin ve Umde İnşaat San. Tic. Ltd. Şti. hesabına geçirilen 37.677,18 TL'nin adı geçen davalılardan ödeme tarihlerinden itibaren işleyen en yüksek banka mevduat faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; yetki itirazları bulunduğunu, davacının iddiasını haksız fiile dayandırdığını, 31.01.2012 tarihinde emekliye ayrıldığını ve işyeri ile herhangi bir ilgisinin kalmadığını, işverenin banka hesaplarından ve ticari defter ve kayıtlardan haberinin olamayacağı düşünülemeyeceğinden 818 sayılı Kanun'un haksız fiilde zamanaşımına ilişkin 60 ıncı maddesindeki bir yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, ayrıca davacının delil olarak ibraz ettiği havale ve EFT bilgilerinde ödemelerin daha ziyade ücret, prim, ikramiye vs. işçi ücretleri olduğunu, ayrıca işveren Sendika Tüzüğü'ne göre üç aylık periyotlarla muhasebe ve banka kayıtları üzerinde denetim yaptırdığından ve dört yılda bir de genel kurul tarafından ibra edildiğinden bu denetim ve ibralardan sonra böyle bir talepte bulunulamayacağını, öncelikle zamanaşımı def'inde bulunduklarını, dava dilekçesinde belirtildiği üzere, davacı işverenin muhasebe biriminde 4857 sayılı Kanun hükümlerine tâbi olarak ve diğer davalı ...'e bağlı, onun denetim ve gözetimi altında muhasebe görevlisi olarak çalışıp kasanın işveren konumundaki ...'de olduğunu, böyle bir eylemden istifade edebilecek kişinin kasa sorumlusu olduğunu, ayrıca işverenin, çalıştırdığı süre içerisinde bir kez dahi uyarmamış olması, işverenin yapılan işlemlere ... gösterdiği, işlemlerin işverenin talimatı, gözetimi ve denetimi ile yapıldığını gösterdiğini, nitekim raporda bahsi geçen işlerin tamamının çok basit bir inceleme ile rahatlıkla tespit edilecek hususlar olduğunu savunarak ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davacı Sendikanın muhasebe biriminde 4857 sayılı Kanun hükümlerine tâbi olarak ve diğer davalı mali müşavir ...'ya bağlı, onun denetim ve gözetimi altında muhasebe görevlisi olarak çalıştığını, davalı ...'in ise Sendikanın seçimle gelmiş mali sekreteri olduğunu, her iki davalının işveren konumunda olduğunu, kendisinin görev tanımının belli ve sınırlı olduğunu, tüm ... ve işlemleri mali müşavir ve mali sekreterin denetimi ve gözetimi altında gerçekleştirdiğini, onlardan habersiz, onların bilgisi olmadan kendi başına gizli saklı ... ve işlem yapmasının söz konusu olmadığını, kabul anlamına gelmemek üzere davaya konu edilen ve kendisiyle ilişkilendirilen bir usulsüzlük var ise amiri konumundaki mali müşavir ile işvereni konumundaki mali sekreterin bilgisi, gözetimi ve denetimi altında gerçekleştiğinin kabulünün gerektiğini, somut olayda bir yıllık süre geçtikten sonra dava açıldığını, bu sebeple dava dilekçesinde yer verilen ve vukuu üzerinden bir yıl geçmiş olan iddiaların tamamına karşı zamanaşımı def'inde bulunduklarını savunarak ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
3. Davalı ... cevap dilekçesinde; asıl davalının 8 yıl önce (2005 ve 2006) yıllarında bir borç alacak ilişkisi nedeni ile tarafına 111,00 TL havale bedeli nedeni ile dava ile ilişkilendirilerek davaya dâhil edildiğini, dava nedeni olaylarla hiçbir alakası ve irtibatı bulunmadığını, ayrıca yetki itirazında ve zamanaşımı def'inde bulunduğunu savunarak ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
4. Davalı ... cevap dilekçesinde; yetkisizlik itirazında ve zamanaşımı def'inde bulunduğunu, ... ... Mahkemelerinin yetkili olduğunu ayrıca davalı Sendika ile herhangi bir ilgisinin bulunmadığını savunarak ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
5. Davalı ... cevap dilekçesinde; dava konusu edilen 11.564,00 TL'nin ... temizlik firmasının sahibinin ... dışında olduğu gerekçesiyle kendisine gönderildiğini, firma sahipleri kendisine ne zaman para verirlerse işçilere dağıttığını savunarak ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
6. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin 30 yıldır Sendikada genel mali sekreter olarak görev yaptığını, bu sürede en ... bir usulsüzlük ve yolsuzluk yapmadığını, müvekkiline ihmal suçlaması yöneltildiğini, diğer davalıların çeşitli muhasebe hileleri ile yanıltıcı belge kullanarak kendilerinin, yakınlarının ve ilişkide oldukları kişilerin hesaplarına para aktardıklarının ... olduğunu, diğer iki davalının eylemleri ile müvekkili ile diğer denetçilerin meydana gelen zararı fark etmesini engellediğini, müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını savunarak ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
7. Davalı Umde İnşaat Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin ticaretinin ... olduğunu, Sendikayı mali yönden zarara uğratanlar ile hiçbir ilgilerinin bulunmadığını, görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, Sincan mahkemelerinin yetkili olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını savunarak ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
8. Davalı ... cevap dilekçesinde; ... mahkemesinin görevli olmadığını, davacı Sendikanın ve işletmekte olduğu misafirhanenin temizlik işlerini yaptığını, her ay hak edişlerinin karşılığı olarak fatura kesip muhasebeye teslim ettiğinde istisnasız kasanın müsait olmaması sebep gösterilerek faturayı bırakması ve bankadan havale edileceğinin tarafına söylendiğini, sadece muhasebeci veya sadece mali sekreterin bu olaylardan sorumluymuş gibi gösterilmesinin kabulünün mümkün olmadığını, davacının muhasebecisine ve kendi gibilere dava açarak sorumluluğu atmaya çalıştığını, asıl sorumlu olan yönetim ve denetim kurulu üyelerinin sorumluluklarını perdelemeye çalıştıklarını savunaraj ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
9. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; Sendikanın dava açabilmesi için öncelikle muhasebesinin doğru ve ... tutulması gerektiğini, oysa muhasebe kayıtlarının tamamının sahte kayıtlarla dolu olduğunu, müvekkili hesabına yatan paraların açıklamasında ayrıntılı bir şekilde hangi fatura için ödendiğinin açıkça yazıldığını savunarak ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
10. Davalı ... cevap dilekçesinde; ... mahkemesinin görevli olmadığını, davacı Sendikanın ve işletmekte olduğu misafirhanenin temizlik işlerini yapmak üzere ...'ın anlaşması bulunduğunu, her ay hak edişlerinin karşılığı olarak fatura kesip muhasebeye teslim ettiğinde istisnasız kasanın müsait olmaması sebep gösterilerek faturayı bırakması ve bankadan havale edileceğinin tarafına söylendiğini, sadece muhasebeci veya sadece mali sekreterin bu olaylardan sorumluymuş gibi gösterilmesinin kabulünün mümkün olmadığını, davacının muhasebecisine ve kendi gibilere dava açarak sorumluluğu atmaya çalıştığını, asıl sorumlu olan yönetim ve denetim kurulu üyelerinin sorumluluklarını perdelemeye çalıştıklarını savunarak ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
11. Davalılar ..., ... ve ... davanın reddini istemiştir.
12. Diğer davalılar cevap vermemişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı ...'nın emekli olduğu 30.01.2012 tarihine kadar davacı Sendikanın mali müşaviri ve muhasebe sorumlusu, diğer davalı ...'ın ise dava konusu olan tüm dönemde muhasebe görevlisi olduğu, her iki davalının davacı Sendikanın banka hesabından davalı ...’nın emekli olduğu 30.01.2012 tarihine kadar davalılardan ..., ..., ..., ... ve ...'ın hesaplarına davacı Sendika ile adı geçen davalılar arasında herhangi bir ..., hizmet ilişkisi olmamasına rağmen nedensiz olarak para aktardıkları ancak hesaplarına para aktarılan yukarıda isimleri yazılı davalıların, dava açılmadan önce davacı Sendikaya ait paraları tümü ile iade ettikleri, böyle olunca da ortada bir zarar kalmadığından adı geçen 5 davalı (davalı ... yargılama sırasında vefat ettiğinden davaya dahil edilen mirasçıları hakkında) ile ve bu davalılara aktarılan paralar nedeniyle müşterek sorumlu olan ..., ... ve ... hakkındaki davaların reddine karar verildiği; davalı ...'in Sendika mali genel sekreteri olup, Sendika Tüzüğü'nün 23 üncü maddesi gereğince mali işlerden 1. derece sorumlu olduğu, bu nedenle sendikanın banka hesabından internet üzerinden işlem yapmak üzere kendisine şifre verildiği, ...'in internet kullanmayı bilmemesi nedeniyle şifreyi aynı yerde ... sözleşmesi ile mali müşavir ve muhasebe sorumlusu olarak çalışan ... ile yine aynı yerde ... sözleşmesi ile muhasebe görevlisi olarak çalışan davalı ...'a verdiği, bu iki davalının gerek kendi şahsi hesaplarına para göndererek, gerek davacı Sendika ile ... ilişkisi bulunmayan şahıs veya şirketlerin hesaplarına para göndererek, gerek çok çeşitli muhasebe teknik ve hile, usulsüzlükleri ile davacı Sendikayı zarara uğrattıklarının Mahkemenin bozma sonrası 2019/95 Esas numarasını ... dosyasındaki 270 klasör civarındaki yazılı kayıtlar, yeminli mali müşavir raporu, birden fazla aldırılan bilirkişi heyet raporları ile kanıtlandığı; davalı ...'nın emekli olduğu 30.01.2012 tarihine kadar diğer davalı ... ile birlikte davacı Sendikanın banka hesabından davalı ...'ın hesabına çeşitli tarihlerde bir ... veya hizmet karşılığı olmadan nedensiz ve yersiz para aktarımı yaptıkları, belirtilen şekilde ödenen miktarların bir kısmının Sendika hesaplarına geri tahsilinin yapıldığı, ancak 2003-2007 dönemine ait nedensiz ödenen 18.698,30 TL'nin dava tarihinde adı geçen davalının uhdesinde kaldığı bilirkişi heyet raporundan anlaşıldığından, anılan Sendika zararının davalı ...'dan alınarak davacı Sendikaya verilmesine karar verildiği; davacı Sendikanın kendisine ait Emek Konukevinin temizlik işini ... Temizlik Şirketine verdiği, anılan işten kaynaklanan hak edişlerin ... Şirketi yetkililerine fatura karşılığı kasadan ödenmesine rağmen, ... ile ...'nın adı geçen Şirketin yetkilileri davalılar ... ve ... ile personeli davalı ...'e ayrıca bankadan da ödeme yaptıkları, sözü edilen bir kısım mükerrer ödemeler Sendika hesabına geri iade edilmiş ise de ...'a mükerrer ödenen 56.654,01 TL, ...'ye mükerrer ödenen 124.214,10 TL, davalı ...'e mükerrer ödenen 11.564,00 TL'nin, adı geçen davalılar tarafından iade edilmediği anlaşıldığından yazılı miktarların adı geçen ..., ... ve ...'den alınarak davacı Sendikaya verilmesine karar verildiği; davalı ... ile ...'ın aynı şekilde davacı Sendika hesaplarından nedensiz olarak davalı ...'ın banka hesabına da 56.604.10 TL para aktardıkları, adı geçen davalının yargılama sırasında vefat ettiği, ... mirasçılarının mirası reddettiklerine dair ... 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin kesinleşmiş kararını ibraz ettikleri, mirasın 4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 609 uncu maddesi gereğince ... reddine dair kesinleşmiş mahkeme kararı karşısında davalı ...'ın davaya dâhil edilen mirasçıları hakkındaki davanın reddine karar vermek gerektiği; dava konusu usulsüz işlemler davalı ...'in verdiği şifre kullanılarak fiilen ... ile ... tarafından yapıldığından, ..., ... ve ...'ın nedensiz ödemeler sebebiyle meydana gelen ve yukarıda miktarları yazılı zararlardan adı geçen davalılarla birlikte müşterek sorumluluğuna karar verildiği; davalılar ..., ... ve ...'ın ayrıca davalı ...'a nedensiz ödenen 56.604,10 TL'den de müşterek sorumlu olduklarından, adı geçen davalının mirasçılarının mirası reddetmeleri nedeniyle mirasçılar hakkında reddine karar verilen miktardan da müşterek sorumluluklarına karar verildiği; böyle olunca ..., ... ve ...'ın bu davada kabulüne karar verilen tüm zarar miktarlarından müştereken sorumluklarına karar verildiği; dava dilekçesinde temerrüt tarihlerinden itibaren faiz talep edilmesine rağmen alınan birden fazla raporun hiç birinde hesaplanan zarar miktarlarına ait temerrüt tarihlerinin belirlenmediği görülmekle bu konuda tekrar rapor aldırılmak zorunda kalındığı, bu kez bilirkişilerin talep veya ara kararı olmadığı hâlde temerrüt tarihlerinden itibaren işlemiş faiz hesapladığı, 03.11.2020 tarihli bilirkişi raporunun işlemiş faize dair hesaplamalara itibar edilmeden asıl alacak miktarları için temerrüt tarihleri yönünden kararın eki kabul edildiği gerekçesiyle; davalı ... ve Umde Şirketi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı ... mirasçıları hakkındaki davanın reddine, davalılar ..., ..., ..., ... ve ... hakkındaki davanın reddine, diğer davalılar hakkındaki davanın kısmen kabulü ile 18.698,30 TL'sinden davalı ..., 56.654,01 TL'sinden davalı ..., 124.214,10 TL'sinden davalı ..., 11.564,00 TL'sinden davalı ... ile davalılar ..., ... ve ...'den müştereken, ... 'ın sorumlu olduğu 56.604,10 TL'nin de davalılar ..., ... ve ...'den müştereken olmak üzere, 03.11.2020 tarihli ek bilirkişi raporunda ay olarak belirtilen miktarların takip eden ayın ilk gününde, yıl olarak belirlenen miktarların takip eden yılın ilk gününden itibaren yasal faizleri ile birlikte adı geçen davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, kabul edilen miktarlar yönünden 03.11.2020 tarihli bilirkişi ek raporunun temerrüt tarihleri yönünden kararın eki olarak kabul edilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ile davalılar ..., ... ve ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Sendikanın önceki muhasebe sorumlusu mali müşavir ... ve muhasebe görevlisi ...'ın işbirliği halinde hareket ederek müvekkili Sendikayı zarara uğrattıklarını, müvekkili Sendikanın Gizem Kuyumculuk sahibi ve işçisi olan ... ile ...'ndan herhangi bir mal alışverişinin bulunmadığını, dosyaya sunulan faturaların karşılığı müvekkili Sendikaya herhangi bir mal teslim edilmediğini, ... ve ...'ın sendika hesaplarından 136.019,18 TL miktarındaki parayı bu şahısların hesaplarına usulsüz olarak aktardığını, gönderilen bu paranın 71.215,00 TL'sinin davalılar ..., ..., ... ve ...'den müştereken ve müteselsilen, 64.805,18 TL'sinin davalılar ..., ..., ... ve ...'den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi gerektiğini, davalılar tarafından dosyaya sunulan 25 adet fatura karşılığı altının müvekkili Sendika yetkililerine teslim edilmediğini, faturaların ... ve ... tarafından usulsüz şekilde muhasebe kayıtlarına işlendiğini, buna rağmen davalılar ..., ...'nun sorumluluklarının bulunmadığı yönünde değerlendirmenin hatalı olduğunu, ... ve ...'ın banka hesaplarından davalılardan ...'in hesabına 111.000,00 TL yersiz ödeme yaptığını, ... tarafından bu ödemenin iade edildiği gerekçesiyle bu davalı yönünden davanın reddine karar verildiğini, ancak ödemenin davanın açılmasından sonra iade edildiğini, bu durumda 111.000,00 TL yönünden müvekkili lehine vekâlet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi gerektiğini, yine ... ve ...'ın davalılardan ... hesabına 96.600,00 TL yersiz ödeme yaptıklarını, dava açıldıktan sonra ... tarafından bu ödemenin iade edilidiğini, aynı şekilde vekâlet ücreti ve yargılama gideri takdirinde bu hususun dikkate alınması gerektiğini, davalılardan ...'ın mirasçıları yönünden mirastan feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde; kararın gerekçesiz olduğunu, yargılama sürecinde ibraz etmiş oldukları dilekçelerden hiç bahsedilmediğini, savunmalarının büyük bir kısmının çıkarıldığını, müvekkilinin neden sorumlu tutulduğu hususunun açıklanmadığını, müvekkilinin muhasebe sorumlusu olarak tespitini kabul etmediklerini, derdestlik itirazının dikkate alınmadığını, davadaki taleplerin en son 2019/95 Esas sayısını ... dosyadaki taleplerle aynı olduğunu, bu nedenle davanın derdestlik nedeniyle reddedilmesi gerektiğini, davacının delillerini süresi içinde bildirmediğini, mazeret dilekçesi ibraz edilmesine rağmen 24.12.2019 tarihli duruşmada mazeretten bahsedilmediğini, ... bir bilirkişiden rapor alınması gerektiğini, ek bilirkişi raporuna ilam hükmü verilmesinin usule aykırı olduğunu, davalılar lehine ... bir vekâlet ücretine hükmedilemeyeceğini, yargılama giderlerine hükmedilmesinin de hatalı olduğunu, yönetim kurulu karar defteri, muhasebe bilgisayar kayıtları, gelir gider belgeleri, denetim kurulu raporları, özlük dosyası ve diğer delillerinin davacı tarafından dosyaya ibraz edilmediğini, davanın ispatı için önem arz eden delillerin toplanmadığını, yazılı delille ispat edilmesi gereken hususlarda tanık dinlenmesine muvafakat etmediklerini, dinlenen tanıklara usulüne uygun yemin yaptırılmadığını, taraf niteliğindeki şirket müdürünün tanık olarak dinlenemeyeceğini, imza inkarı ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması talebinin karşılanmadığını, ceza dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacının davasını geri aldığı ...'a gönderildiği iddia olunan ödemelerden müvekkilinin sorumlu tutulmasının hukuka aykırı olduğunu, taleplerin zamanaşımına uğradığını, temerrüt tarihlerinin neye göre belirlendiğinin anlaşılamadığını, ...'ye gönderilen tutarların büyük çoğunluğunun müvekkilinin emeklilik sonrası döneme ilişkin olduğunu, müvekkilinin 31.01.2012 tarihinde emekli olduğunu, davalılar arasında müteselsil sorumluluğunun olmadığını, belgesiz gider kaydı yapıldığına ilişkin bilirkişi kanaatinin gerçekleri yansıtmadığını, sendika genel malî sekreteri ...'in internet işlemleri yapamadığı, bilgisayar kullanamadığı yönündeki beyanlarının kabul edilerek rapor tanzim edilmesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin muhasebe sorumlusu olmadığının ... olmasına rağmen sorumlu tutulmasının usule aykırı olduğunu, kasa işlemleri ile ilgisi olmamasına rağmen kasa açıkları ile sorumlu tutulduğunu, davacı defterlerinin kapanış tasdikleri olmadığından lehine delil olmayacağını, havale işleminin bir borcun ödendiğini gösterdiğini, aksinin havaleyi gönderen şahsın ispat etmesi gerektiğini, müvekkilinin internet bankacılığı için kullanılan şifreyi kullanmadığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
3. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde; adli yardım talebinde bulunduklarını, davaya konu iddianın tümünün mülga 818 sayılı Kanun yürürlükte olduğu döneme ilişkin olduğunu, davacının davasının mülga 818 sayılı Kanun'un 41 ... maddesinde düzenlenen haksız fiilden dolayı sorumluluk hükümlerine dayandırdığını, aynı Kanun'un zamanaşımını düzenleyen 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının davada uygulanması gerektiğini, müvekkilinin davacı Sendikanın muhasebe biriminde 4857 sayılı Kanun hükümlerine tâbi olarak ve diğer davalı mali müşavir ...'ya bağlı ve onun denetimi gözetimi altında muhasebe görevlisi olarak çalıştığını, davalı ...'in ise Sendikanın seçimle gelmiş mali sekreteri olduğunu, diğer her iki davalının da işvereni konumunda olduğunu, müvekkilinin tüm ... ve işlemlerinin mali müşavir ve mali sekreterin denetimi altında gerçekleştiğini, olayın meydana gelmesinin üzerinden 1 yıl geçtiğini, zamanaşımı def'inin ileri sürülmesine rağmen dinlenmediğini, davacı Sendika tarafından davaya konu alacağın ... 19. ... Mahkemesinin 2013/747 Esas sayılı dosyası ile talep edildiğini, davacının talep edilen tutarları işbu dava dosyası ile yeniden talep ettiğini, birden fazla mahkemede aynı uyuşmazlık hakkında açılan ve yargılaması devam etmekte olan davalardan ... 13. ... Mahkemesinin 2016/503 Esas sayılı dosyasında davanın derdestlik nedeniyle reddine karar verildiğini, bu nedenle ... bu dosyada derdestlik itirazında bulunduklarını, müvekkilinin harcama belgelerinin gerçeği yansıtmadığı hususunda sorumluluğunun bulunmadığını, davalılar hakkındaki ceza yargılamasının ... 36. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/814 Esas sayılı dosyasında devam ettiğini, müvekkili hakkında kesinleşmiş bir mahkeme kararı bulunmadığını, buna rağmen banka şifrelerinin müvekkili tarafından kullanılarak usulsüzlük yaptığının kabul edilmesinin yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin kasa sorumlusu olmadığını, müvekkilinin ...'ın mirasçısı olmadığını, normal koşullarda ...'ın sorumlu tutulması gereken miktardan müvekkilinin sorumluluğuna gidilmesinin hatalı olduğunu, ceza yargılamasının sonucunun beklenilmesi gerektiğini, bilirkişi raporuna atıf yaparak temerrüt tarihlerinin belirlenmesinin usule aykırı olduğunu, infazda tereddüt yaratacağını, her bir davalı yönünden ret ve kabul gerekçesinin ayrı olmasına rağmen tüm davalılar için ... vekâlet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
4. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin banka hesaplarının Nisan 2005 tarihinden itibaren incelendiğini, davacı hesabına gönderilen herhangi bir ödemeye rastlayamadığını, müvekkilinin hesaplarında yer almayan havale EFT gibi işlemlerden dolayı sorumluluk yüklenemeyeceğini, sunulan bilirkişi raporlarının denetime elverişli olmadığını, davacının müvekkili yönünden davayı geri aldığını, buna rağmen aleyhine hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, davacının müvekkilinden 825.257,72 TL talep ettiğini, bu talebin müvekkili yönünden 18.698,30 TL'lik kısmının kabul edildiğini, kabul edilen bu tutara göre yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken hatalı şekilde 1.260,19 TL harç ile 1.876,20 TL yargılama giderinden müvekkilinin sorumlu tutulmasının hatalı olduğunu, reddedilen 806.559,42 TL dikkate alınarak müvekkili lehine vekâlet ücreti ve yargılama giderinin hüküm altına alınması gerektiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı ...'nın emekli olduğu tarihe kadar davacı sendikanın mali müşaviri ve muhasebe sorumlusu, diğer davalı ...'ın ise dava konusu olan tüm dönemde muhasebe görevlisi olduğu, her iki davalının davacı sendikanın banka hesabından davalı ...’nın emekli olduğu 30.01.2012 tarihine kadar davalılardan ..., ..., ..., ... ve ...'ın hesaplarına nedensiz olarak para aktardıkları, hesaplarına para aktarılan bu davalıların, dava açılmadan önce davacı Sendikaya ait paraları tümü ile iade ettikleri, ortada bir zarar kalmadığından bu davalılar (... yargılama sırasında vefat ettiğinden davaya dahil edilen mirasçıları) hakkında ve bu davalılara aktarılan paralar nedeniyle müşterek sorumlu olan ..., ... ve ... hakkındaki davaların reddine karar verilmesinde bir hatanın bulunmadığı, davalı ...'in Sendika malİ genel sekreteri olup Sendika Tüzüğü'nün 23 üncü maddesi gereğince mali işlerden birinci derece sorumlu olduğu, bu nedenle Sendikanın banka hesabından internet üzerinden işlem yapmak üzere kendisine şifre verildiği, ...'in internet kullanmayı bilmemesi nedeniyle şifreyi aynı yerde ... sözleşmesi ile mali müşavir ve muhasebe sorumlusu olarak çalışan ... ile yine aynı yerde ... sözleşmesi ile muhasebe görevlisi olarak çalışan davalı ...'a verdiği, bu iki davalının gerek kendi şahsi hesaplarına para göndererek, gerek davacı Sendika ile ... ilişkisi bulunmayan şahıs veya şirketlerin hesaplarına para göndererek, gerek çok çeşitli muhasebe teknik ve hile, usulsüzlükleri ile davacı Sendikayı zarara uğrattıkları, davalı ...'nın emekli olduğu 30.01.2012 tarihine kadar diğer davalı ... ile birlikte davacı Sendikanın banka hesabından davalı ...'ın hesabına çeşitli tarihlerde bir ... veya hizmet karşılığı olmadan nedensiz ve yersiz para aktarımı yaptıkları, belirtilen şekilde ödenen miktarların bir kısmının Sendika hesaplarına iade edildiği, ancak 2003-2007 dönemine ait nedensiz ödenen miktarın davalının uhdesinde kaldığı, davacı Sendikanın kendisine ait Emek Konukevinin temizlik işini ... Temizlik Şirketine verdiği, anılan işten kaynaklanan hak edişler ... Şirketi yetkililerine fatura karşılığı kasadan ödenmesine rağmen, ... ile ...'nın adı geçen Şirketin yetkilileri davalılar ... ve ... ile personeli olan davalı ...'e ayrıca bankadan da ödeme yaptıkları, ödemelerden Sendika hesabına iade edilmeyen miktardan, ..., ... ve ...'e mükerrer ödenen miktarların iade edilmediği ve bu davalıların sorumlu olduğu, Sendika hesaplarından nedensiz olarak para aktarılan ...'ın yargılama sırasında vefat ettiği, mirasçılarının davaya dahil edildiği, ancak mirasçıların mirası reddettikleri, mirasçılar hakkında davanın reddine karar verilmesinin yerinde olduğu, usulsüz işlemlere neden olan ..., ... ve ...'ın ..., ..., ..., ... ve ...'e nedensiz ödemeler nedeniyle meydana gelen zararlardan adı geçen davalılarla müştereken sorumlu oldukları, İlk Derece Mahkemesi kararında bir hatanın bulunmadığı gerekçesiyle başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ile davalılar ... vekili, ... vekili ve ... vekili temyiz başvurusunda bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili ile davalılar ... vekili, ... vekili ve ... vekili; istinaf dilekçelerinde belirttikleri sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuşlardır.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı Sendikanın zarara uğratıldığı iddiasıyla buna ilişkin alacakların tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. Somut uyuşmazlık ile aynı konuya ilişkin Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 16.05.2019 tarihli ve 2019/2947 Esas, 2019/10846 Karar sayılı kararının ilgili kısımları şöyledir:
"...
6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu’nun 2/1-ğ maddesinde tüzel kişiliğe sahip kuruluşlar olarak tanımlanan sendikaların amacı, yine aynı maddede, üyelerinin ortak ekonomik ve sosyal hak ve çıkarlarını korumak olarak ifade edilmiştir. Anayasamızın 51’... maddesi ile 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun 3/f maddesi de aynı doğrultudadır.
07/11/2012 tarihine kadar yürürlükte bulunan mülga 2821 sayılı Sendikalar Kanunu’nun 44’üncü maddesinde, sendikaların, gelirlerini, bu Kanunda ve tüzüklerinde gösterilen faaliyetler dışında kullanamayacağı ve bağışlayamayacağı hususu belirtilmiştir. Yine aynı Kanun'un 45’... maddesine göre de, konfederasyonlar ile sendikaların ve şubelerinin yönetim kurulu üyeleri ile başkanlarına verilecek ücretler, her türlü ödenek, yolluk ve tazminatlar genel kurul tarafından tespit olunur.
07/11/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu’nun (STİSK) 28’... maddesinin 6’ncı fıkrasına göre de “Kuruluşlar, gelirlerini bu Kanunda ve tüzüklerinde gösterilen faaliyetleri dışında kullanamaz veya bağışlayamaz.”
Sendika tüzüğünün 23’üncü maddesinde de “Sendikanın muhasebe işlerini ilgili yasa, tüzük, yönetmelik hükümleri gereğince yürütür, devre bütçelerinin uygulanmasını sağlar”, “Sendika gelirlerinin toplanmasını, sarflarının bütçe esaslarına göre yapılmasını, muhasebe kayıtlarının gerektiği gibi yürütülmesini sağlar ve muhasebe bürosunu yönetir” hususları da genel mali sekreterin görev ve yetkileri arasında sayılmıştır.
Sendika ile sendika yöneticileri arasındaki ilişkinin hukuki niteliği ise yerleşik Yargıtay uygulamasında kural olarak vekalet ilişkisi olarak kabul edilmektedir.
6098 sayılı ... Borçlar Kanunu’nun 506’ncı maddesinde yer ... düzenlemelere göre “Vekil üstlendiği ... ve hizmetleri, vekâlet verenin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle yürütmekle yükümlüdür. Vekilin ... borcundan ... sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alanda ... ve hizmetleri üstlenen basiretli bir vekilin göstermesi gereken davranış esas alınır.”
Uyuşmazlık konusu eylemlerin bir kısmının gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 390. maddesine göre de “Vekilin mesuliyeti, umumi surette işçinin mesuliyetine ait hükümlere tabidir. Vekil, müvekkile karşı vekaleti iyi bir suretle ifa ile mükelleftir.” Bu hükümdeki “iyi bir suretle ifa” söz dizininin, mehaz ... Borçlar Kanunu’nun 398/2. maddesindeki ifadeye uygun olarak “sadakat ve ... ile ifa” şeklinde anlaşılması gerekir. Buna göre, vekil, vekalet görevini ifa ederken müvekkiline sadakat (bağlılık) göstermekle ve vekaletin konusunu oluşturan işi özenle yapmakla yükümlüdür...."
2. 4721 sayılı Kanun'un 612 nci maddesi şöyledir:
"En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflâs hükümlerine göre tasfiye edilir.
Tasfiye sonunda arta kalan değerler, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verilir."
3. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 ... maddesi.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekili ile davalı ... vekili ve davalı ... vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davalılar tarafından inceleme konusu bu dosyadaki dava konusunun, en son Dairemizin 2021/9667 Esas, 2022/895 Karar sayılı ilâmı ile bozulan ... 21. ... Mahkemesinin 2019/95 Esas, 2021/41 Karar sayılı dosyasındaki dava konusu ile aynı olduğu ve derdestlik sebebiyle davanın usulden reddi gerektiği ileri sürülmüştür. Her iki dosya kapsamına göre bu dosyada tahsiline karar verilmesi gereken tutarlar bakımından diğer dosyada hükme esas alınan bilirkişi raporunda da hesaplama yapıldığı görülmüş ise de 2008-2013 tarihleri arasına ilişkin üçüncü kişilere aktarılan tutarlar, zarar miktarı belirlenirken genel toplama dâhil edilmediğinden bu bakımdan derdestlik söz konusu değildir. Bununla birlikte ...'dan tahsiline karar verilen 18.698,30 TL diğer dosyadaki zarar miktarına dâhil edildiği için belirtilen tutardan davalılar ... ve ...'ın müteselsilen sorumlu tutulması doğru olmamıştır.
3. Somut uyuşmazlıkta davalı ... ile davalı ...'ın dava konusu dönemde Sendikanın muhasebe bürosunda ... sözleşmesi ile görev yaptığı, davalı ...'in ise 10.10.1999-08.05.2013 tarihleri arasında Sendikanın seçimle göreve gelmiş MYK üyesi ve genel mali sekreteri olarak görev yaptığı anlaşılmaktadır. Dosya içeriğine göre davalı ...’nın emekli olmak suretiyle Sendika ile ... ilişkisinin sona erdiği tarihin 31.01.2012 olduğu anlaşılmasına karşın, bu tarihten sonra diğer davalı ... hesabına aktarıldığı görülen 88.755,10 TL'lik tutardan sorumlu tutulması doğru olmamıştır. Buna göre ...'den tahsiline karar verilen tutarın 35.459,00 TL'lik kısmından davalı ...'nın müteselsilen sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
4. İlk Derece Mahkemesince davalı ...'ın dava açıldıktan sonra vefat ettiği, davaya dâhil edilen mirasçılarının da mirası reddettikleri gerekçesiyle mirasçılar bakımından davanın reddine, müteveffa ...'ın sorumlu olduğu miktarın ise davalılar ..., ... ve ...'den tahsiline karar verilmiş ise de 4721 sayılı Kanun'un 612 nci maddesi dikkate alınmadan ve taraf teşkili sağlanmaksızın kurulan hüküm bu yönü itibarıyla da isabetsiz olmuştur. İlk Derece Mahkemesince 4721 sayılı Kanun'un 612 nci gereğince davalı müteveffa ...'ın mirasının iflas hükümlerine göre tasfiyesi için sulh hukuk mahkemesine ihbarda bulunulması, sulh hukuk mahkemesi tarafından atanacak tasfiye memuruna gerekli tebligatların yapılması suretiyle taraf teşkilinin sağlanması, tasfiyeye ilişkin kanuni sürecin tamamlanmasının beklenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi hatalıdır.
5. Dosya içeriğine, mali kayıtlar ile bilirkişi raporuna göre davalı ...'a aktarılan bedeller toplamı 54.654,01 TL olmasına karşın maddi hata sonucu 56.654,01 TL'nin hüküm altına alındığı görülmüştür. Bununla birlikte anılan davalının temyizi olmadığından, mahkemece belirtilen zarar miktarı bakımından davalılar ... ve ...'ın müteselsilen sorumlu tutulması gereken tutarın 54.654,01 TL olduğunun gözetilmemesi isabetsizdir.
6. İlk Derece Mahkemesince hüküm altına alınan tutarlar bakımından "ay olarak belirtilen miktarların takip eden ayın ilk gününde, yıl olarak belirlenen miktarların takip eden yılın ilk gününden itibaren" faiz işletilmesine karar verilmesi de doğru olmamıştır. Mahkemece hüküm altına alınan tutarlar ile örtüşen ve infazda tereddüde mahal bırakmayacak şekilde bilirkişilerden ek rapor alınarak, hangi tutara hangi tarihten itibaren faiz işletileceği açık bir şekilde belirtilmek suretiyle hüküm kurulmalıdır. Diğer taraftan temyiz konusu davada işlemiş faiz alacağı talep edilmediğinden, bu konuda bilirkişi kurulunca hesaplama yapılmasına gerek olmadığı da nazara alınmalıdır.
7. İlk Derece Mahkemesince birden fazla davalı bakımından farklı tutarlarda davanın reddine karar verilmesine göre her bir davalı bakımından reddedilen tutar gözetilerek vekâlet ücreti takdiri gerekmesine karşın, davalılar lehine ... vekâlet ücretine karar verilmesi de doğru olmamıştır.
8. Dava tarihi 10.....2013 olmasına karşın, İlk Derece Mahkemesi gerekçeli karar başlığında ....03.2014 olarak yazılması ise mahallinde düzeltilebilir maddi yazım hatası niteliğinde görülmüştür.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A. Davalı ... Temyizi Yönünden
Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davalı ...'a iadesine,
B. Davacının, Davalılar ..., ..., ... ve ...'a Yönelik Temyizi Yönünden
Davalılar ..., ..., ... ve ... bakımından davacı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davacıya iadesine,
C. Davalılar ... ve ... Temyizi ile Davacının, Diğer Davalılara İlişkin Temyiz İtirazları Yönünden
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde davalıya iadesine,
Davalı ... yararına takdir edilen 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine,
Davacı yararına takdir edilen 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalı ...'ya yükletilmesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
....04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.