"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
SAYISI : 2022/201 E., 2023/216 K.
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen itirazın iptali davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ...’nin 26 Haziran 1984 tarihinden bu yana metal işkolunda faaliyet gösteren bir işveren sendikası olan ... Metal Sanayicileri Sendikasının (MESS) üyesi olduğunu, bu çerçevede söz konusu üyenin ilgili kanun ve tüzük hükümleri gereği üyelik aidatını Sendikaya zamanında ödemekle yükümlü olduğunu, MESS Üyelik Aidatı, Grev ve Lokavt Yardım Fonu Yönetmeliği'nin “Aylık üyelik aldatı” başlıklı 2 nci maddesinde de, üyelerden sendika gayelerini tahakkuk ettirmek ve faaliyetlerini karşılamak üzere Yönetmelik'te belirlenen usul ve esaslar dairesinde aylık üyelik aidatı tahsil edileceği hususuna yer verildiğini, MESS Anatüzüğü'nün “Üyelik aidatı” başlıklı geçici maddesi ile aylık üyelik aidatının, üyenin bir takvim ayı içinde hizmet erbabına yapmış olduğu ve vergi dairesine muhtasar beyanname ile beyan ettiği aylık ücret ödemeleri toplamının binde altısı olarak düzenlendiğini, davalının müvekkili Sendikaya olan ve MESS Anatüzüğü ile MESS Üyelik Aidatı, Grev ve Lokavt Yardım Fonu Yönetmeliği’nde belirtilen esaslar çerçevesinde hesap edilen aylık üyelik aidatı borçlarına karşılık olarak toplam yedi adet senet/bono tanzim ettiğini ancak toplam 217.650,00 TL tutarındaki bu senetleri ödemediğini, ödenmeyen aylık üyelik aidat borçlarından dolayı ... 10. İcra Müdürlüğünün 2017/6734 sayılı icra dosyası üzerinden ilâmsız icra takibi başlatıldığını, davalı vekilinin icra dosyasına yapmış olduğu itirazda, takibin haksız ve kötüniyetli olarak açıldığını iddia ettiğini, davalının böyle bir borcu bulunmadığından bahisle takip konusu alacak miktarı ile fer'ilerine itiraz ettiğini ve icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalı borçlunun itirazının tamamen haksız ve hukuki dayanaktan yoksun bulunduğunu ileri sürerek davalının (borçlunun) itirazının iptaline, alacak ve fer'ilerinin %20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; gün itibarıyla ... San. ve Tic. AŞ ve ... Otomotiv San. ve Tic. AŞ olmak üzere iki ayrı tüzel kişiliğe sahip iki ayrı Şirket bulunduğunu, davacının müvekkili Şirketin üretiminin durduğu 2012 yılından bugüne kadar MESS Anatüzüğü'nde bahsi geçen amaç ve konuya uygun eylem ve yardımı olmadığını, sendikaların temel işlevi olan toplu ... sözleşmesinin dahi bu dönemde imzalanmadığını, üretimi, faaliyeti ve en önemlisi işçisi olmayan müvekkili Şirketin 2012'den bu yana aidat ve buna bağlı olarak fahiş bir faiz talebinde bulunulmasının kötüniyetli ve haksız bir istem olduğunu, MESS Anatüzüğü gereğince zaten üyelikten çıkması gereken müvekkili Şirketin aidat borcu olduğunun ve bunun faiziyle istenmesinin hukuka aykırı olduğunu, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından gerçekleştirilen satış sonrası müvekkili Şirket işçilerinin 18.08.2014 tarihinde ... sözleşmesinin feshedilmesi üzerine müvekkili Şirketin işveren sıfatının da ortadan kalktığını savunaraj ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 18.09.2019 tarihli ve 2017/640 Esas, 2019/364 Karar sayılı kararı ile; davanın kısmen kabulü ile ... 10. İcra Müdürlüğünün 2017/6734 Esas sayılı takip dosyasına davalının yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin 333.090,67 TL net üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, talep yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatına yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 20.01.2022 tarihli ve 2019/3094 Esas, 2022/46 Karar sayılı kararı ile başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 21.04.2022 tarihli ve 2022/3406 Esas, 2022/5115 Karar sayılı ilâmı ile; somut uyuşmazlıkta icra takibinin dayanağını teşkil eden bonolarda en geç öngörülen vade tarihi 29.....2013 olduğundan icra takip tarihi olan 29.05.2017 tarihi itibarıyla 3 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği ve davalı tarafından kanuni süre içinde gerek icra takibine gerekse davaya cevap dilekçesinde zamanaşımı def'i ileri sürüldüğü, bonoların zamanaşımına uğradığı, zamanaşımına uğramış bonoların sadece temel ilişki bakımından yazılı delil başlangıcı teşkil edeceği, davacı vekilinin temel ilişkinin Kuruluşun üyelik aidat alacağına ilişkin olduğunu belirttiği, bu itibarla İlk Derece Mahkemesince icra takibine konu alacakların hangi dönemi kapsayan aidat alacaklarına ilişkin olduğu konusunda davacı vekilinin beyanının alınması ve bu suretle değerlendirme yapılması gerektiği, diğer taraftan dönemsel özellik gösteren borçlardan olan sendika ve kuruluş üyelik aidatı borçlarının tâbi olduğu zamanaşımı süresinin 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun 147 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) inci bendi gereğince beş yıl olduğunun da gözetilmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; uyulan bozma kararı doğrultusunda bonoların zamanaşımına uğradığı, zamanaşımına uğramış bonoların, sadece temel ilişki bakımından yazılı delil başlangıcı teşkil edeceği, davacı vekilinin temel ilişkinin Kuruluşun üyelik aidat alacağına ilişkin olduğunu belirttiği, zamanaşımının söz konusu olmadığı gerekçesiyle ... 10. İcra Müdürlüğünün 2017/6734 Esas sayılı takip dosyasına davalının yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin takip tarihi itibarıyla 217.650,00 TL asıl alacak, 115.440,67 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 333.090,67 TL net üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, talep yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatına yer olmadığına karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; cevap dilekçesinde belirttiği sebeplerle İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; sendika aidat alacaklarının tahsili istemine yönelik icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu’nun “Üyelik aidatı” kenar başlıklı 18 inci maddesi şöyledir:
"(1) Üyelik aidatının miktarı kuruluşların tüzüklerinde belirtilen usul ve esaslara göre genel kurul tarafından belirlenir.
(2) Üyelik ve dayanışma aidatları, yetkili işçi sendikasının işverene yazılı başvurusu üzerine, işçinin ücretinden kesilmek suretiyle ilgili sendikaya ödenir.
(3) Yukarıdaki hükümlere göre ödenmesi gereken aidatı kesmeyen veya kesmesine rağmen bir ay içinde ilgili işçi sendikasına ödemeyen işveren, bildirim şartı aranmaksızın aidat miktarını bankalarca işletme kredilerine uygulanan en yüksek faiziyle birlikte ödemekle yükümlüdür.
(4) Üye aidatının tahsiline ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir."
2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
26.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.