Logo

9. Hukuk Dairesi2023/2689 E. 2023/4839 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Dava, işlemden kaldırıldıktan sonra açılmamış sayılmasına rağmen davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi nedeniyle temyiz edilmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın açılmamış sayılması kararının verilmesi üzerine davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş olması usul ve yasaya aykırı bulunmuş ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 13. maddesi 2. fıkrası gereği davalı lehine 500 TL vekalet ücretine hükmedilmek suretiyle karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :... Mahkemesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 18.05.2015 tarihinden itibaren davalı Şirkette montaj, sevkiyat, mal takip işçisi olarak çalışmaya başladığını, sigorta primlerinin eksik gösterilmesi, davacının fazla çalışma ücretlerinin ödenmemesi, hak edilen ücretlerin eksik ödenmesi gibi eylemlerin sonlandırılmasını işverenden talep etmesi üzerine davalının da 30.04.2018 tarihinde sözlü olarak ... sözleşmesini haksız şekilde feshettiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, yıllık izin ve ödenmeyen ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; usul ve esas yönünden hatalı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 21.....2018 tarihli ve 2018/191 Esas, 2018/359 Karar sayılı kararı ile; davacı tarafça dosyaya sunulan arabuluculuk son tutanağında arabuluculuk konusu uyuşmazlığın "işçi-işveren uyuşmazlığı" şeklinde belirtildiği, belge içerisinde arabuluculuk konusunda uyuşmazlığın hangi taleplerden kaynaklandığına ilişkin herhangi bir ibare bulunmadığı, taraflar arasındaki ihtilafa konu hususların tespit edilemediği gerekçesiyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine dair karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. Gerekçe ve Sonuç

... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 19.10.2018 tarihli ve 2018/3023 Esas, 2018/2560 Karar sayılı kararı ile; 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 17 nci maddesinin üçüncü fıkrası dikkate alındığında, dosyaya sunulan arabuluculuk tutanağında taraflar arasındaki ihtilaf konusu talepler tespit edilemediğinden usulüne uygun bir arabuluculuk tutanağından bahsedilmesinin mümkün olmadığı, davada arabuluculuğa başvurulmaması nedeniyle dava şartı yerine getirilmediğinden tahkikat aşamasına geçilmesinin ve uyuşmazlığın esasına girilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 11.02.2019 tarihli ve 2018/11190 Esas, 2019/3278 Karar sayılı ilâmı ile; davacının arabuluculuğa başvururken taleplerini başvuru sırasında belirttiğini iddia ettiği, buna göre İlk Derece Mahkemesince arabulucuya başvuru evrakının arabulucu onaylı sureti getirtilerek davaya konu tazminat ve alacak kalemlerinin belirtildiğinin veya işaretlendiğinin tespiti hâlinde dava şartının ikmal edildiği kabul edilerek işin esasına girilerek yargılamaya devam olunması gerektiği, başvurunun “işçilik alacakları", "işçi-işveren ilişkisi'' şeklinde genel bir içerik taşıması durumunda ise başvuru tarihinin 02.....2018 tarihinden önce yürürlüğe giren Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği'nin öncesine ait oluşu nedeni ile dava şartının gerçekleştiğinin kabul edilmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda yapılan yargılama sonucunda davanın esasına girilerek yargılamaya devam olunmuş ise de 13.02.2020 tarihli duruşmada taraflarca takip edilmeyen dosyanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 150 nci maddesi uyarınca işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olup dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren 3 ay içerisinde taraflarca yenilenmediği gerekçesiyle 6100 sayılı Kanun'un 150 nci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine rağmen müvekkili davalı lehine tam vekâlet ücretine hükmedilmesi yerine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi sebebiyle davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekip gerekmediğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ve 371 ... maddeleri.

2. 6100 sayılı Kanun'un 150 nci maddesinin beşinci fıkrası hükmü ile 320 nci maddesinin son fıkrası hükmü, İlk Derece Mahkemesi karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin (AAÜT) 7 nci maddesi ve 13 üncü maddesinin ikinci fıkrası hükümleri.

3. Değerlendirme

1. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 7 nci maddesi gereğince; görevsizlik veya yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar karar verilmesi durumunda Tarife'de yazılı ücretin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra karar verilmesi durumunda tamamına hükmolunur. Şu kadar ki davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti, Tarife'nin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez. Bununla birlikte söz konusu Tarife'nin 13 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre ise hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.

3. Somut olayda davanın açılmamış sayılması kararı üzerine davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmemiştir. Ancak karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 13 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre, davacı tarafından talep konusu yapılan dava değerinin 500,00 TL olduğu ve bu durumda davalı lehine hükmedilecek vekâlet ücretinin de bu tutarı geçemeyeceği göz önünde bulundurularak davalı lehine 500,00 TL vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken hiç vekâlet ücretine hükmedilmemesi hatalıdır.

Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün, 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı tarafın İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm kısmına (8) numaralı bent olarak "Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 500,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” ibaresi eklenmek suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

03.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.