"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/847 E., 2024/2265 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 7. İş Mahkemesi
SAYISI : 2023/577 E., 2023/1129 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait yurt dışında bulunan şantiyelerde kalifiye demir ekip başı olarak 2008-2018 yılları arasında çalıştığını, müvekkilin çalışmasının iş bitimi gerekçesi ile davalı tarafından sonlandırıldığını ancak işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili Şirkette çalışmadığını, davacının dava konusu etmiş olduğu alacak kalemlerinin çalıştığı ülkenin mevzuatına göre değerlendirilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde yer alan iddiaların kabul edilmesinin mümkün olmadığını, kabule göre alacakların zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının 25.06.2014-06.07.2015 tarihleri arasındaki çalışma dönemi için Türk hukukuna göre, 17.12.2015-01.08.2018 tarihleri arasındaki çalışma dönemi için ise Rusya hukukuna göre hak kazandığı ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatili, fazla çalışma ücret alacaklarının çalışılan ülke hukukuna göre kabul edilmiş olup kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı yönünden fesih tarihinde çalışılan mutad işyeri hukukunun uygulanması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının çalışmasının Rusya hukukuna tâbi olduğu, davalıya ait yurt dışı işyerlerinde çalışan davacının iş sözleşmesinin 01.08.2018 tarihinde sona erdiği, davanın ise 09.07.2019 tarihinde açıldığı, dolayısıyla Rusya Federasyonu İş Kanunu'nun 392. maddesine göre dava tarihi itibarıyla bireysel iş uyuşmazlığının çözümü için Mahkemeye başvurma süresi olan 1 yıllık sürenin dolduğu, buna göre davanın mahkemeye başvurma süresinin geçmesi nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde taleplerin kısmen kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu, yabancı hukukun uygulanması nedeniyle dava reddedilmiş olduğundan davalı lehine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiği gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun kabulüne ve İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; davanın süresinde açıldığını ileri sürmüştür.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, dava zamanaşımı nedeniyle davanın tümden reddine ilişkindir.
Rusya Federasyonu İş Kanunu'nun uyuşmazlık konusu dönemde yürürlükte bulunan 392. maddesi; “Çalışan, hakkının ihlal edildiğini öğrendiği veya öğrenmesi gerektiği günden itibaren üç ay içinde bireysel iş uyuşmazlığının çözümü için mahkemeye başvurma hakkına sahiptir.
Çalışan, ücretlerin ve diğer ödemelerin ödenmemesi veya eksik ödenmesine ilişkin bireysel işçi ihtilaflarının çözümü için, işten çıkarılma nedeniyle ödenmesi gereken ücretlerin ve diğer ödemelerin yapılmaması veya eksik ödenmesi de dahil olmak üzere, bu tutarların ödenmesi için belirlenen tarihten itibaren bir yıl içinde mahkemeye başvurma hakkına sahiptir. (03.07.2016 tarihli Kanun ile değişiklik yürürlüğe girmiştir)
İşveren, çalışanın işletmeye verdiği zararın tazminine ilişkin uyuşmazlıklarda, zararın tespit edildiği tarihten itibaren bir yıl içinde mahkemeye gitme hakkına sahiptir.
Bu maddede belirtilen sürelerin geçerli bir nedenle kaçırılması durumunda, bu süreler mahkeme tarafından tekrar başlatılabilir.”
şeklindedir.
Maddi hukukun bir müessesesi olan zamanaşımı, hukuki işlem ve ilişkinin esasına uygulanan hukuka tâbidir (Vahit Doğan, Milletlerarası Özel Hukuk, Ankara, 2022, s.315; Gülin Güngör, Türk Milletlerarası Özel Hukuku, Ankara, 2021, s.127). Buna göre Rusya Federasyonu İş Kanunu'nun bu konudaki hükümlerinin uyuşmazlıkta uygulanması, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Kanun'un 2 ve 8. maddelerinin bir gereğidir.
Rusya Federasyonu İş Kanunu'nun mahkemeye başvurma sürelerinin düzenlendiği 392. maddesinde belirtilen sürelerin, Dairemizce daha önce bazı kararlarda hak düşürücü süre olduğu belirtilmişse de yeniden yapılan değerlendirmede bu sürelerin zamanaşımı süresi niteliğinde olduğu sonucuna varılmış olup somut uyuşmazlık dönemi için sözü edilen maddede öngörülen zamanaşımı süresi 1 yıldır.
Bölge Adliye Mahkemesince somut uyuşmazlık hakkında uygulanması gereken zamanaşımı süresinin 1 yıl olduğu, iş sözleşmesinin 01.08.2018 tarihinde sonra erdiği, davanın ise 09.07.2019 tarihinde açıldığı belirlenmiş olmasına karşın; davanın 1 yıl dolmadan açıldığı gözetilmeden tümden reddine karar verilmesi hatalı olmuştur.
Diğer yandan kabul şekline göre, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/2 hükmü uyarınca sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin karar verilmesi gerektiği gözetilmeden hüküm kurulması da doğru bulunmamıştır.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.