Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Çakışan Sigortalılık”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Tarım Bağ-Kur sigortalılığı devam ederken başlayan SSK sigortalılığı nedeniyle Tarım Bağ-Kur sigortalılığının sona erip ermediği ve SSK sigortalılığının sona ermesinden sonra Tarım Bağ-Kur sigortalılığının kendiliğinden devam edip etmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Zorunlu (SSK) sigortalılığının makul süreyi aşması halinde, Tarım Bağ-Kur sigortalılığının devamı için yeniden tescil başvurusu, prim ödemesi veya ürün teslimatı gibi sigortalılık iradesini ortaya koyan bir eylemin gerekli olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İsteğe bağlı sigortalılık ile zorunlu sigortalılığın çakışması durumunda hangisinin geçerli olacağı ve son yedi yıllık fiili hizmet süresinin hesabında isteğe bağlı sigortalılık sürelerinin dikkate alınıp alınmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin direnme kararında, Özel Daire'nin bozma kararına karşı yeterli ve detaylı hukuki gerekçe sunulmaması ve usulüne uygun bir gerekçe içermemesi nedeniyle, direnme kararı HUMK'nun 429. maddesi gereğince usulden bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının belirli bir tarih aralığında 1479 sayılı Kanuna tabi Bağ-Kur sigortalısı olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin bozma kararından sonra yeni delil toplayıp hüküm kurması nedeniyle, direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu ve bu nedenle dosyanın Özel Daire'ye gönderilmesi gerektiği gözetilerek, Hukuk Genel Kurulu'nun dosyayı incelemeksizin Özel Daire'ye göndermesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çakışan sigortalılık durumunda 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ile 1479 sayılı Bağ-Kur Kanunu kapsamındaki sigortalılıklardan hangisinin geçerli olacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Çakışan sigortalılık hallerinde önceden başlayan sigortalılığın geçerli olduğu ve davacının vergi kaydına göre 1479 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılığının 506 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılığından önce başladığı gözetilerek, mahkemenin aksine karar vermesi usul ve yasaya aykırı bulunarak direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkeme kararından sonra yürürlüğe giren 6645 sayılı Kanun'un 56. maddesi ile 5510 sayılı Kanun'a eklenen geçici 63. maddenin somut uyuşmazlıkta uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un geçici 63. ve 76. maddelerinin geçmişe etkili nitelikte ve sigortalılar lehine düzenlemeler olduğu, işin esasına ilişkin bulunduğu ve yargılamanın her aşamasında uygulanabileceği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının 01.11.2008 ile 31.05.2010 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalılığının iptal edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 5510 sayılı Kanun'un 4/1-a bendi kapsamında çalışmaya başlamasıyla birlikte 4/1-b bendi kapsamındaki çalışmasının çakıştığı ve bu durumda 5510 sayılı Kanun’a eklenen Geçici 63. madde ile muafiyet şartlarının oluşup oluşmadığının araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının aynı dönemde hem SSK hem de Esnaf Bağ-Kur sigortalılığı olması sebebiyle çakışan sigortalılıklardan hangisinin geçerli olacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden önceki dönemde çakışan sigortalılıklarda baskın olan sigortalılığın esas alınması gerektiği ve davacının SSK’lı çalışmasının baskın olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının, limited şirket ortaklığı nedeniyle 1479 sayılı Kanun kapsamındaki (Bağ-Kur) sigortalılığı ile çakışan süreye ilişkin 506 sayılı Kanun (SSK) kapsamındaki sigortalılığının geçerliliğinin kabul edilip, yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Özel Dairesince, davacının şirket ortaklığı nedeniyle Bağ-Kur sigortalılığı devam ettiği sürece çakışan SSK sigortalılığının geçerli olamayacağı ve bu nedenle yaşlılık aylığına hak kazanamayacağı gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuş, yerel mahkeme bozmaya uyduktan sonra, şirketin fiilen daha önce faaliyetine son vermesi nedeniyle Bağ-Kur sigortalılığının sona erdiği gerekçesiyle direnme kararı vermiş, ancak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, bozma kararına rağmen direnme kararının usuli kazanılmış hakka aykırı olduğunu ve bozma kararında maddi hata bulunmadığını değerlendirerek direnme kararını bozmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 506 sayılı Kanun kapsamındaki hizmetleri ile çakışan 1479 sayılı Kanun kapsamındaki hizmetlerinin iptali ve isteğe bağlı sigorta primlerinin geçerli Bağ-Kur primlerine dahil edilmesi talebiyle açtığı tespit davasında, çakışan sigortalılık durumunda hangi sigortalılık statüsüne öncelik verileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un yürürlükte olmadığı dönemde çakışan sigortalılıklarda baskın sigortalılığa üstünlük tanınması gerektiği, somut olayda davacının emek ve mesaisini ağırlıklı olarak 506 sayılı Kanun kapsamındaki çalışmasına tahsis ettiğinin anlaşılması nedeniyle, 506 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılık süreleri ile çakışan Esnaf Bağ-Kur sigortalılık sürelerinin iptaline karar verilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının aynı anda hem 4/a (SSK) hem de 4/b (Bağ-Kur) sigortalılığı kapsamında bulunması nedeniyle hangi sigortalılığın geçerli olacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, direnme kararında, Özel Daire bozma kararında belirtilen hususları değerlendirerek, davacının sigorta başlangıcının 506 sayılı Kanun kapsamında 01.03.1986 tarihinde başladığından öncelikli sigortalılığının 5510 sayılı Kanunun 4/1-a maddesi kapsamında olduğu yönünde yeni bir gerekçe ile hüküm kurarak ilk kararının gerekçesini değiştirmesi ve yeni bir hüküm vermesi nedeniyle, gerçek bir direnme kararı vermeyip yeni hüküm kurduğu gözetilerek, dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının aynı dönemde hem SSK hem de Bağ-Kur sigortalılığı olması nedeniyle hangi sigortalılık statüsünün esas alınacağı ve buna göre yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un geçici 63. ve 76. maddeleri gereğince Bağ-Kur sigortalılığının durdurulup durdurulmadığının tespiti, durdurulması halinde SSK sigortalılığının esas alınması, durdurulmaması halinde ise baskın sigortalılık ilkesi uyarınca hangisinin geçerli sayılacağının belirlenmesi ve bu doğrultuda yaşlılık aylığı şartlarının değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 20.04.2010-28.02.2011 tarihleri arasında hem 4/a (SSK) kapsamında çalışması hem de Tarım Bağ-Kur sigortalılığı tescili nedeniyle, çakışan sigortalılık hallerinden hangisinin geçerli olacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 53. maddesi ve Geçici 63. maddesi birlikte değerlendirilerek, davacının Tarım Bağ-Kur prim borçlarının tespiti, borç varsa sigortalılığının durdurulması, borç yok ise 5754 sayılı Kanun ile değişik 53/1. madde uyarınca önce başlayan sigortalılığa üstünlük verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.