Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Çocukların Cinsel İstismarı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Çocukların cinsel istismarı suçunda, mağdurun ruh sağlığının bozulmasının suçtan mı yoksa olay sonrası gelişen diğer olaylardan mı kaynaklandığının tespiti için ayrıca rapor alınması gerekip gerekmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Cinsel istismar eylemi ile mağdurun ruh sağlığının bozulması arasında illiyet bağı bulunduğu ve bu bağı ortadan kaldıran bir neden olmadığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın mağdurun ruh sağlığındaki bozulmanın olay nedeniyle mi yoksa olaydan sonra gelişen olaylardan mı kaynaklandığı yönünde ayrıca rapor alınması gerektiği şeklindeki itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı çocukların cinsel istismarı suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların eylemlerinin hazırlık hareketi niteliğinde olduğu ve TCK'nun 35. maddesinde tanımlanan teşebbüs aşamasına ulaşmadığı, bu nedenle çocukların cinsel istismarı suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Neticesi sebebiyle ağırlaşmış çocukların cinsel istismarı suçunda teşebbüs hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı ve yerel mahkemenin direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kabule göre yapılan bozmanın esasa ilişkin bozmadan farklı olup uyarı niteliğinde olduğu, eksik soruşturmaya ilişkin bozmaya uyulduktan sonra toplanan deliller sonucu verilen yeni kararda kabule göre bozma sebebinin ortadan kalkmasının mümkün olduğu ve yerel mahkemenin son kararının bu nedenle yeni hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 14. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocukların cinsel istismarı suçunda, mağdurun ruh sağlığının bozulmasının sanığın eyleminden kaynaklanıp kaynaklanmadığı ve TCK'nın 103/6. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurun ruh sağlığındaki bozulmanın, sanığın eylemiyle kesin bağlantısı kurulamadığından ve oluşan şüphenin sanık lehine yorumlanması gerektiğinden, TCK'nın 103/6. maddesinin uygulanma şartlarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Çocukların basit cinsel istismarı suçunda, mağdurenin ruh sağlığının bozulup bozulmadığına ilişkin adli tıbbi raporun suç tarihinden en az altı ay sonra alınmasının zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Basit cinsel istismar suçunda mağdurenin ruh sağlığının bozulup bozulmadığının tespiti için Adli Tıp Kurumu'nun uygulamada altı aylık bir süre öngörmesine rağmen, bu sürenin mutlak bir kural olmadığı, somut olayın özelliklerinin ve mağdurların durumlarının dikkate alınarak değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle dosya kapsamında çelişkili raporlar nedeniyle oluşan tereddüdün giderilmesi için altı aylık sürenin beklenmesinin gerekli görüldüğü gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nun 30. maddesinde düzenlenmiş olan hata halinin uygulanma imkânının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdure ile 6-7 aylık arkadaşlıkları ve sürekli görüşmeleri dikkate alındığında mağdurenin yaşı konusunda hataya düştüğü iddiasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı ve TCK'nın 30. maddesindeki hata halinin uygulanma şartlarının bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocukların nitelikli cinsel istismarı suçundan sanık hakkında TCK'nın 30. maddesinde düzenlenen hata halinin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdure ile uzun süredir arkadaşlık ilişkisi içerisinde olması ve mağdurenin ailesini de tanıması nedeniyle mağdurenin 15 yaşından küçük olduğunu bilmemesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığı, bu nedenle TCK'nın 30. maddesinde düzenlenen hata halinin uygulanma şartlarının bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocukların cinsel istismarı suçunda, mağdurun ruh sağlığının bozulduğuna dair raporu düzenleyen sağlık kurulu heyetinde en az iki adli tıp uzmanının bulunmasının zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay 14. Ceza Dairesinin bozma ilamında belirtilen hususları dikkate alarak raporu düzenleyen heyeti araştırması ve eksikliği gidererek yeniden hüküm kurması nedeniyle hükmün direnme kararı değil, eylemli uyma sonucu verilen yeni bir hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 14. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında çocukların cinsel istismarı suçundan mahkumiyet kararı verilirken TCK'nın 30. maddesinde düzenlenen hata halinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdurenin 15 yaşından küçük olduğunu bilmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, bu nedenle TCK'nın 30. maddesinde düzenlenen hata halinin uygulanma şartlarının bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocukların cinsel istismarı suçunda sanığın mağdurenin yaşı konusunda TCK madde 30'da düzenlenen hata halinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ile mağdurenin aynı işyerinde çalışmaları, birlikte kaçmaları ve uzun süre birlikte yaşamaları nedeniyle sanığın mağdurenin 15 yaşından küçük olduğunu bilmemesine imkan olmadığı, dolayısıyla TCK'nın 30. maddesindeki hata halinin uygulanma şartlarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocukların cinsel istismarı suçu kapsamında sanığın mağdurun yaşı konusunda hataya düşüp düşmediği ve TCK'nın 30. maddesinin uygulanıp uygulanamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdurun 15 yaşından büyük olduğunu düşünmesini destekleyen mağdurun çalışıyor olması, sözlenmiş bulunması ve sanığa yaşını büyük söylemesi gibi durumlar ile mağdurun 15 yaşına girmesine sadece iki gün kalmış olması birlikte değerlendirildiğinde, sanığın mağdurun yaşı konusunda hataya düşmüş olabileceği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocukların cinsel istismarı suçundan sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasında bir isabetsizlik bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda olmak üzere iki kez on beş yaşından küçük ve akıl zayıflığı olan mağdureyle cinsel ilişkiye girdiğinin sabit olması, mağdurenin beyanları, tanık ifadeleri ve adli raporlarla desteklendiğinden, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.