Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ücret ve İkramiye Alacakları”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacı işçinin, 696 sayılı KHK ile kadroya geçirildikten sonraki dönemde, toplu iş sözleşmesindeki ücret ve ikramiye düzenlemeleri ile ... sözleşmesindeki düzenlemeler arasındaki farktan kaynaklanan alacaklarının hesaplanmasına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamına uygun olarak davacının 01.01.2021 tarihinden sonraki döneme ilişkin herhangi bir alacağının oluşmadığı ve davacı tarafın da bu karara karşı istinaf veya temyiz yoluna başvurmaması nedeniyle, bozmaya uyularak verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş tarihli belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca ücret ve ikramiye alacaklarının tespiti, temerrüt tarihi ve uygulanacak faiz türü uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İkramiye alacağı yönünden, toplu iş sözleşmesinde ödeme için kesin bir vade belirtilmediğinden kendiliğinden temerrüt oluşmayacağı ve bu nedenle ikramiye farkı talebi için arabuluculuk son tutanağı tarihinden itibaren işleyecek en yüksek işletme kredisi faizini aşmamak üzere bankalarca mevduata uygulanan en yüksek mevduat faizine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının ikramiye alacağına ilişkin kısmı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş tarihli belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca ücret ve ikramiye alacaklarının tespiti, temerrüt tarihi ve uygulanacak faiz türü.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin ücret ve ikramiye alacaklarının belirlenmesinde, Yüksek Hakem Kurulu kararıyla belirlenen toplu iş sözleşmesinin değil, kadroya geçiş tarihli iş sözleşmesinin esas alınması gerektiği, ikramiye alacağı yönünden ise temerrüdün gerçekleştiği ispatlanamadığından, arabuluculuk son tutanak tarihinden itibaren işleyecek en yüksek işletme kredisi faizini aşmamak üzere bankalarca mevduata uygulanan en yüksek banka mevduat faizine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının ikramiye alacağına ilişkin hüküm fıkrasının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadro geçişiyle imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının tespiti ve uygulanacak faiz oranı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kadroya geçişiyle imzalanan sözleşme ve toplu iş sözleşmesi hükümleri dikkate alınarak ücret alacaklarının tespitinde usul ve yasaya uygunluk bulunmasına rağmen, ikramiye alacağına uygulanacak faiz oranında 6356 sayılı Kanun'un değil, en yüksek banka mevduat faizinin uygulanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, taşeron firma aracılığıyla çalıştığı davalı kurumdan, toplu iş sözleşmesine dayalı fark ücret ve ikramiye alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı ve davalı kurumun asıl işveren sıfatıyla bu alacaklardan sorumlu olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurum ile taşeron firma arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu, davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fark ücret ve ikramiye alacaklarına hak kazandığı ve davalı kurumun da bu alacaklardan sorumlu olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, taşeron firma aracılığıyla çalıştığı davalı kurumdan, toplu iş sözleşmesine dayalı fark ücret ve ikramiye alacaklarının olup olmadığı ve davalı kurumun bu alacaklardan sorumlu tutulup tutulamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurum ile taşeron firma arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu, davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan haklarının eksik ödendiği ve bu nedenle fark ücret ve ikramiye alacaklarının olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, taşeron firma aracılığıyla çalıştığı davalı kurumdan, toplu iş sözleşmesine dayalı ücret ve ikramiye fark alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı ve davalı kurumun asıl işveren sıfatıyla bu alacaklardan sorumlu olup olmadığı hususları uyuşmazlık konusudur.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurum ile taşeron firmalar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu, davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fark ücret ve ikramiye alacaklarına hak kazandığı, davalı kurumun da bu alacaklardan sorumlu olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, taşeron firma aracılığıyla çalıştığı davalı kurumdan, toplu iş sözleşmesine dayalı fark ücret ve ikramiye alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı ve davalı kurumun asıl işveren sıfatıyla bu alacaklardan sorumlu olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurum ile taşeron firmalar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu, davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fark ücret ve ikramiye alacaklarına hak kazandığı ve bu alacaklardan davalı kurumun da sorumlu olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu kuruluşunun, taşeron işçisinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fark ücret ve ikramiye alacaklarından sorumlu olup olmadığı noktasında yaşanan hukuki anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kuruluş ile taşeron firma arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu, davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan haklarının ödenmediği ve bu nedenle davalı kuruluşun da 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesi 7. fıkrası gereğince sorumlu olduğu değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, taşeron firma aracılığıyla çalıştığı davalı kurumdan, toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fark ücret ve ikramiye alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı ve davalı kurumun asıl işveren sıfatıyla bu alacaklardan sorumlu olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurum ile taşeron firma arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu, davacının toplu iş sözleşmesinin kapsamında olduğu ve sözleşme hükümlerine göre hesaplanan fark ücret ve ikramiye alacaklarına hak kazandığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu kuruluşunun, taşeron işçisinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fark ücret ve ikramiye alacaklarından sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kuruluş ile taşeron firma arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu, davacının sendika üyesi olup toplu iş sözleşmesinden yararlanma hakkı olduğu ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre hesaplanan fark ücret ve ikramiye alacaklarının ödenmediği gözetilerek, davalı kuruluşun bu alacaklardan sorumlu olduğuna ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, taşeron firma aracılığıyla çalıştığı davalı kurumdan, toplu iş sözleşmesine dayalı fark ücret ve ikramiye alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı ve davalı kurumun asıl işveren sıfatıyla bu alacaklardan sorumlu olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurum ile taşeron firmalar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu, davacının toplu iş sözleşmesinin kapsamında yer aldığı ve sözleşme hükümlerine göre hak kazanması gereken ücret ve ikramiye farklarının ödenmediği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.