Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İşçi Lehine Şart İlkesi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacının ücreti, toplu iş sözleşmesi ile düşürülebilir mi?
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sendikaya üyeliği sonrasında toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin belirlenmesinin ve bu kapsamda sağlanan diğer menfaatlerin ücretindeki düşüşü telafi edici nitelikte olmasının, işçi lehine olan şart ilkesine aykırılık teşkil etmediği değerlendirilerek, mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, sendika üyeliği sonrasında yevmiyesinin düşürülmesi nedeniyle açtığı alacak davasında, talep artırımının dikkate alınıp alınmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararına uygun olarak davacının talep artırım dilekçesini değerlendirerek karar vermesi gerektiği, bu hususta bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İşçinin sendikaya üye olması ve toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya başlamasıyla birlikte, bireysel iş sözleşmesinde kararlaştırılan ücretinin, toplu iş sözleşmesi gereğince düşürülmesinin işçi lehine şart ilkesine aykırılık teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinin işçiye sağladığı diğer haklar gözetilmeden yalnızca ücretin düşürülmesinin işçi lehine şart ilkesine aykırı olduğu, ücretin işçinin diğer sosyal haklarını da etkilediği ve bu nedenle iş sözleşmesindeki daha yüksek ücretin esas alınması gerektiği değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçinin sendikaya üye olması ve toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya başlamasıyla birlikte, bireysel iş sözleşmesindeki ücretinin toplu iş sözleşmesi gereğince düşürülmesinin işçi lehine şart ilkesine aykırılığı ve fark ücret alacağının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesindeki ücretin, bireysel iş sözleşmesindeki ücretten düşük olması nedeniyle, işçi lehine şart ilkesi gereğince bireysel iş sözleşmesindeki ücretin uygulanması gerektiği, ücretin düşürülmesinin fazla mesai, hafta tatili, ikramiye gibi diğer işçilik alacaklarını da etkilediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin sendikaya üyeliği ve toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya başlaması üzerine, iş sözleşmesinde kararlaştırılan ücretinin, toplu iş sözleşmesi uyarınca düşürülmesinin işçi lehine şart ilkesine aykırılığı ve fark ücret alacağının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesi ile işçinin iş sözleşmesinde kararlaştırılan ücretinin düşürülmesinin 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu'nun 6/II. maddesi (6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 36/I. maddesi) uyarınca işçi lehine şart ilkesine aykırı olduğu ve mahkemece, davalının zamanaşımı savunması da gözetilerek hesap dönemine ilişkin tüm ücret bordroları getirtilmek suretiyle, ücret farkından kaynaklı taleplerin hesaplanıp eksik ödeme varsa tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde aksi yönde karar verilmesinin hatalı olması nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Toplu iş sözleşmesine tabi çalışmaya başlayan işçinin, önceki bireysel iş sözleşmesinde kararlaştırılan ücretinin toplu iş sözleşmesi ile daha düşük belirlenmesinin işçi lehine şart ilkesine aykırılığı nedeniyle fark ücret talebinde bulunması.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesi ile işçinin önceki bireysel iş sözleşmesine göre daha düşük bir ücrete tabi tutulmasının, ücretin işçinin diğer haklarını da etkilemesi nedeniyle işçi lehine şart ilkesine aykırı olduğu ve bu nedenle direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin sendikaya üyeliği ve toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya başlaması üzerine, iş sözleşmesinde kararlaştırılan ücretinin toplu iş sözleşmesi uyarınca düşürülmesinin işçi lehine şart ilkesine aykırılık oluşturup oluşturmadığına ve buna bağlı olarak işçinin fark ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesi ile iş sözleşmesinde kararlaştırılan ücretin düşürülmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesindeki yazılı rıza şartı aranmaksızın ve işçi lehine şart ilkesine aykırı şekilde yapıldığı, işçinin lehine olan iş sözleşmesi hükmünün uygulanması gerektiği ve işçinin ücret farkı alacağına hak kazandığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin sendikaya üyeliği ve toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya başlamasıyla birlikte, bireysel iş sözleşmesinde kararlaştırılan ücretinin toplu iş sözleşmesi uyarınca düşürülmesinin işçi lehine şart ilkesine aykırılık oluşturup oluşturmadığına ve fark ücret alacağının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinin uygulanması sonucu işçinin iş sözleşmesinde kararlaştırılan ücretinin düşürülmesinin 2822 sayılı TİSGLK'nın 6. maddesindeki işçi lehine şart ilkesine aykırı olduğu ve bu nedenle işçinin aradaki ücret farkını talep edebileceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanmaya başlayan işçinin ücretinin, iş sözleşmesinde kararlaştırılandan düşük olmasının işçi lehine şart ilkesine aykırılık oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesi ile işçinin ücretinin, iş sözleşmesinde kararlaştırılan miktardan düşük olarak belirlenmesinin, işçi lehine şart ilkesine aykırı olduğu ve iş sözleşmesindeki daha yüksek ücretin uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya başlayan işçinin ücretinin, bireysel iş sözleşmesinde kararlaştırılandan düşük olması nedeniyle fark ücret talebinde bulunup bulunamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinin işçiye sağladığı diğer haklara rağmen, kök ücretin bireysel iş sözleşmesine göre düşük olması halinde, işçi lehine şart ilkesi gereği iş sözleşmesindeki ücretin esas alınması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya başlayan işçinin ücretinin, bireysel iş sözleşmesinde kararlaştırılandan düşük olması nedeniyle fark ücret talebinde bulunup bulunamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinin işçiye sağladığı diğer haklar dikkate alınsa bile, kök ücretin bireysel iş sözleşmede kararlaştırılandan düşük olması halinde, işçi lehine şart ilkesi gereğince işçinin aradaki fark ücreti talep edebileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçinin sendikaya üyeliği ve toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya başlaması üzerine, iş sözleşmesinde kararlaştırılan ücretinin toplu iş sözleşmesi ile daha düşük bir ücrete indirilmesinin işçi lehine şart ilkesine aykırılığı nedeniyle fark ücret alacağının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesi ile işçinin ücretinin, iş sözleşmesinde kararlaştırılandan daha düşük bir ücrete indirilmesinin 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu'nun 6/II. maddesi (6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 36/I. maddesi) uyarınca işçi lehine şart ilkesine aykırı olduğu ve iş sözleşmesindeki daha yüksek ücretin esas alınması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.