Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İlamlı Takip”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: İlamlı takipte, ilamın hüküm fıkrasında geçen "reeskont faizi" ibaresinin, 3095 sayılı Kanun'daki değişiklikler dikkate alınarak yasal faiz olarak yorumlanıp yorumlanamayacağı ve faizin hangi orandan hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: 3095 sayılı Kanun'da yapılan değişikliklerin, yasal faiz hesaplama yöntemini değiştirmesine rağmen, Merkez Bankası'nın reeskont oranı belirleme yetkisini ortadan kaldırmadığı, mahkemelerin ilamın hüküm fıkrasını yorum yoluyla değiştiremeyeceği ve ilamda hükmedilen "reeskont faizi"nin TCMB’nin reeskont işlemlerinde uyguladığı oran üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlamlı takipte yetki itirazının kabulü ve icra emrinin iptaline ilişkin kararın hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İlamlı takipte, takip dayanağı ipoteğin her türlü kredi ve borcu kapsaması nedeniyle yetki itirazının reddine ve diğer itirazların incelenerek sonuca göre karar verilmesi gerekirken, mahkemece yetkisizlik kararı verildiği ve icra emrinin iptaline karar verildiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Takip dayanağı ilamın temyiz incelemesi neticesinde bozulması üzerine, ilamlı takipte talep edilen faiz oran ve miktarına itiraz yoluna gidilmesinin hukuki yarar doğurup doğurmadığı noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Takip dayanağı ilamın esasa ilişkin nedenlerle ve araştırmaya dayalı olarak bozulması nedeniyle, ilk hükümde tespit edilen alacak ve faiz başlangıç tarihinin ortadan kalktığı, bozma sonrası verilecek yeni ilamda alacağın miktarı ve faizin başlangıç tarihinin değişebileceği, borçlunun yeni icra emrinin tebliği üzerine faiz oran ve miktarına yeniden itiraz hakkı bulunacağı gözetilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İlamlı takipte borçlu vekilinin, kıdem tazminatı alacağı için takip tarihindeki faiz oranını kabul ettiği ancak takip sonrası dönem için faiz oranına itiraz ettiği bir durumda, mahkemenin nasıl bir faiz oranı uygulaması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlu vekilinin şikayet dilekçesindeki kabul beyanının sadece takip tarihinden sonraki dönemi kapsadığı ve takip öncesi döneme ilişkin faiz oranına itiraz hakkının bulunduğu gözetilerek, mahkemenin takip tarihinden sonraki kıdem tazminatı alacağına %18 oranında faiz uygulaması gerekirken, yerel mahkemenin bu hususu dikkate almayarak faiz oranını belirlemesi doğru görülmeyip direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Menfi tespit davasının reddine ilişkin ilamda hükmedilen vekalet ücretinin, ilam kesinleşmeden takibe konu edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İİK m.72 hükmü gözetilerek menfi tespit davası sonunda verilen ilamın, yargılama giderlerine ilişkin hüküm bölümü de dahil olmak üzere bir bütün teşkil ettiği ve esasa ilişkin hükmün kesinleşmesinden önce vekalet ücreti için icra takibine girişilemeyeceği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Şahsın hukukundan kaynaklanan ve tarafların malvarlığında değişiklik yaratan manevi tazminata ilişkin ilamın kesinleşmeden ilamlı icra takibine konu edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kişilik haklarına saldırı nedeniyle hükmedilen manevi tazminatın, tarafların şahsi ve ailevi hukuki durumlarında değil, malvarlıklarında değişiklik yarattığı gözetilerek, ilamın kesinleşmeden takibe konulabileceği ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kişilik haklarına saldırı nedeniyle hükmedilen manevi tazminatın, kesinleşmeden ilamlı takibe konu edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Manevi tazminata ilişkin ilamın, tarafların hukuki durumlarında, kayıt ve sicillerinde değil, malvarlığında değişiklik yaratacak nitelikte olduğu ve manevi zarara karşılık bir miktar paranın ödenmesine karar verildiğinden, ilamın takibe konulabilmesi için kesinleşmesinin gerekmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İlamlı takipte, mahkeme ilamında hükmedilen "reeskont faizi"nin, 5335 sayılı Kanun ile değişik 3095 sayılı Kanun'daki yasal faiz oranı üzerinden mi yoksa TCMB’nin reeskont işlemlerinde uyguladığı orandan mı hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: İlamın hüküm fıkrasında faize ilişkin hükmün açıkça "reeskont faizi" olarak belirtilmiş olması ve icra dairesinin veya mahkemesinin ilamın hüküm fıkrasını yorumlayarak değiştirme yetkisinin bulunmaması, hükmün aynen icrası gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İlamlı icra takibinde takas talebinde bulunabilmek için takibin kesinleşmesinin gerekip gerekmediği ve takip dayanağı ilamın temyiz edilerek mehil vesikası alınmasının takibin kesinleşmesini engelleyip engellemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Şikâyet tarihinden sonra takip dayanağı ilamın bozulması nedeniyle takas talebinin konusu ortadan kalktığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan ilamlı takipte, borçluya muacceliyet ihtarının usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği ve icra mahkemesinin şikayet incelemesinde duruşma açıp açmama takdirini nasıl kullanması gerektiği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İcra mahkemesinde şikayet başvurularında duruşma açıp açmama konusunda hâkime takdir yetkisi tanınmış ise de, özellikle aleyhine şikayet olunan kişinin savunmasının ve sunacağı delillerin şikayet sonucunu etkilemesi olası durumlarda, hukuki dinlenilme hakkının da bir gereği olarak duruşma açılması gerektiği, somut olayda da alacaklı vekilinin temyiz dilekçesinde sunduğu ihtar tebligatının takip şartına ilişkin bir belge olduğu ve mahkemece re'sen değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca mahkemece verilen kesin mehilin sonuçlarının da usulüne uygun olarak hatırlatılmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş mahkemesince apartman yönetimi aleyhine verilen ilama dayanarak, kat malikleri aleyhine ilamlı takip yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 20, 35, 38 ve 40. maddeleri uyarınca apartman yöneticisinin kat maliklerini temsilen dava ehliyetine sahip olduğu ve ilama konu borcun yasal sorumlusunun kat malikleri olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin kat malikleri aleyhine yapılan ilamlı takibe ilişkin şikayetin reddine dair direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.