Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İmar Kirliliğine Neden Olma”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Sanığın imar kirliliğine neden olma suçundan beraatine ilişkin yerel mahkeme kararına direnilmesinin isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suça konu binanın suç tarihinde kim tarafından yaptırıldığının ve sanığın hukuki durumunun tespiti için gerekli tüm delillerin toplanıp değerlendirilmeden eksik araştırmaya dayalı hüküm kurulması bozma nedeni olarak gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mücavir alanda yapılan ruhsatsız inşaatın imar kirliliğine neden olma suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İmar kirliliğine neden olma suçunun TCK 184/4'e göre belediye sınırları içinde veya özel imar rejimine tabi yerlerde işlenebileceği, mücavir alanın belediye sınırlarından farklı olduğu ve özel bir imar rejimi bulunmayan mücavir alanda ruhsatsız inşaat yapmanın TCK 184 kapsamında suç oluşturmadığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediye başkanının, imar planında park alanı olarak ayrılan taşınmaz üzerinde, yönetim kurulunda bulunduğu şirket adına bina yapılmasını sağlamasının görevi kötüye kullanma suçu ve imar kirliliğine neden olma suçlarından hangisini oluşturduğu ve imar kirliliği suçundan açılmış kamu davası bulunup bulunmadığı hususunda yaşanan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin hem görevi kötüye kullanma suçunu hem de imar kirliliğine neden olma suçunu oluşturduğu, ancak iddianamede sadece görevi kötüye kullanma suçundan dava açıldığı, imar kirliliğine neden olma suçundan dava açılmadığı gözetilerek Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme mahkûmiyet kararının, “Sanık hakkında imar kirliliğine neden olma suçundan zamanaşımı süresi içerisinde kamu davası açılması mümkün görülmüştür” açıklamasının eklenmesi suretiyle onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın ruhsata aykırı tadilat yaparak imar kirliliğine neden olma suçundan beraatine ilişkin hükmün, Yargıtay 4. Ceza Dairesi tarafından bozulmasına karşılık, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itiraz yoluyla bozma kararına karşı çıkması üzerine oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık tarafından yapılan tadilatların yapım tarihi, binanın taşıyıcı unsurlarını etkileyip etkilemediği ve bina vasfında olup olmadığı hususlarında eksik araştırma yapıldığı ve 7143 sayılı Kanun ile 3194 sayılı İmar Kanunu’na eklenen Geçici 16. madde uyarınca sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı kabul edilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Aynı parsel üzerinde ruhsatsız iki ayrı bina inşa eden sanığın eyleminin tek suç mu yoksa iki ayrı suç mu teşkil ettiği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın aynı parsel üzerinde, aynı suç işleme kararıyla ve aynı türdeki davranışlarla inşa ettiği iki ayrı bina için tek bir yapı tatil tutanağı düzenlenmiş olması, eylemler arasında zaman ve mekan bakımından sıkı bir ilişki bulunması ve bu eylemlerin birbirine bağlı tek bir hareket olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin sanığı iki ayrı suçtan cezalandırmasına ilişkin hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın imar kirliliğine neden olma suçundan beraatine ilişkin yerel mahkeme hükmünün onanmasına dair Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı üzerine, derhal beraat kararı verilmesi gereken bir durumda zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilip verilemeyeceği hususunda uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın fiilinin işlendiği tarihte imar kirliliğine neden olma fiilinin suç olarak düzenlenmemiş olması ve bu nedenle derhal beraat kararı verilmesi gerektiği, derhal beraat kararı gereken hallerde zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilemeyeceği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı reddedilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı imar kirliliğine neden olma suçunun unsurları itibarıyla sabit olup olmadığı ve eksik araştırma ile hüküm kurulup kurulmadığı hususunda yerel mahkeme ile özel daire arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Suça konu ruhsata aykırı balkonun TCK'nın 184. maddesinde düzenlenen imar kirliliğine neden olma suçunun yürürlüğe girdiği tarihten önce mevcut olduğunun tespit edilmesi ve bu nedenle sanığın eyleminin suç teşkil etmemesi gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında imar kirliliğine neden olma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün eksik araştırmaya dayalı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suça konu tadilatların sanık tarafından mı yoksa önceki işletmeciler tarafından mı yapıldığının tespiti için yeterli araştırma yapılmadığı, tadilatların ne zaman yapıldığı ve binanın taşıyıcı unsurlarını etkileyip etkilemediği hususunda ek bilirkişi raporu alınması gerektiği, ayrıca 7143 sayılı Kanun ile 3194 sayılı İmar Kanunu'na eklenen geçici 16. madde hükmünün sanık lehine sonuç doğurabileceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında aynı yer ile ilgili olarak imar kirliliğine neden olma suçundan açılmış bir dava varken, aynı yere ilişkin ikinci bir fiil için düzenlenen iddianamede zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İnşaatın farklı aşamalarına ilişkin iki ayrı yapı tatil zaptı düzenlenmesi, eylemler arasında kısa bir zaman aralığı bulunması ve ikinci eylemin, ilk iddianame tarihinden önce gerçekleşmesi nedeniyle hukuki kesintinin oluşmaması gözetilerek, sanığın eylemlerinin zincirleme suç oluşturduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin beraat kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.