Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İsim Hakkı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalı sendikanın, davacı sendikanın kullandığı kısaltılmış isme benzer bir kısaltılmış isim kullanması nedeniyle davacı sendikanın isim hakkına tecavüz edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlığın 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’ndan kaynaklanmadığı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun adın korunmasına ilişkin hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiği ve bu nedenle görevli mahkemenin iş mahkemesi değil asliye hukuk mahkemesi olduğu gözetilerek, iş mahkemesince verilen karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı sendikanın davacı sendikanın ismine benzer bir isim kullanması nedeniyle davacı sendikanın isim hakkının ihlal edilip edilmediğinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlığın 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'ndan kaynaklanmaması ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 26. maddesi kapsamında adın korunmasına ilişkin olması nedeniyle, görevli mahkemenin İş Mahkemesi değil Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Spor Genel Müdürlüğü ile Beşiktaş Jimnastik Kulübü arasında yapılan sözleşmeye dayalı olarak, stadyum isim hakkı gelirinden Spor Genel Müdürlüğü'ne ödenmesi gereken payın miktarı ve ödenip ödenmediğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arası sözleşme ve Spor Genel Müdürlüğü Tesislere Ad Verme Yönetmeliği'nin 8. maddesi uyarınca stadyum isim hakkı gelirinden Spor Genel Müdürlüğü'ne ödenmesi gereken payın, bilirkişi raporuyla belirlendiği ve davalıların bu payı ödeme yükümlülüğünün bulunduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici hakem heyeti kararının iptali davasında davacıya husumetin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vakıf ile başka bir şirket arasında yapılan isim hakkı devir sözleşmesinin davalı tüketiciyi bağlamayacağı ve davalının davacı vakıf ile akdettiği sözleşmenin de bulunduğu gözetilerek, davacıya husumet düştüğü ve yerel mahkemenin kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle Adalet Bakanlığı'nın kanun yararına bozma talebi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, bir kitabın İngilizce çevirisini yapmasına rağmen eser sahibi olarak isminin belirtilmemesi nedeniyle manevi haklarının ihlal edildiğini iddia ederek maddi ve manevi tazminat ile tecavüzün ref'ini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının çeviri hizmeti karşılığında aldığı ücretin mali haklarının devri anlamına geldiği, ancak eserde isminin yer almaması nedeniyle manevi haklarının ihlal edildiği gözetilerek, istinaf başvurusunun esastan reddine ve ilk derece mahkemesinin manevi tazminat ve tecavüzün ref'ine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından tescil ettirilmek istenen markanın, davacının daha önce tescil ettirdiği markalarla benzerlik teşkil edip etmediği ve davacının marka hakkını ihlal edip etmediğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu marka başvurusunun esas unsurunun davacı sendika adı ile aynı olması ve bu nedenle davacının isimden kaynaklanan haklarını ihlal etmesi gözetilerek, davalı tarafından tescil ettirilmek istenen markanın hükümsüzlüğüne ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.