Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“2926 Sayılı Kanun”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacının 2926 sayılı Kanuna tabi zorunlu sigortalılığını gerektirecek tarımsal faaliyetinin kanıtlanıp kanıtlanamadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, davacının kimlik bilgilerini hatalı kullanarak ve tanık beyanlarını belgelere dayandırmayarak eksik araştırma yapması, tarımsal faaliyette bulunduğu iddia edilen taşınmazın davacı tarafından hangi hukuki sebeple kullanıldığının tespit edilmemesi ve bu eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tarım Bağ-Kur sigortalısının ölümü ile sonuçlanan olayın iş kazası sayılıp sayılmayacağı ve ölüm aylığına hak kazanılıp kazanılmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sigortalının ölümü, husumetlisi tarafından öldürülmesi sonucu meydana geldiğinden, tarımsal faaliyetle illiyet bağı kurulamayacağı ve bu nedenle 2926 sayılı Kanun'un 3. maddesi kapsamında iş kazası olarak kabul edilemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı zahireci, müstahsillerden satın aldığı tarım ürünleri bedellerinden kesmediği tarım Bağ-Kur primleri nedeniyle sorumlu olup olmadığının tespiti istemiyle açtığı menfi tespit davasında, davalının tevkifat yapma yükümünün bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bakanlar Kurulu Kararı kapsamındaki gerçek veya tüzel kişilerin tevkifat yapma yükümünün, çiftçilerden satın alınan ürün bedellerine ilişkin olduğu ve çiftçilerin bu zirai kazançtan gelir vergisi yükümlüsü olması sebebiyle, ürün satın alınan kişilerin kendi adına ve hesabına bağımsız tarımsal faaliyette bulundukları kabul edilerek 2926 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalı sayılmaları gerektiği, bu karinenin aksini gösteren belgelerin sunulmaması halinde tevkifat yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının 1479 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı nedeniyle iptal edilen 2926 sayılı Kanuna tabi tarım Bağ-Kur sigortalılık süresinin geçerli olup olmadığı ve bu süreler göz önünde bulundurularak yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 1479 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı devam ederken 2926 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olarak tescil edilemeyeceği, sonrasında ise tarım Bağ-Kur sigortalılığının yeniden başlaması için tescil başvurusu, prim tevkifatı veya prim ödemesi gibi bir irade beyanında bulunmadığı gözetilerek mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 1479 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılığının sona erdiği tarihten, dava tarihine kadar 2926 sayılı Kanun kapsamında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti talebi.
Gerekçe ve Sonuç: 2926 sayılı Kanun'un 2. ve 3. maddeleri gereğince Tarım Bağ-Kur sigortalılığının devamı için tarımsal faaliyetin kesintisiz sürdürülmesi gerektiği, davacının dava konusu dönemde bu faaliyeti sürdürüp sürdürmediğinin araştırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tarım Bağ-Kur sigortalılığı devam ederken aynı zamanda 506 veya 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalı olan kişinin, bu sigortalılıklarının makul süreyi aşması halinde, yeniden tescil başvurusu, prim ödemesi veya ürün teslimatı olmaksızın devam eden tarımsal faaliyetine dayalı olarak tarım Bağ-Kur sigortalılığının yeniden başlayıp başlamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 2926 sayılı Kanun'un 6. maddesi gereğince, diğer kanunlar kapsamındaki zorunlu sigortalılık makul süreyi aşsa dahi, tarım Bağ-Kur sigortalılığının yeniden başlaması için tescil başvurusu, prim ödemesi veya ürün teslimatı gibi tescil iradesini gösterir işlemlerin gerekli olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan 2926 sayılı Kanun'a tabi tarım Bağ-Kur sigortalılık süresinin tespiti davasında, Sosyal Güvenlik Kurumu'nun daha sonra sigortalılığı kabul etmesi üzerine davanın konusuz kalıp kalmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının talep ettiği hizmet tespiti döneminin Kurum tarafından ne kadarının kabul edildiğinin belirsiz olması ve bu nedenle davanın konusuz kalıp kalmadığının tespit edilememesi gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 28.11.2013 tarihli yaşlılık aylığı tahsis talebinin reddi işleminin iptali ve yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, 1479 sayılı Kanun'un Geçici 10. maddesinin son fıkrasının (e) bendi uyarınca, yaşlılık aylığına hak kazanabilmesi için 15 tam yıl prim ödeme süresi ve 58 yaş şartlarını birlikte sağlaması gerektiği, davacının tahsis talebi tarihinde 15 tam yıl prim ödeme süresini doldurmuş olsa da 58 yaşını doldurmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Murisinin SSK ve Tarım Bağ-Kur sigortalılık sürelerinin birleştirilmesi suretiyle ölüm aylığı bağlanıp bağlanamayacağı ve aylığın başlangıç tarihinin ne olacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Murisin ölüm tarihinde yürürlükte olan 2926 sayılı Kanun'un 23. maddesi uyarınca, ölüm tarihinde en az üç tam yıl sigorta primi ödenmiş olması şartının, murisin SSK ve Tarım Bağ-Kur sigortalılık süreleri ile askerlik borçlanması da dikkate alındığında oluştuğu, aylık başlangıç tarihinin ise Tarım Bağ-Kur sigortalılık primlerinin ödendiği tarihi takip eden aybaşı olması gerektiği gözetilerek direnme kararı düzeltilerek onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.