Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“4650 Sayılı Kanun”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasında, davacı idarenin belirlenen bedel ve faiz ile vekâlet ücretine hükmedilmemesine ilişkin itirazları.
Gerekçe ve Sonuç: Emsal değer tespiti, bedelin bloke ettirilerek davalıya ödenmesi ve faiz bitiş tarihi uygulamasının hukuka uygun olduğu, davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinin davanın niteliğine uygun olduğu değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, belirlenen bedelin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazlar, resmi birim fiyatları ve yıpranma payı gibi unsurlar gözetilerek hesaplanan kamulaştırma bedelinin hukuka uygun olduğu değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, kamulaştırılan taşınmaz için ödenen bedelin yetersiz olduğu iddiasıyla açılan kamulaştırma bedelinin artırılması davasında, davalı idarenin hak düşürücü süre itirazı.
Gerekçe ve Sonuç: 4650 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesi gereğince kamulaştırma kararının kanunun yürürlük tarihinden önce verilmiş olması ve davacılara tebligat yapılamamış olması nedeniyle, davacıların dava açma hakkının bulunduğu ve bedelin artırılmasına dair yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin artırılması istemine ilişkin davada, kamulaştırma işleminin tebliğ edilip edilmediği ve davanın hukuki niteliğinin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Anayasa'nın Geçici 1. maddesi ve 4650 sayılı Kanun'un yürürlük tarihi gözetilerek, kamulaştırma evraklarının tebliğ edilip edilmediğinin tespiti ve buna göre davanın kamulaştırma bedelinin artırılması veya kamulaştırmasız el atma davası olarak nitelendirilmesi gerektiği, tebliğ yapılmış ise tebliğ tarihinden itibaren 30 günlük hak düşürücü süreye uyulup uyulmadığının değerlendirilerek hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin artırılması davasında, 4650 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesi uyarınca kamulaştırma evraklarının davacıya tebliğ edilip edilmediğinin ve tebliğ edilmişse geçerli olup olmadığının belirlenmesinin gerekliliği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4650 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesi gereğince kamulaştırma evraklarının tebliğ edilip edilmediğinin ve tebliğ edilmişse geçerli olup olmadığının, davacının dava açma hakkı ve davanın niteliği (bedel artırımı veya kamulaştırmasız el atma) açısından önem taşıdığı gözetilerek, yerel mahkemenin eksik inceleme ile hüküm kurması doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan terkini davasında, istinaf mahkemesinin ilk derece mahkemesi kararını düzelterek yeniden hüküm kurmasının doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Emsal karşılaştırması yöntemiyle kamulaştırma bedelinin belirlenmesinde ve bedelin davalıya ödenerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek istinaf mahkemesinin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili istemine ilişkin davada, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazın seçiminde ve değerlendirme yönteminde hukuka aykırılık, bilirkişi raporunun denetlenmemesi, resmi verilerin eksikliği ve AİHM ile Anayasa Mahkemesi kararları gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayalı olarak açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili davasında, bedelin tespitinde ve hükümde yer alan hususlarda usul ve yasaya aykırılık olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın değerinin belirlenmesinde kapitalizasyon oranının hatalı uygulanması, üretim giderlerinin eksik hesaplanması, kamulaştırma dışında kalan alanın değer kaybının değerlendirilmemesi, mahalle adının hatalı yazılması ve idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gibi hususlarda usul ve yasaya aykırılık bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkin davada, hükme esas alınan bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazın belirlenmesinde usul ve yasaya aykırılıklar bulunduğu, bedel tespitinde fahiş farklar olduğu ve hükme esas alınan raporun inandırıcı olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve taşınmazın idare adına tescili istemine ilişkin davada, istinaf mahkemesince verilen kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Emsalin üstün ve eksik yönleri, ağaçların yaş, cins ve verim durumu ile etrafındaki tel çitin niteliği gözetilerek hesaplanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın tesciline ilişkin ilk derece mahkemesi kararının kaldırılıp yeniden hüküm kurulması usul ve yasaya uygun olduğundan istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında, mahkemenin ilk kararı temyiz etmeyen davalılar yönünden kesinleşen bedel ile bozma sonrası hesaplanan bedel arasındaki farkın yatırılması ve tescil işlemlerine ilişkin usulün eksik uygulanması uyuşmazlığına ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: İlk kararı temyiz etmeyen davalılar yönünden kesinleşen kamulaştırma bedeli ile bozma sonrası hesaplanan bedel arasındaki farkın yatırılması için idareye süre verilmesi, kesinleşen bedelin mükerrer ödemeye sebebiyet vermeyecek şekilde ilgili davalılara ödenmesi ve bu davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrası bedelin ne şekilde ödeneceği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8. fıkrasının bazı bölümlerini iptal etmesi ve kamulaştırma bedelinin dava tarihinden 4 ay sonrasından itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.