Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“5335 Sayılı Kanun”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Sosyal Güvenlik Kurumundan yaşlılık aylığı alan davacının, aynı zamanda kamu görevlisi olarak çalışmaya devam etmesi nedeniyle yaşlılık aylığının kesilmesi işleminin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5277 ve 5335 sayılı Kanunlar ile getirilen, sosyal güvenlik kurumundan emeklilik veya yaşlılık aylığı alanların bu aylıkları kesilmeksizin kamu kurumlarında çalışamayacağına ilişkin düzenlemelerin yürürlükte olduğu ve davacının bu düzenlemelere aykırı olarak çalışmaya devam ettiği gözetilerek, yaşlılık aylığının kesilmesi işleminin hukuka uygun olduğu ve kazanılmış hak ihlali oluşturmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na tabi bir işte çalışan davacının, daha önce bağlanmış olan SSK yaşlılık aylığının 5335 sayılı Kanun uyarınca kesilmesi ve yersiz ödenen aylıkların geri alınması talebinin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: 5335 sayılı Kanun'un 30/2. maddesi gereğince, Sosyal Güvenlik Kurumundan yaşlılık aylığı alanların, kamu kurumlarında çalışmaları halinde aylıklarının kesilmesi gerektiği ve davacının da bu kapsamda 01.01.2005 tarihinden sonraki çalışması nedeniyle yersiz aldığı aylıkların 5510 sayılı Kanun'un 96. maddesi uyarınca geri alınması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yaşlılık aylığı alırken 5335 sayılı Kanun'un 30. maddesinde belirtilen istisnalar dışında çalışmaya başlayan sigortalının, çalıştığı dönemde aldığı yaşlılık aylıklarını iade edip etmeyeceği ve iade yükümlülüğünün kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 96. maddesinin, yersiz ödenen yaşlılık aylıklarının iadesi konusunda 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 63. maddesine göre özel bir düzenleme içermesi ve sigortalı lehine hükümler getirmesi gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan yaşlılık aylığı alan davacının, kamu kurumunda çalışmaya devam etmesi nedeniyle aylığının kesilmesi ve yersiz ödenen aylıkların geri istenmesine ilişkin işlemin iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: 5277 ve 5335 sayılı Kanunlar ile getirilen ve 5510 sayılı Kanun'la da yürürlükte kalan hüküm uyarınca, sosyal güvenlik kurumundan yaşlılık aylığı alanların kamu kurumlarında çalışmasının yasak olduğu ve bu yasağa rağmen çalışmaya devam edilmesi halinde aylığın kesilmesinin ve yersiz ödenenlerin geri istenmesinin hukuka uygun olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, farklı sosyal güvenlik kurumlarına tabi hizmetlerinin birleştirilmesi talebi olmaksızın, yalnızca SSK’ya tabi çalışmaları üzerinden yaşlılık aylığı almaya hak kazanıp kazanmadığı ve aylık bağlanması için gerekli şartları taşıyıp taşımadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 2829 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince hizmetlerinin birleştirilmesi ve 5434 sayılı Kanun'a göre değerlendirilmesi gerektiği, bu durumda 25 yıl hizmet süresi şartını sağlayamadığı ve 506 sayılı Kanun'a göre yaşlılık aylığı talebinde bulunsa dahi 5335 sayılı Kanun'un 30. maddesi uyarınca kamu görevinde çalışmaya devam etmesi nedeniyle aylığının kesileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Emekli aylığı alan davacının belediye ile akdettiği avukatlık sözleşmesi uyarınca çalışmasının 5277 ve 5335 sayılı Kanunlara aykırılık teşkil edip etmediği ve bu çalışma nedeniyle kesilen emekli aylıklarının iade edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 5277 ve 5335 sayılı Kanunlar uyarınca emekli aylığı alanların belediyelerde kadrolu veya sözleşmeli olarak çalışamayacağı, davacının çalışmasının bu düzenlemelere aykırı olduğu ve 27.04.2005-31.05.2006 tarihleri arasında yapılan çalışmalar karşılığı ödenen emekli aylıklarının iadesi gerektiği, ancak Özel Daire'nin bozma ilamında 01.01.2005-27.04.2005 tarihleri arasında yapılan ödemelerin iadesi gerektiğine dair bir hüküm bulunmadığından davacı lehine usulü kazanılmış hak oluştuğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.