Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Anonim Şirket”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: İşveren vekili tarafından imzalanan toplu iş sözleşmesinin, işveren vekilinin tek başına temsil yetkisinin bulunmaması nedeniyle hükümsüz olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşveren vekilinin, şirket ana sözleşmesi gereği tek başına temsil yetkisinin bulunmadığı ve bu nedenle toplu iş sözleşmesini imzalayamayacağı gözetilerek, sözleşmenin hükümsüzlüğüne karar veren yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, yönetim kurulu üyesi olduğu anonim şirketin vergi borçlarından şahsen sorumlu tutulup tutulamayacağı ve haksız tahsil edilen verginin iadesi.
Gerekçe ve Sonuç: İdari işlemin iptali kararının geriye yürüyen sonuçlar doğurduğu ve iptal edilen işlemi hukuken hiç doğmamış saydığı, bu nedenle davacının anonim şirketin vergi borcundan sorumlu olmadığı ve haksız olarak tahsil edilen verginin iadesi gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anonim şirketin eski yönetim kurulu üyesinin, görev süresi dolduktan sonra şirketi temsil yetkisinin olup olmadığı ve bu sıfatla yaptığı istinaf başvurusunun geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Anonim şirketin genel kurulunu yapmaması ve yeni yönetim kurulu üyelerinin atanmaması nedeniyle eski yönetim kurulu üyesinin temsil yetkisinin devam ettiği ve istinaf başvurusunda bulunmasında hukuki yararının bulunduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anonim şirkete yapılan kamulaştırma işlemlerinin tebliğinin usulüne uygun olup olmadığı ve davanın hak düşürücü süre içinde açılıp açılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu ve Tebligat Tüzüğü hükümleri uyarınca anonim şirketlere tebliğin yetkili temsilciye yapılması gerektiği, aksi halde tebliğe yetkili kişilerin bulunmama nedenlerinin tebliğ mazbatasında belirtilmesi gerektiği, somut olayda ise tebliğin doğrudan şirketin daimi işçisine yapıldığı ve tebliğ evrakında gerekli açıklamaların bulunmadığı gözetilerek, tebliğin usulsüz olduğu ve davanın hak düşürücü süre içinde açıldığı kabul edilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına ve dosyanın esasının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anonim şirketin organlarının fiilen çalışamaması nedeniyle şirkete kayyım atanmasının mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anonim şirketin organlarının fiilen toplanamaması ve şirketin yönetilemez hale gelmesi nedeniyle telafisi güç zararların doğabileceği gözetilerek, şirketin hak ve menfaatlerinin korunması amacıyla 6762 sayılı TTK'nın 435. maddesi uyarınca şirkete kayyım atanmasına karar verilmesinin hukuka uygun olduğu değerlendirilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Anonim şirket yönetim ve denetim kurulu üyelerinin, şirketin zarara uğratıldığı iddiasıyla açılan tazminat davasında ibra edilip edilmedikleri.
Gerekçe ve Sonuç: Davalılar aleyhine sorumluluk davası açılmasına ilişkin genel kurul kararının iptal edilmiş olması nedeniyle, dava şartının ortadan kalktığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anonim şirketin yönetim kurulu üyeliği sona eren davacının, şirketin daha sonraki dönemlere ait prim borçlarından şirket ortağı sıfatıyla sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anonim şirket ortaklarının, 506 ve 5510 sayılı Kanunlarda ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'da öngörülen düzenlemelerde aksi belirtilmediği, şirketin prim borçlarından dolayı sorumlu tutulamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Almanya'da verilen ve davalı şirketin pay sahiplerine sermaye olarak verdikleri paranın iadesine hükmeden yabancı mahkeme kararının Türkiye'de tenfiz edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının, Türk Ticaret Kanunu'na göre anonim şirketlerin kendi hisselerini temellük edemeyeceği ve pay sahiplerinin sermaye olarak verdiklerini geri isteyemeyeceği ilkesine ve dolayısıyla Türk kamu düzenine aykırı olması gözetilerek, tenfiz talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Almanya'da verilen ve davacıların davalı anonim şirketteki payları karşılığında verdikleri sermayenin iadesine hükmeden yabancı mahkeme kararının Türkiye'de tenfizi istenmesinin Türk kamu düzenine aykırılık teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Anonim şirketlerin kendi hisselerini temellük edemeyeceği ve pay sahiplerinin sermaye olarak verdiklerini geri isteyemeyecekleri ilkesinin Türk hukuk sisteminin temel kurallarından olduğu, bu nedenle Alman mahkemesi kararının tenfizinin Türk kamu düzenine ve kanun önünde eşitlik ilkesine aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının anonim şirket ortağı sıfatıyla 1479 sayılı Yasa kapsamında zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olup olmadığı ve yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, anonim şirket kurucu ortağı olması nedeniyle 1479 sayılı Yasa kapsamında zorunlu Bağ-Kur sigortalısı sayılamayacağı, sehven Bağ-Kur’a tescil ve kayıtla sigortalılığın oluşamayacağı, ancak davacının ödediği primlerin isteğe bağlı sigortalılık kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Borçlunun anonim şirketteki çıplak payı üzerine konulan haczin, usulüne uygun yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İcra Müdürlüğünün, çıplak pay haczi için anonim şirkete ihbarname göndermek ve pay defterine işlenmesini sağlamak yerine, Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazı yazarak haczin usulüne uygun yapılmadığı gözetilerek, haczin kaldırılmasına ilişkin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.