Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Askeri Yasak Bölge”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespiti ve tesciline ilişkin davada, idarenin bedelin yüksek olduğu iddiasıyla istinaf ve temyiz yoluna başvurması üzerine, belirlenen kamulaştırma bedelinin uygunluğunun değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi’nin, taşınmazın arazi vasfında kabulüyle net gelir metoduna göre yaptığı değer tespitinin ve uyguladığı kapitalizasyon faiz oranının doğru olduğu, bedel yönünden Yargıtay kararlarıyla uyumlu olduğu, askeri yasak bölgede bulunması ve drenaj sorununa rağmen yapılan değer düşüklüğünün ise istinaf edenin sıfatına göre kaldırma sebebi yapılmadığı, faiz hükmünün de yerinde olduğu gerekçesiyle verdiği karar, usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve tapudan terkinine ilişkin davada, davacı idarenin bedel tespitinde kullanılan yöntem ve objektif değer artışı ile vekalet ücreti konusunda itirazları üzerine uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Gelir yöntemiyle yapılan bedel tespitinde ve objektif değer artışında usulsüzlük bulunmadığı, AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararları gözetilerek davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinde hukuka aykırılık olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, askeri yasak bölge içerisinde kalan taşınmazının kamulaştırmasız el atma nedeniyle bedelinin davalı idareden tahsili istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davanın kamulaştırma davası olarak değerlendirilerek aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi hatalı olup, davanın kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat istemi olarak kabul edilerek işin esasına girilmesi gerektiği gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında, bedelin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı ve davalıya ödenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, kamulaştırma bedelinin arazi vasfına göre net gelir metoduyla hesaplanmasının ve bedelin bloke ettirilmeden davalıya ödenmesinin yerinde olduğuna dair kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili davasında, belirlenen kamulaştırma bedelinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, taşınmazın arazi vasfında kabulüyle net gelir metoduna göre yaptığı değer tespitini ve uyguladığı kapitalizasyon faiz oranını yerinde bulması, taşınmazın askeri yasak bölgede bulunması ve drenaj sorununa bağlı değer düşüklüğü uygulamasının istinaf edenin sıfatına göre kaldırma sebebi olmaması ve faiz hükmünün yerindeliği gerekçeleriyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespiti ve tescili davasında, davacı idarenin belirlenen bedelin yüksek olduğu iddiasıyla istinaf ve temyiz başvuruları üzerine uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin taşınmazın değerini net gelir metoduna göre hesaplaması ve askeri yasak bölgede bulunması sebebiyle değer düşüklüğü uygulamasının usul ve yasaya uygun olduğu, ayrıca bedelin bloke ettirilerek derhal ödenmesi gerektiği gözetilerek temyiz başvurusu reddedilerek karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve tapudan terkini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, gelir metoduna göre kamulaştırma bedelini hesaplamasında ve davacı idare lehine vekalet ücretine hükmetmemesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek, temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında, yabancı uyruklu malik ve Hazine'nin davalı olarak gösterilmemesi, bedelin ödenmesine ilişkin hükmün hatalı kurulması, askeri yasak bölge şerhinin etkisinin değerlendirilmemesi ve bedelin derhal ödenmesine ilişkin hükümler yönünden karar düzeltme talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu kaydında malik olarak yabancı uyruklu şahsın ve temsilcisi Hazine'nin davalı sıfatıyla karar başlığında yer almaması, ödemeye ilişkin hükmün infazda tereddüt oluşturacak şekilde kurulması ve askeri yasak bölge şerhinin taşınmazın değerinde düşüklüğe yol açmayacağının gözetilmemesi hatalı bulunarak, ayrıca kamulaştırma bedelinin derhal ödenmesi gerektiği gözetilerek Daire kararının kaldırılmasına ve mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, davacı idarenin belirlenen bedelin yüksek olduğu iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, net gelir metoduna göre yapılan değer tespitinin ve uygulanan kapitalizasyon faiz oranının yerinde olduğu, bedelin bölge rayiçlerinin altında olduğu gerekçesiyle davacı idarenin istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiş, Yargıtay da usul ve yasaya uygun olan bu kararı onamıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili davasında, davacı idarenin belirlenen bedelin yüksek olduğu iddiasıyla istinaf ve temyiz yoluna başvurması üzerine uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, taşınmaza net gelir metoduyla değer biçilmesi, bedelin bloke ettirilerek davalıya ödenmesi hususlarında usul ve yasaya uygun olduğu, temyiz dilekçesindeki iddiaların bozma sebebi oluşturmadığı değerlendirilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın kamulaştırma amacının ortadan kalktığı iddiasıyla 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 23. maddesi uyarınca geri alınması talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın halen askeri yasak bölge içinde kışla olarak kullanıldığı, 2942 sayılı Kanun'un 23. maddesinde belirtilen iade koşullarının oluşmadığı ve davacıların geri alma hakkının bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının sonucu itibariyle doğru olduğu gerekçesiyle istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat istemine ilişkin davanın görev yönünden adli yargıda mı yoksa idari yargıda mı görüleceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin dava konusu taşınmaza doğrudan el atılmadığı ve 1958/17-1959/15 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca idarenin tesisleri kullanması veya yaptırması nedeniyle oluşan zararlara ilişkin davaların idari yargıda görülmesi gerektiği gözetilerek mahkemenin görevsizlik kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.