Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Bağ-Kur Sigortalılığı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacının 2926 sayılı Kanun kapsamında zorunlu Tarım Bağ-Kur sigortalısı sayılabilmesi için gerekli tarımsal faaliyette bulunup bulunmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, davacının kimlik bilgilerini hatalı kullanarak eksik ve yanlış araştırma yapması, tanık beyanlarını belgelendirememesi ve tarımsal faaliyette bulunulan taşınmazın kullanım şeklini belirleyememesi sebebiyle hüküm kurmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Vefat eden babasından dolayı bağlanan ölüm aylığının, babasının Bağ-Kur sigortalısı olmadığının anlaşılması üzerine, ölüm aylığının iptali ve ödenen aylıkların geri iadesi istemine ilişkin işlemin iptali.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ve annesinin, boşanmadan iki yıl sonra vefat eden babanın Bağ-Kur sigortalısı olup olmadığını bilmemelerinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu ve bu nedenle davacı ve annesinin iyiniyetli kabul edilemeyeceği, Borçlar Kanunu'nun 63. maddesi gereğince davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yerel mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının kısa süreli SSK sigortalılığı haricinde tarım faaliyetinin kesintisiz devam edip etmediği ve bu nedenle tarım Bağ-Kur sigortalılığının devam ettiğinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tarımsal faaliyetin kısa süreli SSK sigortalılığı nedeniyle kesintiye uğramasının, tarım Bağ-Kur sigortalılık iradesini ortadan kaldırmayacağı ve davacının tarım faaliyeti ile ilgili delillerinin araştırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sigortalılık koşullarını taşımayan davacının, iptale konu döneme ilişkin primleri sonradan ödemesinin, geçmişe dönük sigortalılık hakkı sağlayıp sağlamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sigortalı olduğu inancıyla iyi niyetle prim ödemesi yaptığı ve davalı kurumun da bu primleri uzun süre kabul ederek davacıyı sigortalı saydığı, ayrıca davacının kurumu yanıltıcı herhangi bir davranışının da bulunmadığı gözetilerek, Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesindeki dürüstlük kuralı uyarınca davacının, prim ödediği döneme ilişkin sigortalı sayılması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, 16.04.1993-25.06.1997 tarihleri arasında zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olup olmadığı ve bu sürelerin yaşlılık aylığı hesabında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği noktasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurumun, davacının sigortalılık süresini başlangıçta kabul edip primlerini tahsil ettikten sonra, daha sonra bu süreyi iptal etmesinin dürüstlük kuralına ve Medeni Kanun’un 2. maddesine aykırı olması ve davacıya sigortalı olduğu yönünde haklı bir beklenti yaratması gözetilerek, direnme kararı, sigortalılığın tespiti yönünden onanmış, ancak yaşlılık aylığına hak kazanılıp kazanılmadığının tespiti için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının 01.01.2001-30.10.2006 tarihleri arasında zorunlu Tarım Bağ-Kur sigortalısı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ziraat odası kayıtları, çiftçilik kayıtları, tapu senet suretleri, doğrudan gelir destek ödemeleri, büyükbaş hayvan pasaport kayıtları, tanık beyanları ve zabıta tahkikatı gibi delillerden, daha önce başlayan tarımsal faaliyetinin kesintisiz devam ettiğinin anlaşılması ve bu karinelerin aksinin kanıtlanamaması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının 01.07.1993 ile 31.03.2007 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti talebinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı yapılan temyiz üzerine Özel Daire'nin bozma ilamına direnilmesi üzerine, uyuşmazlığın çözümü için Hukuk Genel Kurulu'na başvurulmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının Tarım Bağ-Kur sigortalılığı için gerekli kayıt ve tescil işlemlerini yaptırmadığı, prim tevkifatı yapılmadığı ve bu durumu kanıtlayacak herhangi bir belge sunmadığı, ayrıca kendi isteğiyle prim kesintisinden muafiyet belgesi aldığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının Esnaf Bağ-Kur sigortalılığının ve prim borcunun iptali talebi üzerine, sigortalılığının devam edip etmediğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, bozma kararından sonra yaptığı araştırmada davacının prim borçlarını yapılandırarak ödediğinin anlaşılması üzerine verdiği karar, yeni bir hüküm niteliğinde olduğundan, temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu yerine Özel Daire tarafından yapılması gerektiği gözetilerek dosyanın 10. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.