Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Bildirim Şartı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacının, alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olduğu iddiasıyla asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı ve yararlanabilecekse hangi tarihten itibaren yararlanabileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendika üyeliğinin asıl işverene bildirilmesi gerektiği, davacının üyeliğinin bildirildiğine dair bir tespit bulunmadığı ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun benzer bir uyuşmazlıkta sendika üyeliğinin bildirilmesi şartının aranması gerektiği yönündeki görüşü gözetilerek, yerel mahkemenin davacı lehine hüküm kurması hatalı bulunarak karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Muvazaanın tespiti halinde, davacının asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendikaya üye olmasının yanı sıra, üyeliğin asıl işverene bildirilmiş olması gerektiği, dosya kapsamında davacının sendika üyeliğinin davalı asıl işverene bildirilip bildirilmediğinin tespit edilemediği ve bu hususun araştırılması gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Asıl-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu durumda, işçinin toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendika üyeliğinin işverene bildirilmesi şartının aranıp aranmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Asıl-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu ve işçinin fiilen asıl işverenin işçisi olduğunun tespit edildiği durumlarda, işçinin toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendika üyeliğinin asıl işverene bildirilmesinin şart olduğu, aksi halde işçinin toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağı gözetilerek davacı vekilinin maddi hatanın düzeltilmesi talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının davalıdan tahsil edilip edilemeyeceği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sendika üyeliğinin davalı belediyeye bildirilmediği ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı uyarınca, asıl işverenin muvazaalı işleminden kaynaklansa dahi bildirim şartının aranması gerektiği gözetilerek, davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağı gerekçesiyle mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı ve bu bağlamda işçilik alacaklarının davalıdan tahsilinin gerekip gerekmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sendika üyeliğinin davalı belediyeye bildirilmediği ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun emsal bir kararı ile davacının sendika üyeliğinin bildirim şartı aranmaksızın toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanamayacağına hükmetmesi gözetilerek, mahkemenin davacı lehine verdiği karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu iddiasıyla, asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı ve buna bağlı işçilik alacaklarının tahsili.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sendika üyeliğinin asıl işveren belediyeye bildirilmediği ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun muvazaa iddiasının bu bildirim şartını ortadan kaldırmayacağına karar vermesi gözetilerek, davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağı ve buna bağlı alacaklarının bulunmadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, sendika üyeliğinin davalı belediyeye bildirilmemiş olmasına rağmen toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 6356 sayılı Kanun'un 39. maddesi gereğince, toplu iş sözleşmesinin imza tarihinden sonra sendikaya üye olan işçilerin sözleşmeden yararlanabilmeleri için üyeliklerinin işverene bildirilmesi şartının aranması gerektiği, davacının üyeliğinin bildirilmediği ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun da bu yönde karar verdiği gözetilerek, davacının maddi hata düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Asıl-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu durumda, işçinin toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendika üyeliğinin işverene bildirilmesi şartının aranıp aranmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 6356 sayılı Kanun'un 39 ve 42. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, asıl-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu ve işçinin asıl işverenin işçisi olduğunun tespit edildiği durumlarda, işçinin toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendika üyeliğinin gerçek işverene bildirilmesinin gerekli olduğu, aksi halde işverenin işçinin sendika üyeliğinden haberdar olamayacağı ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun da bu yönde karar verdiği gözetilerek, işçinin maddi hata düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Asıl-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu durumda, işçinin toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendika üyeliğinin işverene bildirilmesi şartının aranıp aranmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 6356 sayılı Kanun'un 39 ve 42. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, asıl-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu ve işçinin asıl işverenin işçisi olduğunun tespit edildiği durumlarda, işçinin toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendika üyeliğinin gerçek işverene bildirilmesinin şart olduğu, aksi halde işverenin, toplu iş sözleşmesinin imza tarihinde üye olan alt işveren işçilerinin sendikaya üyeliklerinden haberdar olamayacağı gözetilerek davacı vekilinin maddi hata düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Asıl-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu durumlarda, işçinin toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendika üyeliğinin işverene bildirilmesi şartının aranıp aranmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 6356 sayılı Kanun'un 39 ve 42. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, asıl-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu ve işçinin gerçek işverenin işçisi olduğunun tespit edildiği durumlarda, işçinin toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendika üyeliğinin gerçek işverene bildirilmesinin şart olduğu, davacının sendika üyeliğinin davalı belediyeye bildirilmediği gibi davacının da toplu iş sözleşmesinden yararlanma talebiyle davalı belediyeye başvurusunun olmadığı gözetilerek davacının maddi hatanın düzeltilmesi talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Asıl-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu durumda, işçinin toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendika üyeliğinin işverene bildirilmesi şartının aranıp aranmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 39. maddesi uyarınca, asıl-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu ve işçinin asıl işverenin işçisi sayıldığı durumlarda, işçinin toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendika üyeliğinin gerçek işverene bildirilmesinin şart olduğu, davacı işçinin sendika üyeliğinin davalı belediyeye bildirilmediği gibi, davacının da toplu iş sözleşmesinden yararlanma talebiyle davalı belediyeye başvuru yapmadığı gözetilerek, davacının maddi hatanın düzeltilmesi talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Otoyoldan geçiş ücreti ödemeden geçen araç sahibi aleyhine açılan itirazın iptali davasında, geçiş ücretine ek olarak cezanın da tahsil edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HGS hesabında yeterli bakiye bulunmasına rağmen geçiş ücretinin tahsil edilememesi, geçiş ücreti ödememe cezasının uygulanmasına engel teşkil etmediği ve yasal bildirim şartı aranmadığı gözetilerek yerel mahkemenin ceza bedelini reddeden direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.