Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Biyolojik Baba”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Biyolojik babanın, evli bir kadın ile ilişkisinden dünyaya gelen çocukların yasal babalarının reddi davası açma hakkının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Medeni Kanunu'nun 286. maddesi gereğince soybağının reddi davası açma hakkının baba ve çocuğa tanındığı, anne veya biyolojik babanın bu davayı açma hakkı bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun biyolojik babası olduğunu yargılama sırasında öğrenen babanın, evlat edinmede rızasının aranıp aranmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Biyolojik babanın, çocuğa karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine getirmediği ve çocuğun üstün yararının evlat edinilmesinde daha ağır bastığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Evlat edinilen davacıların, evlat edinme öncesi biyolojik babaları ile soybağının kurulup kurulamayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Evlat edinmenin yapay bir soybağı kurması ve evlatlık ilişkisinin biyolojik babayla soybağı kurulmasına engel olmadığı gözetilerek, davacıların biyolojik babalarının tespiti yönündeki yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının biyolojik babasının davalı olduğunu iddia ederek açtığı babalık davasının kabul edilip edilmemesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: DNA raporu ile babalığın %99,99 ihtimalle sabit olması ve temyiz itirazlarının kararın bozulması için yeterli neden oluşturmaması gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalıların kendi nüfusuna kayıtlı olmasına rağmen biyolojik babaları olmadığını iddia ederek açtığı soybağının reddine ilişkin davada, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının nüfus kayıt örneğini aldığı tarihte davalıların nüfusunda kayıtlı olduğunu bildiğinin anlaşılması ve bu durumda davanın hak düşürücü süre aşımından sonra açılmış olması nedeniyle, yerel mahkemenin soybağının reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında, davalının babası olarak kayıtlı kişinin biyolojik babası olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Adli Tıp Kurumu raporları ile davalının kayıtlı babasının biyolojik babası olmadığının tespit edilmesi ve nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davalarında zamanaşımı ve hak düşürücü süre olmaması gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, çocuğun biyolojik babası olmadığı iddiasıyla açtığı soybağının reddine ilişkin dava.
Gerekçe ve Sonuç: DNA testinin davacının çocuğun biyolojik babası olduğunu %99,99 ihtimalle ortaya koyması ve davacının aksini ispatlayamaması gözetilerek, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun reddine ve temyiz incelemesinde de bu kararın onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, küçük çocuğun babasının davalı olduğunu iddia ederek açtığı babalık davasının reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Babalık davasında, Adli Tıp Kurumu raporu ile biyolojik babalığın reddedilmesi ve davacının babalığı ispatlayamaması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin reddine ve istinaf başvurusunun reddine dair kararlar usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: Babalık davasında, davanın kabul koşullarının oluşup oluşmadığı, hak düşürücü süre içinde dava açılıp açılmadığı ve Adli Tıp Kurumu raporunun hüküm kurmaya elverişli olup olmadığı hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuk tarafından açılan babalık davasında hak düşürücü süre bulunmadığı ve Adli Tıp Kurumu raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin temyiz isteminin reddine ve istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.