Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Derece İlerlemesi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacının mevsimlik işçi statüsündeki çalışma sürelerinin kadroya geçirildikten sonra yapılan intibak işleminde dikkate alınıp alınmadığına ve buna bağlı ücret farkı alacaklarının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin 2013 yılında yaptığı intibak işleminin toplu iş sözleşmesi hükümlerine ve Yargıtay kararlarına uygun olduğu, davalı idare tarafından yapılan işlemde hata bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının mevsimlik işçi olarak çalıştığı sürelerin, daha sonra yapılan toplu iş sözleşmesine göre kadrolu işçi statüsünde intibakında dikkate alınıp alınmadığına ve buna bağlı olarak dava konusu ücret farkı ve diğer alacakların olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin 2013 yılında yaptığı intibak işleminin toplu iş sözleşmesi hükümlerine ve Yargıtay kararlarına uygun olduğu, davalı idare tarafından yapılan işlemde hata bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının mevsimlik işçi statüsünde geçen çalışma sürelerinin kadrolu işçi statüsüne geçişinden sonraki intibak işlemlerinde dikkate alınıp alınmadığına ve buna bağlı olarak çeşitli fark ücret alacaklarının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin 2013 yılında yaptığı intibak işleminin toplu iş sözleşmesi hükümlerine ve Yargıtay kararlarına uygun olduğu, davalı idare tarafından yapılan işlemde hata bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, mezun olduğu ticaret meslek lisesinin lise muadili teknik öğrenim veren okul sayılıp sayılmayacağına göre kesin kabul esnasında iki derece almaya ve buna bağlı ücret alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 09.12.2016 tarihinden itibaren ticaret meslek lisesi mezunlarının teknik öğrenim veren okul mezunu sayılması gerektiği ve toplu iş sözleşmesi hükmü uyarınca kesin kabulde iki derece almaya hak kazandıkları gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının geçici işçi olarak çalıştığı dönemde toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca derece/kademe ilerlemesine hak kazanıp kazanmadığı ve buna bağlı olarak fark ücret alacağının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının geçici işçi statüsünde olması ve toplu iş sözleşmesinde geçici işçilere yönelik derece terfi düzenlemesinin bulunmaması, ayrıca eşit işlem ilkesinin ihlal edilmediği değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının daimi kadroya alınmadan önceki mevsimlik işçi statüsündeki çalışma sürelerinin, daimi kadroya alındıktan sonraki derece ve kademe tespitinde dikkate alınıp alınmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Mevsimlik iş sözleşmelerinin zincirleme şekilde yenilenmesiyle belirsiz süreli iş sözleşmesine dönüştüğü, daha önceki mevsimlik çalışmaların yok sayılmasının eşitlik ilkesine aykırı olduğu, işçinin ekonomik olarak işverene bağımlı olması sebebiyle mevcut uygulamayı zımnen kabul ettiğinin varsayılamayacağı ve hak arama özgürlüğünün anayasal güvence altında olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ticaret meslek lisesi mezunu davacının, davalı kurumdaki işe girişinde toplu iş sözleşmesi hükmü uyarınca iki üst dereceye intibak ettirilip ettirilmeyeceği ve buna bağlı olarak fark ücret alacaklarının olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ticaret meslek lisesi mezunlarının, 6764 sayılı Kanun ile 3795 sayılı Kanun'un 3. maddesinde yapılan değişiklik ile teknik öğrenim veren okul mezunu sayılacağı ve toplu iş sözleşmesi hükmüne göre kesin kabul esnasında iki üst dereceye intibak ettirilmeleri gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararındaki "işe başlangıç tarihi" ibaresinin "işe kesin kabulü esnasında" olarak düzeltilmesi suretiyle karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Ticaret meslek lisesi mezunu davacının, davalı kurumda işe başlamasıyla kesin kabul aşamasında toplu iş sözleşmesi hükmü uyarınca iki üst dereceye intibak ettirilip ettirilmeyeceği ve buna bağlı olarak fark ücret alacaklarının olup olmadığı noktasında çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6764 sayılı Kanun ile 3795 sayılı Kanun’un 3. maddesinde yapılan değişiklikle ticaret meslek lisesi mezunlarının 09.12.2016 tarihinden itibaren teknik öğrenim veren okul mezunu sayılması gerektiği ve toplu iş sözleşmesi hükmü uyarınca kesin kabulde iki üst dereceye intibak ettirilmeleri gerektiği gözetilerek, davacı lehine hükmedilen fark ücret alacaklarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, mezun olduğu meslek lisesinin, toplu iş sözleşmesinde öngörülen "lise muadili teknik öğrenim veren okul" sayılıp sayılmayacağına ve buna bağlı olarak iki derece yükseltilmeye ve fark ücret alacaklarına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının mezun olduğu okulun, toplu iş sözleşmesinde belirtilen nitelikleri taşıdığı, toplu iş sözleşmesinde mezun olunan alan ile ilgili bir iş ve meslek kolunda çalışma zorunluluğu bulunmadığı ve 3795 sayılı Kanun’daki değişikliğin toplu iş sözleşmesinin bu hükmünü değiştirmediği gözetilerek, davacının iki derece yükseltilmeye ve fark ücret almaya hak kazandığı kabul edilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının mezun olduğu meslek lisesinin, lise muadili teknik öğrenim veren okul sayılıp sayılmayacağına ve buna bağlı olarak kesin kabulünde iki üst dereceye intibak ettirilip ettirilmeyeceğine ilişkin fark ücret ve tazminat talepleri.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki toplu iş sözleşmesinde, lise muadili teknik öğrenim veren okul mezunlarının kesin kabulde iki derece alacağının düzenlendiği, davacının mezun olduğu okulun da bu kapsamda olduğu ve toplu iş sözleşmesinin ilgili hükmünün, 3795 sayılı Kanun'un 3. maddesindeki değişiklikle sonradan getirilen teknisyen unvanı şartını aramadığı gözetilerek, davacının fark ücret alacaklarına hak kazandığı kabul edilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının, mezun olduğu ticaret meslek lisesinin lise muadili teknik öğrenim veren okul sayılıp sayılmayacağı, buna göre kesin kabulünde 2 üst derece alıp alamayacağı ve buna bağlı fark ücret alacaklarının hesaplanması ile zamanaşımı def'inin uygulanması.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin bozmaya uygun davrandığı, kararda ve gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyularak davacı lehine kazanılmış hak durumu oluştuğu gözetilerek davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının mezun olduğu ticaret meslek lisesinin, lise muadili teknik öğrenim veren okul sayılıp sayılmayacağı, buna bağlı olarak kesin kabulünde 2 derece alıp alamayacağı ve fark ücret alacaklarının zamanaşımı.
Gerekçe ve Sonuç: Ticaret meslek liselerinin lise muadili teknik öğrenim veren okul statüsünde olduğu ve davacının kesin kabulünde 2 derece almaya hak kazandığı, ayrıca bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda zamanaşımı da gözetilerek hüküm kurulduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.