Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Duruşmada Hazır Bulunma”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Sanığın başka bir suçtan hükümlü olduğu halde, duruşmada hazır edilmeden veya SEGBİS ile bağlanmadan hakkında mahkûmiyet hükmü kurulmasının savunma hakkını ihlal edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, hükümlü olduğu ceza infaz kurumundan duruşmaya getirilmemesi veya SEGBİS aracılığıyla duruşmaya katılmasının sağlanmaması nedeniyle savunma hakkının ihlal edildiği gözetilerek, yerel mahkeme hükmünün onanmasına ilişkin Yargıtay Daire kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargılama aşamasında başka bir suçtan hükümlü olarak ceza infaz kurumunda bulunan ve duruşmadan bağışık tutulma isteği bulunmayan sanığın, duruşmaya katılımı sağlanmadan hüküm verilmesinin savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın duruşmada hazır bulunmasının, adil yargılanma hakkının temel unsurlarından biri olduğu, sanığın bu hakkından açıkça feragat etmemesi halinde yokluğunda hüküm kurulamayacağı ve somut olayda sanığın duruşmadan bağışık tutulma talebinin olmaması nedeniyle yokluğunda hüküm verilmesinin savunma hakkını ihlal ettiği gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İstinabe suretiyle yapılan sorgusundan önce ifadesini esas mahkemesi huzurunda vermek isteyip istemediği sorulmayan ve duruşmadan vareste tutulma talebinde bulunmayan sanığın, karar oturumunda başka bir suçtan cezaevinde hükümlü olarak bulunduğu halde son oturumda hazır bulundurulmaksızın yokluğunda hüküm kurulmasının savunma hakkını kısıtlayıp kısıtlamadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, yargılamayı yapan mahkeme huzurunda savunma yapmak istediğine dair talebi olmasına ve karar oturumu sırasında yargılama yapılan yerdeki ceza infaz kurumunda hükümlü bulunmasına rağmen, CMK m.196/2 hükmü gereğince sanığa ifadesini esas mahkeme huzurunda vermek isteyip istemediği sorulmadan istinabe yoluyla ifadesinin alınması ve yokluğunda hüküm kurulmasının savunma hakkının kısıtlanması anlamına geldiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin nitelikli hırsızlık mı yoksa nitelikli yağma suçunu mu oluşturduğu ve cezaevinde bulunan sanığın yokluğunda hüküm kurulmasının savunma hakkını ihlal edip etmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın duruşmada hazır bulunma hakkının adil yargılanma hakkının temel unsurlarından biri olduğu, farklı bir suçtan cezaevinde bulunan ve duruşmadan vareste tutulma talebinde bulunmayan sanığa bu hakkının hatırlatılmaması ve yokluğunda hüküm kurulmasının savunma hakkını ihlal ettiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Alt sınırı beş yıl hapis cezasını gerektiren silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yargılanan, yargı çevresi dışında tutuklu bulunan ve SEGBİS ile savunma yapma imkânı tanınan sanığın, hükmün açıklandığı son oturuma getirilmeden karar verilmesinin savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 694 sayılı KHK ile CMK’nın 196/4. maddesinde yapılan değişiklik sonucu, hakim veya mahkemenin zorunlu gördüğü hallerde alt sınırı beş yıl hapis cezasını gerektiren suçlarda dahi sanığın SEGBİS ile duruşmalara katılabilmesine imkan tanındığı ve usul hükümlerinin derhal uygulanması gerektiği gözetilerek, Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına ve hükmün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, yargı çevresi dışında tutuklu bulunduğu sırada SEGBİS aracılığıyla duruşmaya katılmayı reddederek duruşma salonunda hazır bulunmak istemesine rağmen, yokluğunda yargılanıp mahkum edilmesinin savunma hakkını ihlal edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm tarihinden sonra yürürlüğe giren 694 sayılı KHK ile CMK'nın 196/4. maddesinde yapılan değişiklikle, mahkemenin zorunlu gördüğü hallerde SEGBİS ile duruşmaya katılımın mümkün hale gelmesi ve usul hükümlerinin derhal uygulanması gerekliliği gözetilerek, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin sanığın SEGBİS'i reddetmesi nedeniyle savunma hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle verdiği bozma kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Başka bir suçtan hükümlü iken cezaevinde idrarında uyuşturucu madde tespit edilen sanığın, cezaevine yasak eşya sokma suçundan cezalandırılmasının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Farklı bir yargı çevresindeki ceza infaz kurumunda bulunan ve duruşmadan bağışık tutulma talebinde bulunmayan sanığın, hükmün açıklandığı son oturumda hazır edilmeyip gıyabında mahkûmiyetine karar verilmesinin savunma hakkını ihlal ettiği gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların infaz kurumuna yasak eşya sokma suçundan cezalandırılmalarına dair hükmün, sanıklardan birinin duruşmada hazır edilmemesi nedeniyle savunma hakkını ihlal edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Farklı bir yargı çevresindeki ceza infaz kurumunda bulunan sanığın, başka bir suçtan hükümlü olması sebebiyle sorgusunun başka bir mahkemece yapılmış olması ve duruşmadan bağışık tutulma talebinde bulunmamasına rağmen, yargılama yapılan mahkemece duruşmaya getirilmeyerek yokluğunda mahkûmiyetine karar verilmesinin savunma hakkını ihlal ettiği gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yargı çevresi dışında tutuklu bulunan ve SEGBİS ile savunma yapma imkanı tanınan sanığın, esas hakkındaki mütalaanın verildiği ve hükmün açıklandığı oturumlara getirilmeden karar verilmesinin savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olup olmadığı ve adil yargılanma ilkesinin ihlal edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın duruşmada bizzat hazır bulunmasının savunma hakkının önemli bir unsuru olduğu, bu hakkın sınırlandırılmasının ancak istisnai durumlarda ve sanığın açık rızasıyla mümkün olabileceği, somut olayda ise sanığın duruşmalara bizzat katılma talebinin reddedilerek SEGBİS aracılığıyla savunmasının alınmasının ve yokluğunda hüküm verilmesinin savunma hakkını kısıtladığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: SEGBİS ile savunma yapma imkanı tanınan sanığın, talebi üzerine duruşma salonunda hazır edilmeden verilen mahkumiyet hükmünün, savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğurup doğurmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün verilmesinden sonra yürürlüğe giren 694 sayılı KHK ile CMK’nın 196/4. maddesinde yapılan değişiklik uyarınca, zorunlu hallerde mahkemenin takdiriyle alt sınırı beş yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda dahi SEGBİS ile duruşmaya katılımın mümkün hale gelmesi ve usul hükümlerinin derhal uygulanması ilkesi gözetilerek Yargıtay 16. Ceza Dairesinin bozma ilamı kaldırılmış ve hükmün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı kaçmaya imkan sağlama suçunun sübutu bakımından eksik araştırma yapılıp yapılmadığı ve sanık ...’ın Cumhuriyet savcısının esas hakkındaki görüşünü bildirdiği ve hükmün açıklandığı son oturuma getirilmemesinin savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...’ın başka bir suçtan hükümlü olması nedeniyle ceza infaz kurumunda bulunması, sorgusunda duruşmadan bağışık tutulmak istemediğini beyan etmemesine rağmen, esas hakkındaki mütalaanın verildiği ve hükmün açıklandığı son oturuma getirilmeyerek gıyabında mahkûmiyetine karar verilmesinin savunma hakkını kısıtladığı gerekçesiyle yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargılama aşamasında başka bir suçtan hükümlü olarak ceza infaz kurumunda bulunan ve duruşmadan bağışık tutulma isteği bulunmayan sanığın, duruşmaya katılımı sağlanmadan hüküm verilmesinin savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın duruşmada hazır bulunmasının adil yargılanma hakkının temel unsurlarından biri olduğu, CMK’nın ilgili maddelerine göre sanığın açıkça duruşmadan vareste tutulma talebinde bulunmadığı sürece yargılamanın yapıldığı yargı çevresi içindeki ceza infaz kurumunda bulunuyorsa duruşmaya getirilmesinin zorunlu olduğu, aksi halde savunma hakkının kısıtlandığı gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.