Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ek 3. Madde”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalı şirkette çalışırken özelleştirme nedeniyle başka bir kamu kurumuna nakledilen davacının, nakil ilmühaberindeki ücretinin eksik hesaplandığı iddiasıyla açtığı alacak davasında, davacının dava konusu ek ödemeden (denge tazminatı) yararlanıp yararlanamayacağı ve buna göre nakil ilmühaberindeki ücretin eksik belirtilip belirtilmediği noktasında yaşanan hukuki anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 375 sayılı KHK'nın ek 3. maddesi uyarınca yapılan ek ödemelerin tüm kamu personelini kapsamadığı, yalnızca belirli kamu idarelerindeki personel arasındaki ücret dengesizliğini gidermeye yönelik olduğu ve davacının da bu kapsamda olmadığı gözetilerek, nakil ilmühaberindeki ücretin eksik olmadığı ve davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirme kapsamında başka bir kamu kurumuna nakledilen davacının, maaş nakil ilmühaberinde yer alan ücretin, 375 sayılı KHK'nin Ek 3. maddesindeki ek ödemeler de gözetilerek hesaplanıp hesaplanmadığı ve eksik ödenip ödenmediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 406 sayılı Kanun'un Ek 29. maddesi ve taraflar arasındaki sözleşme hükmü uyarınca davacının, 375 sayılı KHK'nin Ek 3. maddesindeki ek ödemelerden yararlanamayacağı, nakil ilmühaberinde yer alan ücretin eksik hesaplanmadığı ve mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idareden tahsili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, Yargıtay'ın önceki bozma kararına uyma şeklinin usul ve yasaya aykırı olması, ayrıca 2942 sayılı Kanun'un ek 3. maddesindeki güncelleme katsayısının uygulanması gereken tarihin dava tarihi olması gerektiği gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve tahsili davasında, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun ek 3. maddesi ve geçici 15. ve 17. maddelerinin uygulanmasına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 2942 sayılı Kanun'un ek 3. maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesindeki "Dava tarihi itibarıyla..." ibaresini ve geçici 15. maddesinin ikinci fıkrasındaki "... Ek 3. Madde hükmü uygulanarak ..." ibaresini iptal etmesine rağmen, usulsüz kamulaştırmalarda bedel tespitine ilişkin davalarda geçici 17. madde ve ek 3. maddenin birinci fıkrasının 3. cümlesi uyarınca taşınmazın idare adına tescil tarihi esas alınarak değer tespiti yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan davada, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun ek 3. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Yasanın ek 3. maddesinin, mülga 6830 sayılı ve 2942 sayılı Yasaların 16. ve 17. maddeleri uyarınca yapılan kamulaştırmalarda, bankaya yatırılan ancak hak sahibine ödenmeyen bedellerle ilgili davalarda uygulanmak üzere getirildiği, davada ise kamulaştırmasız el atmadan kaynaklı bedel talebi bulunduğu ve ek 3. maddenin bu davaya uygulanmasının mümkün olmadığı gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Ek 3. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Ek 3. maddesinin, tebliği dahil eksik veya hatalı kamulaştırma işlemleri bulunmasına rağmen idare adına tescil edilmiş taşınmazlar hakkında da uygulanacağı hükmü gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tahsili istemine ilişkin davada, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Ek 3. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Ek 3. maddesinin, tebliği dahil eksik veya hatalı kamulaştırma işlemleri bulunmasına rağmen idare adına tescil edilmiş taşınmazlar hakkında da uygulanacağına dair 7327 sayılı Kanun'un 20. maddesindeki düzenleme gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tahsili istemine ilişkin davada, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Ek 3. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Usulsüz tebligat nedeniyle malikin kamulaştırma işleminden haberdar olmadığı ve 2942 sayılı Kanun'un Ek 3. maddesinin ihtilafsız kamulaştırma bedellerine ilişkin davalarda uygulanmasının öngörüldüğü, bu nedenle davada Ek 3. maddenin değil kamulaştırmasız el atma hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacıya ödenmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: 7327 sayılı Kanun'un 20. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Ek 3. maddesi gereğince, taşınmazın idare adına tescil edildiği tarihteki niteliği esas alınarak değerinin tespit edilip, dava tarihi itibarıyla güncellenerek davalı idareden tahsiline karar verilmesinde usul ve yasaya uygunluk bulunduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan dava kapsamında 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun ek 3. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun ek 3. maddesinin, tebliği dahil eksik veya hatalı kamulaştırma işlemleri bulunmasına rağmen idare adına tescil edilmiş taşınmazlar hakkında da uygulanacağı, bu nedenle davalı idarenin kamulaştırma bedelini ek 3. maddeye göre hesaplaması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılarak enerji nakil hattı geçirilen taşınmazlarda irtifak hakkı bedeli tespiti davasında, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Ek 3. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı ve el atma tarihinin belirlenmesi hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kanun'un Ek 3. maddesinin, kamulaştırma bedellerinin ödenmesi için açılan davalarda uygulanması gerektiği, ancak usulsüz tebligat nedeniyle malikin kamulaştırma işleminden haberdar olmadığı ve 17. maddeye dayalı tescil kararının usulüne uygun kesinleştiğinin tespit edilmediği durumlarda bu maddenin uygulanamayacağı değerlendirilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılarak enerji nakil hattı geçirilen taşınmaz için belirlenen irtifak hakkı bedelinin tespiti ve tahsili davasında, daha önce aynı taşınmazın bir kısmı için kamulaştırma kararı bulunduğundan, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun ek 3. maddesi ile getirilen düzenlemelerin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın bir kısmı için daha önce kamulaştırma kararı verilmiş ve tapuya tescil edilmiş olması nedeniyle, 7201 ve 7327 sayılı Kanunlarla 2942 sayılı Kanuna eklenen hükümler gözetilerek, taşınmazın idare adına tescil edildiği tarihteki değeri üzerinden hesaplama yapılıp, Yİ-ÜFE ile güncellenmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.