Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Geçici İş Göremezlik Ödeneği”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Elektrik akımına kapılma sonucu oluşan zararlar nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davasında, hesaplanan tazminat miktarının ve davalıların kusur oranlarının doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Maddi tazminat hesabında, davacının gelecek gelirlerinin hesabında ve SGK tarafından yapılan geçici iş göremezlik ödeneğinin mahsup edilmesinde eksiklikler bulunduğu ve bilirkişi raporunun bu hususlarda yetersiz olduğu gözetilerek, hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu yaralanan sigortalıya Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ödenen geçici iş göremezlik ödeneğinin, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında olup olmadığı ve sigorta şirketinden rücuen tahsil edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu hükümleri birlikte değerlendirilerek, geçici iş göremezlik ödeneğinin trafik kazası sonucu oluşan bedeni zarar kapsamında yer aldığı, 2918 sayılı Kanun'un 92. maddesi ve genel şartların 3. maddesi ile kapsam dışında bırakılmadığı, dolayısıyla zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında olduğu ve rücuen tahsilinin mümkün olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tescilsiz ve sigortasız motosikletin karıştığı trafik kazası sonucu yaralanan sigortalıya Kurumca yapılan geçici iş göremezlik ödeneği ve tedavi giderlerinin rücuen tahsili davasında Güvence Hesabı ve sürücünün sorumluluğunun kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: 6111 sayılı Kanun'un 59. maddesi ile 2918 sayılı Kanun'un 98. maddesinde yapılan değişiklikle, trafik kazalarından kaynaklanan sağlık hizmet bedellerinin SGK tarafından karşılanacağı ve sigorta şirketleri ile Güvence Hesabı'nın belirli bir tutarı SGK'ya aktararak sorumluluktan kurtulacağı hükmü gözetilerek, Güvence Hesabı'nın tedavi giderlerinden sorumluluğunun bulunmadığı, ancak tescilsiz ve sigortasız araç kullanılması nedeniyle sürücünün geçici iş göremezlik ödeneği ve tedavi giderlerinden sorumlu olduğu gerekçesiyle direnme kararı kısmen bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu yaralanan sigortalının hastane masraflarını Sosyal Güvenlik Kurumu ödemiş ve rücuan tazminat davası açmıştır, uyuşmazlık, yerel mahkemenin verdiği direnme kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun miktar bakımından temyiz edilebilirlik sınırının altında olup olmadığı ve davalı vasisinin ilk karara yönelik temyiz isteminin hangi merci tarafından inceleneceği noktasındadır.
Gerekçe ve Sonuç: Direnme kararının verildiği tarihteki temyiz sınırının, direnme kararına konu geçici iş göremezlik ödeneği miktarından yüksek olması ve davalı vasisinin ilk karara karşı temyiz dilekçesinin, direnme kararıyla birlikte ilk defa sunulmuş olması gözetilerek, davacı SGK'nın temyiz isteminin reddine, davalı vasisinin temyiz isteminin incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eşi tarafından kullanılan araçta yolcu olarak bulunan sigortalının, eşinin kusuruyla meydana gelen trafik kazası sonucu yaralanması nedeniyle Kurum tarafından ödenen geçici iş göremezlik ödeneğinin, 5510 sayılı Kanun'un 21/4. maddesi uyarınca sigortalıya kusurlu eşinden rücu edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesinin 5. fıkrasının, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu sigortalının ölümü halinde kusurlu hak sahiplerine rücu edilemeyeceğini düzenlediği, hastalık sigortası kapsamındaki geçici iş göremezlik ödeneğini kapsamadığı, maddenin 4. fıkrasının ise üçüncü kişinin kusuruyla meydana gelen iş kazası, meslek hastalığı ve hastalıktan dolayı yapılan ödemelerin rücu edileceğini emredici bir şekilde düzenlediği, dolayısıyla sigortalının yaralanmasına neden olan eşinin de rücu kapsamında "üçüncü kişi" olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.