Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kısıtlı.”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Vasi atanması davasında görevli ve yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kısıtlı adayının dava tarihi itibarıyla yerleşim yerinin Kuşadası/Aydın olduğunun tespit edilmesi ve vesayet işlerinde yetkili mahkemenin kısıtlının yerleşim yeri mahkemesi olması gözetilerek Kuşadası Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli ve yetkili mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Koruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanması talebi üzerine yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 433. maddesi uyarınca, kısıtlı adayının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu gözetilerek, Tarsus 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin yetkili mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kişisel koruma amacıyla özgürlüğü kısıtlanması talebi üzerine yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 19, 411 ve 433. maddeleri uyarınca, kısıtlı adayının yerleşim yeri olan Antalya'da bulunan Sulh Hukuk Mahkemesi'nin yetkili olduğu gözetilerek, uyuşmazlığın Antalya 5. Sulh Hukuk Mahkemesince çözümlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özgürlüğün kısıtlanması talebiyle açılan davada yetkili mahkemenin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 411. ve 433. maddeleri uyarınca vesayet işlerinde yetkinin kısıtlının yerleşim yeri mahkemesinde olduğu ve dosya kapsamından kısıtlı adayının yerleşim yerinin Sorgun olduğu anlaşıldığından, Sorgun Sulh Hukuk Mahkemesinin yetkili mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kısıtlı adayının koruma amacıyla özgürlüğünün kısıtlanması talebi üzerine yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin yargı yeri uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vesayet altındaki kişinin yerleşim yerinin vesayet makamının bulunduğu yer olduğu ve kısıtlı adayının vesayetinin halen Kozan Sulh Hukuk Mahkemesi’nde devam etmesi gözetilerek yetkili mahkemenin Kozan Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kısıtlıya kayyım atanması davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kısıtlı adayının yerleşim yerinin Edirne olduğu ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 430. maddesi uyarınca kayyımın yerleşim yeri vesayet makamı tarafından atandığı gözetilerek yetkili mahkemenin Edirne 2. Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kısıtlı adayı hakkında vesayet hukukuna ilişkin açılan davada görevli ve yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kısıtlı adayı küçüğün yerleşim yeri adresinin İzmir'de olduğunun tespit edilmesi ve TMK m. 411 hükmü uyarınca vesayet işlerinde yetkinin küçüğün yerleşim yerindeki vesayet dairelerine ait olması gözetilerek yetkili mahkemenin İzmir 9. Sulh Hukuk Mahkemesi olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kısıtlıya vasi atanması talebinde görevli ve yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kısıtlı adayının bakım ve gözetiminin sürekli olarak bakımevinde gerçekleştirildiği ve dolayısıyla bakımevinde sürekli yerleşmek amacıyla bulunduğu, 4721 sayılı TMK'nın 22. maddesinin bu durumu kapsamadığı değerlendirilerek yetkili mahkemenin bakımevinin bulunduğu yer mahkemesi olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kısıtlı adayı hakkında vesayet davasının hangi mahkemede görüleceğine ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kısıtlı adayının Türkiye'deki ikamet adresinin tespit edilmesi ve Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 41. maddesi gözetilerek, davanın Nazilli 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yurt dışında ikamet eden Türk vatandaşı kısıtlı adayı hakkında açılan vesayet davasında görevli ve yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kısıtlı adayının Türkiye'de yerleşim yeri bulunduğu ve TMK m. 411 ile MPHUK m. 41 birlikte değerlendirildiğinde, vesayet işlerinde yetkili mahkemenin kısıtlının yerleşim yeri mahkemesi olduğu gözetilerek, Balıkesir 3. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kısıtlı adayı hakkında vesayet davasında hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kısıtlı adayının yerleşim yeri konusunda mahkemeler arasında yetki uyuşmazlığı çıkmış ve daha önce aynı dosya için Yargıtay 17. Hukuk Dairesi tarafından Adana 1. Sulh Hukuk Mahkemesi görevli olarak belirlendiği, HMK m.23/2 gereğince Yargıtay'ın yetki kararının davaya bakan diğer mahkemeleri bağlayacağı gözetilerek Adana 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kısıtlı adayı hakkında açılan vesayet davasında, kısıtlı adayının bakımevinde kalması nedeniyle iki farklı sulh hukuk mahkemesinin yetkisizlik kararı vermesi üzerine görevli mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kısıtlı adayının bakımevine yerleştirilmesinin TMK m.22 uyarınca yeni bir yerleşim yeri edinme sonucunu doğurmayacağı ve kısıtlı adayının bakımevine yerleştirilmeden önceki yerleşim yeri adresinin ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin yargı çevresinde olduğu gözetilerek, ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.