Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kamu Davasına Katılma Hakkı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Sanığa atılı cinsel taciz suçunun sabit olup olmadığı ve 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın sanık hakkında açılan kamu davasından haberdar edilmesinin zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve bu kanunun uygulama yönetmeliğinin 46. maddesi uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kadın, çocuk ve aile bireylerine yönelik şiddet veya şiddet tehlikesi nedeniyle açılan davalara katılma hakkı bulunduğu ve bu hakkın kullanılabilmesi için Bakanlığın davadan haberdar edilmesinin zorunlu olduğu, ancak somut olayda Bakanlığın davadan haberdar edilmediği gözetilerek, Bakanlığın katılma ve kanun yoluna başvurma haklarını kullanabilmesi için yerel mahkeme kararlarının Bakanlığa tebliğ edilmesi gerektiğine ve dosyanın bu amaçla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde basit cinsel saldırı ve çocuğun basit cinsel istismarı suçlarının sabit olup olmadığı ve 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının sanık hakkında açılan kamu davasından haberdar edilip, davaya katılımının sağlanmasının zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve Anayasa'nın 36. ve 40. maddeleri uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının kadın ve çocuklara yönelik şiddet suçlarına ilişkin kamu davalarına katılma hakkı bulunduğu, Bakanlığın bu haktan yararlanabilmesi için davadan haberdar edilmesinin ve gerekçeli kararın tebliğinin sağlanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının Bakanlığa tebliğ edilmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında verilen mahkumiyet hükümlerinin eksik araştırmayla kurulup kurulmadığı ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın sanık hakkında açılan kamu davasından haberdar edilip edilmemesi gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve uygulama yönetmeliğinin 46. maddesi gereğince Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kadın ve çocuklara yönelik şiddet davalarına katılma hakkı bulunduğu, bu hakkın kullanılabilmesi için Bakanlığın davadan haberdar edilmesi gerektiği, ancak somut olayda Bakanlığın bu haktan mahrum bırakıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararının Bakanlığa tebliğ edilmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsurları itibarıyla oluşup oluşmadığı ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kamu davasına katılma hakkının ihlal edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve Anayasa'nın 36. ve 40. maddeleri uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kadın ve çocuklara yönelik şiddet içeren davalara katılma hakkı bulunduğu, ancak bu hakkın kullanılabilmesi için Bakanlığın davadan haberdar edilmesi gerektiği, somut olayda Bakanlığın davadan haberdar edilmediği ve katılma hakkının kısıtlandığı anlaşıldığından, Bakanlığa gerekçeli kararların tebliğ edilerek yasal temyiz süresinin başlatılması ve Bakanlığın davaya katılan olarak kabul edilmesi gerektiği gözetilerek dosyanın yerel mahkemeye tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayanmayan cinsel istismar suçunda, mağdurun ruh sağlığının bozulması halinde failin TCK 103/6 maddesi uyarınca cezalandırılıp cezalandırılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi gereğince Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılma hakkı bulunduğu ve Bakanlığın bu davadan haberdar edilmesi gerektiği, aksi halde CMK'nın 35. ve 260. maddeleri gereğince Bakanlığa gerekçeli kararın tebliğ edilmesi gerektiği, somut olayda ise bu imkanların sağlanmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na tebliğ edilmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmünde haksız tahrik indiriminin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve uygulama yönetmeliğinin 46. maddesi uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının kadına karşı şiddet suçları sebebiyle açılan kamu davalarına katılma hakkı bulunduğu ve bu haktan faydalanabilmesi için yerel mahkeme kararlarının Bakanlığa tebliğ edilmesi gerektiği gözetilerek dosyanın tebliğ işleminin yapılması için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu cebir kullanarak gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve bu bağlamda TCK'nın 109/2. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kadına karşı şiddet içeren davalara katılma hakkı bulunduğu, bu hakkın kullanılabilmesi için Bakanlığın davadan haberdar edilmesi gerektiği ve bu hususun kamu düzeninden olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararlarının Bakanlığa tebliğ edilmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan mahkumiyetlerine dair temyiz incelemesinde, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın 6284 sayılı Kanun uyarınca davaya katılma hakkının olup olmadığı ve Bakanlığın davadan haberdar edilip edilmemesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve Anayasa'nın 36. ve 40. maddeleri uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kadına karşı şiddet suçlarına ilişkin açılan kamu davalarına katılma hakkı bulunduğu ve bu hakkın kullanılabilmesi için Bakanlığın davadan haberdar edilmesinin zorunlu olduğu, yerel mahkeme kararının Bakanlığa tebliğ edilerek yasal temyiz süresinin başlatılması gerektiği gözetilerek Yargıtay 14. Ceza Dairesinin onama kararı kaldırılmış ve dosya Bakanlığa tebligat yapılmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdi edilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin Yargıtay onama kararına karşı yapılan itirazın incelenmesinde, 6284 sayılı Kanun uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının davaya katılıp katılamayacağı ve katılma hakkı kullandırılmayan Bakanlığın temyiz yoluna başvurup başvuramayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve Anayasa'nın 36. ve 40. maddeleri uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın kadın ve çocuklara karşı işlenen suçlarda kamu davasına katılma hakkının bulunduğu, bu hakkın ilk derece mahkemesinde ve temyiz aşamasında da kullanılabileceği, davadan haberdar edilmeyen Bakanlığın haklarını koruyabilmesi için gerekçeli kararın Bakanlığa tebliğ edilmesi gerektiği ve bu hususların gözetilmemesi nedeniyle Özel Daire onama kararının kaldırılmasına, sanığın tahliyesine ve dosyanın Bakanlığa tebliğ edilmesi için Yargıtay 14. Ceza Dairesine tevdi edilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin reşit olmayanla cinsel ilişki suçu mu yoksa çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunu mu oluşturduğu ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya katılıp katılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi gereğince Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın çocuklara karşı işlenen suçlarda kamu davasına katılma hakkı bulunduğu ve bu hakkın kullanılabilmesi için Bakanlığın davadan haberdar edilmesi gerektiği, somut olayda bu hususun yerine getirilmemesi nedeniyle yerel mahkeme kararlarının Bakanlığa tebliğ edilerek yasal temyiz süresinin başlatılması ve Bakanlığın temyiz hakkını kullanmasının sağlanması gerektiği gözetilerek dosyanın yerel mahkemeye tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı suçlarının sabit olup olmadığı, sabit ise çeşitli iştirak ve eksik araştırma hususlarının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve Anayasa'nın 36. ve 40. maddeleri uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının kamu davasına katılma hakkı bulunduğu ve bu hakkın kullanılabilmesi için Bakanlığın davadan haberdar edilmesi gerektiği, bu hususta eksiklik bulunduğu gözetilerek yerel mahkeme kararlarının kaldırılarak dosyanın Bakanlığa tebliğ edilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine ve hükümlerin kesinleştiği inancıyla cezalarının infazına başlanılan sanıkların tahliyesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı nitelikli cinsel saldırı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarının sabit olup olmadığı ve 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının sanık hakkında açılan kamu davasından haberdar edilmesinin zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi, Anayasa'nın 36. ve 40. maddeleri ve CMK'nın 234. maddesi birlikte değerlendirilerek, Bakanlığın kadına karşı şiddet suçlarına ilişkin kamu davalarına katılma hakkının bulunduğu, bu hakkın etkin kullanılabilmesi için Bakanlığın davadan haberdar edilmesi gerektiği ve bu hususun yargılama aşamasında sağlanamamış olması halinde gerekçeli kararın Bakanlığa tebliğ edilerek temyiz yolunun açılması gerektiği gözetilerek dosyanın, Bakanlığa tebliğ işlemlerinin yapılması için yerel mahkemeye tevdiine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.