Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Marka İltibasi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacıya ait “...” ibareli marka başvurusu ile davalı şirkete ait “...” esas unsurlu markalar arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas tehlikesinin bulunup bulunmadığı ve 8/4. madde kapsamında haksız yararlanma riskinin değerlendirilip değerlendirilmeyeceği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire bozma kararında, ad ve soyadın birlikte yer aldığı markalar ile sadece soyadı yer alan markalar arasında iltibas tehlikesi bulunmadığı kabul edildiği halde, aynı kararda bu kabule aykırı olarak 556 sayılı KHK'nın 8/4. maddesindeki risklerin değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek çelişkili bir karar verilmesi nedeniyle, Özel Daire bozma kararının ve direnme kararının ortadan kaldırılmasına ve dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından yapılan "CEPZADE" marka başvurusuna, davacının daha önce tescil ettirdiği "CEP" ve "CEPTE" ibareli markaları nedeniyle iltibas yarattığı ve kötü niyetle yapıldığı iddiasıyla itiraz edilmesi üzerine verilen YİDK kararının iptali ve markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: "CEP" ibaresinin zayıf ayırt edici niteliği ve "ZADE" ekinin eklenmesiyle oluşan "CEPZADE" markasının davacının markalarıyla karıştırılma ihtimali oluşturmadığı, tanınmışlık iddiasının ispatlanamadığı ve kötü niyet tescilinin de kanıtlanamadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararını onayan bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin marka başvurusuna, davacı şirketin tescilli markalarına dayanarak yaptığı itirazın TÜRKPATENT tarafından reddedilmesi üzerine açılan marka iptal ve hükümsüzlük davasında, markalar arasında iltibas olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, markalar arasında görsel ve işitsel benzerlik bulunduğu, mallar/hizmetler açısından benzerlik olduğu ve ortalama tüketicinin karıştırma ihtimalinin bulunduğu gözetilerek, davalı şirketin başvurusunun davacı şirketin tescilli markalarıyla iltibas oluşturduğu sonucuna varılarak YİDK kararının kısmen iptaline ve davalı marka başvurusunun kısmen hükümsüzlüğüne karar verilmiş, bu karar Yargıtay tarafından onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalı şirketin marka başvurusunun davacının tanınmış markasıyla iltibas yarattığı iddiasıyla YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğüne ilişkin dava.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin marka başvurusunda bulunan şekil unsurunun markayı farklılaştırdığı ve davacının tanınmış olduğu hizmetler dışında kalan mal ve hizmetler bakımından markalar arasında karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin, davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Benzer marka tesciline yapılan itirazın reddi üzerine açılan davada, taraf markaları arasında iltibas olup olmadığı ve davalı marka başvurusunun kötü niyetli olup olmadığı hususlarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Taraf markalarının esas unsurları arasında görsel, işitsel ve anlamsal benzerlik bulunmasına rağmen, tescilli markaların kapsamları ve davalı marka başvurusunun kapsamındaki mal ve hizmetler arasında benzerlik bulunmaması, davacının markalarını başvuru kapsamındaki mallar için özgülenmiş şekilde kullandığına dair delil sunmaması ve davalı marka başvurusunun kötü niyetli olduğuna dair delil bulunmaması gözetilerek, YİDK kararını onayan direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tescilli bir markaya yapılan itirazın reddi üzerine açılan davada, markalar arasında iltibas olup olmadığı ve davalı Kurumun Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararının iptal edilip edilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Markalar arasında görsel, işitsel ve anlamsal benzerliklerin bulunduğu, ortalama alıcı nezdinde iltibas tehlikesi yarattığı ve emtia benzerliğinin de mevcut olduğu gözetilerek, davalı Kurumun YİDK kararının iptaline ve marka tescilinin hükümsüzlüğüne ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından yapılan marka başvurusuna karşı davacının açtığı YİDK kararı iptali davasında, taraf markaları arasında iltibas olup olmadığı ve davalının başvurusunun kötüniyetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taraf markalarının kapsadığı mal ve hizmetlerin benzerliği, müşterek alıcı kitlesi nezdinde karıştırılma ihtimali yaratabileceği ve davalının başvurusunun kötüniyetli olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı marka sahibi, davalı tarafından yapılan marka başvurusunun kendi markasıyla iltibas yarattığı iddiasıyla Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararının iptalini ve davalı marka başvurusunun hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Taraf markaları arasında iltibas koşullarının oluşmadığı ve karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının Bölge Adliye Mahkemesi tarafından onanması, Yargıtay tarafından da uygun görülerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacıya ait "GO" ibareli markalar ile davalıya ait "GO4UNLIMITED" ibareli marka arasında iltibas yarattığı iddiasıyla yapılan itirazın Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından reddedilmesi üzerine açılan davanın reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: "GO" ibareli markanın ayırt ediciliğinin düşük olduğu ve "GO4UNLIMITED" ibaresi ile arasında görsel, işitsel ve anlamsal olarak ortalama tüketici nezdinde iltibas yaratacak düzeyde benzerlik bulunmadığı değerlendirilerek, davacı vekilinin temyiz itirazları reddedilmiş ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin marka başvurusuna davacının daha önce tescil ettirdiği markalara dayalı olarak yaptığı itirazın reddi üzerine açılan marka iptal ve hükümsüzlük davasında, markalar arasında iltibas olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ortak ibare olan “...“ kelimesinin ayırt edici niteliği düşük zayıf bir ibare olduğu, ortalama bir tüketicinin diğer unsurları da dikkate alarak markaları ayırt edebileceği, davacının tanınmışlık ve kötüniyet iddiasını ispatlayamadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davayı reddeden kararını onayan istinaf kararının da onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin marka tescil başvurusunun davacının tescilli markalarıyla iltibas oluşturup oluşturmadığına ve davalının kötü niyetli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Markalar arasında görsel benzerlik bulunsa da, kapsadıkları mal/hizmetler arasında benzerlik olmadığı, karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı, davacının tanınmış marka iddiasının ispatlanamadığı ve davalının kötü niyetli olmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının Bölge Adliye Mahkemesince onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıya ait tescilli markalar ile davalı şirketin marka tescil başvurusu arasında iltibas yaratıp yaratmadığı ve davalı şirketin başvurusunun kötü niyetli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı markaları ile başvuru konusu marka arasında 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi anlamında karıştırılma ihtimali bulunmadığı, delillerin takdirinde isabetsizlik olmadığı ve usulüne uygun hüküm verildiği gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.