Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mesul Müdür”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacı şirketin, sahte belgeli mesul müdür çalıştırması nedeniyle davalı Sosyal Güvenlik Kurumu'nun geri istediği reçete bedellerinin iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Daire, önceki bozma kararlarında reçete bedellerinin ödendiği mal ve hizmetin sunulduğu, Kurum'un zararının olmadığı ve sözleşmede geri isteme hükmü bulunmadığı gerekçesiyle davacının talebinin kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtildiğinden, yerel mahkemenin bozma kararına uyularak verdiği kısmi kabul kararının usuli kazanılmış hak oluşturması gözetilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Vefat eden eczacı eşinin eczanesini işleten davacının, davalı Sosyal Güvenlik Kurumu'na karşı açtığı reçete bedellerinin ödenmesi istemiyle açtığı alacak davasında, davalı kurumun mesul müdür değişikliğinden haberdar edilmemesi nedeniyle ödeme yapmayı reddetmesinin hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından sigortalıya ilaç verilmesinin Sosyal Güvenlik Kurumu'nu zarara uğratmadığı, ilaçların başka bir eczaneden temin edilmesi halinde dahi kurumun ödemekle yükümlü olduğu ve bu nedenle ödeme yapılmamasının Sosyal Güvenlik Kurumu'nun sebepsiz zenginleşmesine yol açacağı gözetilerek yerel mahkemenin davanın kabulüne ilişkin kararının, harç istemi yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı optik işletme sahibinin, çalıştırdığı mesul müdürün sahte belgeleri nedeniyle davalı kurum tarafından geri istenen reçete bedellerinin iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurumun, davacının hile yaptığını ispatlayamaması, reçete karşılığı mal ve hizmetin sunulmuş olması, davalı kurumun zararının bulunmaması ve sözleşmede reçete bedellerinin geri alınacağına dair hüküm bulunmaması gözetilerek yerel mahkemenin reddine dair kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı doktorun, davalı iş yerinde mesul müdür olarak çalıştığı süre boyunca ücretini alamadığı iddiasına ilişkin alacak davasının reddine dair kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında mevcut sözleşmede ücretin belirlenmiş olması ve davacının mesul müdür olarak çalıştığının resmi kurum yazılarıyla da doğrulanması nedeniyle, ilk derece mahkemesinin sözleşme hükmünü göz ardı ederek davanın reddine karar vermesi doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kurumun, davacıyı özel bir tıp merkezinde sehven mesul müdür olarak atandığı dönemde gerçekleşen sahte hasta girişleri nedeniyle oluşan zarardan sorumlu tutup, yaptığı ödemeleri geri istemesinin hukuki olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının mesul müdür olarak görev yaptığı dönemdeki işlemlerden sorumlu tutulup tutulamayacağının tespiti için ilgili mevzuat hükümleri ve sözleşme maddeleri incelenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özel bir tıp merkezinde sahte belge düzenlenerek Sosyal Güvenlik Kurumu'nun zarara uğratıldığı iddiasıyla açılan davada, sanıkların eylemlerinin TCK’nın hangi suçlarını oluşturduğu ve sanıklar arasında müşterek faillik bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...'nin tıp merkezinin mesul müdürü ve ortağı olması, sahte belgelerin düzenlenmesi ve kullanılması suretiyle haksız menfaat elde etmesi ve kamu zararına neden olması, eyleminin TCK'nın 210/2. maddesi yollamasıyla 204/1. maddesinde düzenlenen resmî belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü onanmış, sanık ...'nin ise tıp merkezinin ortağı ve temsilcisi olması, diğer sanıkla birlikte hareket ederek haksız menfaat sağlaması ve kamu zararına neden olması, eyleminin TCK'nın 37/1, 158/1-e ve 210/2 yollamasıyla 204/1. maddelerinde düzenlenen zincirleme şekilde kamu kurum ve kuruluşlarının zararına nitelikli dolandırıcılık ve resmî belgede sahtecilik suçlarını oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin beraat hükmü bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.