Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Non Bis In Idem”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Sanığın aynı fiilden dolayı iki ayrı dava ile yargılanıp mahkûm edilmesi nedeniyle hangi davanın mükerrer olduğu ve bu bağlamda Yargıtay 10. Ceza Dairesinin onama kararının bozulup bozulmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza Genel Kurulu, CMK m.223/7'de düzenlenen “non bis in idem” ilkesi ve adil yargılanma hakkı gözetilerek, önce hüküm verilen davanın mükerrer olmadığı, mükerrer davanın ise ikinci açılan dava olduğu gerekçesiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin direnme kararı üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulunca verilen bozma kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz yetkisinin bulunup bulunmadığı ve bulunması halinde sanıklar hakkında usulüne uygun açılmış bir kamu davasının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararlarına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz yetkisini düzenleyen bir kanun hükmü bulunmadığı ve kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın verildiği fiille aynı fiilden dolayı sanıklar hakkında daha sonra kamu davası açılmasının CMK'nın 172/2 ve 173/6. maddelerine aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında mağdur Süleyman'a yönelik kasten yaralama suçundan kurulan ve Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nce onanan mahkûmiyet hükmünün mükerrer olup olmadığı ve bu doğrultuda hukuki değerden yoksun olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına ilişkin itiraz merciinin kararının yok hükmünde olması ve bu karar üzerine yapılan yargılama sonucunda verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının da hukuki değerden yoksun olması nedeniyle itiraza konu mahkumiyet hükmünün mükerrer olmadığı ve ayrıca hükmün yasal ve yeterli gerekçeyi içermediği gözetilerek, Özel Daire’nin onama kararı kaldırılarak yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında verilen mahkûmiyet hükmünün mükerrer olup olmadığı ve buna bağlı olarak hukuki değerden yoksun sayılıp sayılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire'nin ilk bozma kararına yapılan maddi hata düzeltme talebi sonucunda verilen bozma kararına uyan mahkemenin verdiği mahkumiyet hükmünün kesinleşmesi ve aynı suçtan dolayı yerel mahkemece daha önce verilen diğer mahkumiyet hükmünün de mükerrer davadan dolayı bozulmuş olması nedeniyle, itiraza konu mahkumiyet hükmünün mükerrer olmadığı ve hukuki değerden yoksun sayılamayacağı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında aynı eylem nedeniyle daha önce mahkûmiyet kararı verilmişken, aynı eylemden dolayı açılan ikinci davada verilen ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın kanun yararına bozma yoluyla incelenip incelenemeyeceği, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının bozulması halinde davanın reddine karar verilmesinin Özel Dairece mi yoksa yerel mahkemece mi yapılacağı ve Özel Daire kararındaki "müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına" ibaresinin kararda yer alıp almaması gerektiği hususları uyuşmazlık konusudur.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın da kesin hüküm niteliğinde hukuki sonuçlar doğurduğu, bu nedenle kanun yararına bozma yoluyla incelenebileceği, aynı fiilden dolayı daha önce mahkûmiyet kararı bulunduğundan ikinci davanın reddine karar verilmesi gerektiği, davanın reddinin cezanın kaldırılması sonucunu doğurması sebebiyle bu kararın Özel Daire tarafından verileceği ve Özel Dairece davanın reddine karar verildiğinden yerel mahkemede yapılacak bir işlem kalmadığı için "müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına" ibaresinin Özel Daire kararından çıkarılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında Sermaye Piyasası Kanununa aykırılık suçundan verilen beraat kararına yönelik temyiz incelemesinde, sanıklar hakkında daha önce aynı fiilden dolayı güveni kötüye kullanma suçundan verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararına yapılan itirazın reddine ilişkin karar bulunması nedeniyle, CMK'nın 172/2 ve 173/6. maddeleri uyarınca usulüne uygun kamu davası açılıp açılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıklar hakkında aynı fiilden dolayı verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararına yapılan itirazın reddine ilişkin kararın kesinleşmesinden sonra, yeni delil elde edilmeden ve itiraz merciinden izin alınmadan Sermaye Piyasası Kanununa aykırılık suçundan kamu davası açılmasının, CMK'nın 172/2 ve 173/6. maddelerine, adil yargılanma hakkına ve non bis in idem ilkesine aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında kişi hürriyetinden yoksun kılma suçundan açılan kamu davasının mükerrer olup olmadığı ve bu bağlamda davanın reddine karar verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kişi hürriyetinden yoksun kılma eyleminin, daha önce aynı sanıklar hakkında açılan ve kesinleşen adam kaldırmak suretiyle yağma suçunun unsuru olduğu, dolayısıyla aynı fiilden dolayı ikinci kez dava açılmasının “non bis in idem” ilkesine aykırı olması ve mükerrer dava niteliğinde olması gözetilerek, yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Aynı fiilden dolayı açılmış bir başka dava nedeniyle davanın reddine karar verildiği bir olayda, temyiz incelemesi sırasında dava zamanaşımı süresinin dolması halinde davanın reddine mi yoksa düşmesine mi karar verileceği.
Gerekçe ve Sonuç: Aynı fiilden dolayı önceden açılmış bir davanın varlığı halinde, "non bis in idem" ilkesi gereğince davanın reddine karar verilmesi gerektiği, dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediğinin ise bu aşamada incelenmesine gerek olmadığı ve lehe olan davanın reddi kararının uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir beraat kararına rağmen aynı suçtan dolayı mükerrer temyiz incelemesi yapılıp bozma kararı verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında aynı suçtan verilen beraat kararının Yargıtay 8. Ceza Dairesi tarafından onanarak kesinleşmesine rağmen, Yargıtay 18. Ceza Dairesince mükerrer temyiz incelemesi yapılarak bozma kararı verilmesi ve bu karara dayanılarak yerel mahkemece mahkûmiyet kararı kurulması, non bis in idem ilkesine ve kesin hüküm ilkesine aykırı olması gözetilerek, Yargıtay 18. Ceza Dairesinin bozma kararı kaldırılmış ve yerel mahkemenin mahkûmiyet kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında aynı fiilden dolayı daha önce verilmiş kesinleşmiş bir hüküm varken, sonradan açılan davanın mükerrer olup olmadığı ve reddine karar verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İnfaz kurumunda yasak eşya bulundurmanın kesintisiz suç niteliğinde olduğu ve sanık hakkında aynı fiilden dolayı daha önce verilmiş kesinleşmiş bir hüküm bulunduğu gözetilerek, sonradan açılan davanın mükerrer olduğuna ve reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme hükmü bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.