Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Olağanüstü Kanun Yolları”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Katılan vekilinin temyiz isteminin süresinde olup olmadığı ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının süresinde yapılıp yapılmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın sanık aleyhine itirazının 5271 sayılı CMK'nın 308. maddesinde öngörülen 30 günlük sürenin dışında yapıldığı gözetilerek itirazın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hukuken geçersiz bir hükmün Yargıtay tarafından kesinliği nedeniyle mi yoksa hukuki değerden yoksunluğu nedeniyle mi temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerektiği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hukuken geçersiz bir hükmün şeklen var olsa dahi, içtihat birliği sağlanması ve telafisi imkansız zararların önlenmesi amacıyla Yargıtay'ın, hükmün hukuki değerden yoksun olduğunu tespit ederek temyiz istemi hakkında karar vermesine yer olmadığına hükmetmesi gerektiği gözetilerek Özel Daire kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının hukuki değerden yoksunluğu nedeniyle temyiz istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yerel Cumhuriyet savcısının temyiz dilekçesinin süresi içinde verilip verilmediği ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının süresinde olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın sanık aleyhine itirazının 5271 sayılı CMK'nın 308. maddesi uyarınca 30 günlük süreye tabi olduğu, bu sürenin aşılması nedeniyle itirazın süre yönünden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, yerel mahkeme hükmünün onanması gerektiği yönündeki itirazının süresinde olup olmadığı ve itirazın Özel Daire tarafından değerlendirilmeden Ceza Genel Kurulu'na gönderilip gönderilemeyeceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının süresinde olduğu ve CMK m.308'e göre itirazın öncelikle Özel Daire tarafından değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, dosyanın itiraz konusunda karar verilmek üzere Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin hem 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun 3/5. maddesini hem de 4733 sayılı Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'un 8/4. maddesini ihlal ettiği durumda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazından vazgeçmesinin hukuki sonuçları nedir?
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın, ister sanık lehine isterse aleyhine olsun, Ceza Genel Kurulu karar verene kadar itirazından vazgeçebileceği ve bu durumda dosyanın incelenmeksizin iade edilmesi gerektiği gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının incelenmeksizin iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun temyiz incelemesi sonucu verdiği karara karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın CMK 308. maddeye dayanarak itiraz yoluna başvurma hakkı bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun temyiz incelemesi sonucu verdiği karara karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın CMK 308. maddeye dayanarak itiraz yoluna başvurma yetkisi olmadığı, itiraz yolunun istisnai nitelikte ve olağanüstü kanun yollarından olması, CMK 308. maddenin lafzının açık olması ve kanun koyucunun aksini öngörmediği gerekçeleriyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşen bir Yargıtay kararına karşı davalının tekrar temyiz yoluna başvurması üzerine, yerel mahkemenin bu temyiz istemini reddetmesine yönelik itirazın incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşen Yargıtay kararlarına karşı olağanüstü kanun yolları dışında yeniden temyiz yoluna başvurulamayacağı ve yerel mahkemenin bu yöndeki kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.