Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Organlar”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Belediyenin, ortağı olduğu şirket tarafından satılan devre mülklerin teslim edilmemesi nedeniyle oluşan zarardan sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin, devre mülk projesinde aktif rol alması, güvence vermesi ve alıcılar üzerinde haklı bir güven oluşturması nedeniyle, oluşan zarardan, ortağı olduğu şirketle birlikte müteselsilen sorumlu olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Belediyenin, ortağı olduğu şirket tarafından satışı yapılan devre mülkün teslim edilmemesi nedeniyle oluşan zarardan sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin, devre mülk projesinin reklam ve tanıtımında aktif rol alması, şirkete yetki belgesi vermesi, şirket muhasebecisini görevlendirmesi ve arsayı şirkete devretmesi gibi eylemleriyle alıcılarda haklı bir güven oluşturarak zararın doğmasına sebebiyet verdiği, ayrıca belediye başkanının eylem ve işlemlerinin belediyeyi bağladığı ve belediye başkanının görevi kötüye kullanma suçundan mahkum edilmiş olmasının belediyenin sorumluluğunu ortadan kaldırmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Belediyenin, ortağı olduğu şirket tarafından satılan devre mülklerin teslim edilmemesi nedeniyle oluşan zarardan sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin, devre mülk projesinin reklam ve tanıtım aşamalarında aktif rol oynaması, projeye güvence vermesi, şirket yetkilisine yetki belgesi vermesi, belediye görevlisini şirket denetçisi olarak görevlendirmesi ve tapu devri gibi işlemleriyle alıcılarda haklı bir güven oluşturarak zararın doğmasına sebebiyet verdiği, Belediye Başkanının eylem ve işlemlerinin belediyeyi bağladığı ve Borçlar Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca belediyenin sorumluluğunun bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yasak avlanma nedeniyle Orman Bakanlığı'nın açtığı maddi tazminat davasında, canlı olarak ele geçirilip tekrar doğaya salınan hayvanlar için de tazminat ödenip ödenmeyeceği ve tüzel kişinin organlarının kişisel sorumluluğunun olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Hem mülga 3167 sayılı Kara Avcılığı Kanunu hem de 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu'na göre, yasak avlanma eyleminin haksız fiil niteliğinde olduğu, canlı olarak ele geçirilip tekrar doğaya salınan hayvanlar için de tazminat yükümlülüğünün doğduğu, ayrıca tüzel kişilerin organlarının haksız fiillerden dolayı kişisel olarak da sorumlu oldukları gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anonim şirketin organlarının fiilen çalışamaması nedeniyle şirkete kayyım atanmasının mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anonim şirketin organlarının fiilen toplanamaması ve şirketin yönetilemez hale gelmesi nedeniyle telafisi güç zararların doğabileceği gözetilerek, şirketin hak ve menfaatlerinin korunması amacıyla 6762 sayılı TTK'nın 435. maddesi uyarınca şirkete kayyım atanmasına karar verilmesinin hukuka uygun olduğu değerlendirilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kaçak atık su kullanımından dolayı tahakkuk ettirilen borcun tahsili amacıyla yapılan icra takibine karşı öne sürülen itirazın iptali davasında, şirketin yönetim kurulu başkan yardımcısına husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tüzel kişilerin iradesini organları aracılığıyla açıkladığı ve organların işledikleri haksız fiillerden tüzel kişinin doğrudan sorumlu olduğu, ayrıca temsile yetkili kişilerin de şirket tüzel kişiliği ile birlikte müteselsilen sorumlu olduğu gözetilerek, mahkemenin husumet yokluğu gerekçesiyle davanın reddine ilişkin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ticaret ve Sanayi Odası yönetim kurulu üyelerinin görevlerine son verilmesi isteminin yasal koşullarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5174 sayılı Kanun'un 94. maddesinde belirtilen görevden alma nedenlerinin somut olayda gerçekleşmediği, Bakanlığın talimatının oda yönetim kurulunun asli görevlerine ilişkin olmadığı ve eski oda başkanının göreve iadesi yetkisinin sadece ilgili odaya ait olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Şirket yetkilileri ve yeminli mali müşavirin, sahte evrakla vergi iadesi alınması nedeniyle kesilen vergi cezasından müteselsilen sorumlu olup olmadıkları.
Gerekçe ve Sonuç: Tüzel kişilerin organlarının haksız fiillerinin tüzel kişinin haksız fiili sayılacağı, şirket yönetim kurulu üyeleri ile yeminli mali müşavirin eylemleri sonucu oluşan vergi zararından müteselsilen sorumlu oldukları, bu nedenle yerel mahkemenin direnme kararının vergi cezası yönünden onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı şirket ve yetkilileri tarafından üretilen ve satılan ürünlerin, davacıya ait tescilli endüstriyel tasarımları ihlal ettiği ve haksız rekabete yol açtığı iddiasıyla açılan maddi ve manevi tazminat davasında, davalı şirket yetkililerinin de davalı sıfatıyla hükme dahil edilip edilmeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Tüzel kişinin iradesinin organları aracılığıyla açıklandığı ve organların eylemleriyle tüzel kişiyi borç altına soktukları, ayrıca organların kusurlarından dolayı kişisel olarak da sorumlu oldukları gözetilerek, davalı şirket yetkililerinin de davalı sıfatıyla hükme dahil edilmesi gerektiği gerekçesiyle, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına ve davalı şirket yetkilileri hakkında da hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.