Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Personel Çalıştırılması”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalının tarafı olduğu asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kanuna uygun olup olmadığı, muvazaaya dayanıp dayanmadığı ve bunun sonucunda davacının dava konusu alacaklara hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6552 sayılı Kanun ile 4734 sayılı Kanun'un 62. maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve 4735 sayılı Kanun'un 8. maddesinde yapılan değişikliklerle personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmelerinin yapılabilmesine imkân tanındığı, ancak somut olayda davacıya ilişkin 01.07.2014 - 20.10.2015 dönemini kapsayan hizmet alım sözleşmesinin, önceki Yargıtay kararı ve dosya kapsamı gözetilerek muvazaalı kabul edilmesi isabetli olduğundan, davalının temyiz itirazlarının reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının taraf olduğu asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kanuna uygun olup olmadığı, muvazaaya dayanıp dayanmadığı ve davacının dava konusu alacaklara hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6552 sayılı Kanun ile 4734 sayılı Kanun'un 62. maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve 4735 sayılı Kanun'un 8. maddesinde yapılan değişikliklerle personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmelerinin yapılabilmesine imkân tanındığı, bu nedenle 11.09.2014 tarihinden sonraki sözleşmelerin sırf bu nedenle muvazaalı sayılamayacağı, ancak 01.07.2014 - 20.10.2015 (dava tarihi) dönemi yönünden davalı belediye ile dava dışı şirket arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun kabulünün yerinde olduğu gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediye ile alt işveren şirket arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının dava konusu alacaklara hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6552 sayılı Kanun ile 4734 sayılı Kanun'un 62. maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve 4735 sayılı Kanun'un 8. maddesinde yapılan değişikliklerle personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmelerinin yapılabilmesine imkân tanındığı, bu nedenle 11.09.2014 tarihinden sonraki sözleşmelerin sırf bu nedenle muvazaalı sayılamayacağı, ancak Yargıtay'ın önceki bozma ilamı ve emsal kararı uyarınca 01.07.2014 - 20.10.2015 dönemi için davalı belediye ile alt işveren arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun kabulü gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmesi ile çalışan işçinin, belediye ve hizmet alım şirketi arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu iddiasıyla açtığı alacak davasında, daire bozma kararına Bölge Adliye Mahkemesi’nin direnmesinin hukuki olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6552 sayılı Kanun ile personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmelerinin yapılabilmesine imkan tanındığı, önceki direnme kararında usuli kazanılmış hak doğduğu gerekçesinin davalı lehine kazanılmış hak oluşmadığı, muvazaa iddiasının yargılamanın tüm aşamalarında ileri sürüldüğü, sorumluluk primi hesabına ise itiraz edilmediği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararının kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirket, Çalışma Genel Müdürlüğü tarafından yapılan yetki tespitinin, kendi nezdindeki 16 işyerinin tamamının işletme toplu iş sözleşmesine tabi olmadığı ve sendika çoğunluğunun her işyeri için ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle iptalini istemektedir.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet alım sözleşmelerinin, 6552 sayılı Kanun'un 13. maddesi ve 4735 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca her bir alt işveren işyerinin ayrı ayrı işyeri toplu iş sözleşmesi ünitesi olarak kabul edilebilmesi için gerekli olan "personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmesi" niteliğinde olmadığı ve davalı sendikanın yasal çoğunluğu sağladığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, çalıştığı dönemde davalı belediye ile alt işveren şirket arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı, muvazaa halinde emsal işçinin kim olduğunun tespiti ve buna bağlı alacakların belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı belediye ile alt işveren şirket arasındaki ilişkinin davacının çalışma döneminde muvazaalı olduğunun tespit edilmiş olması, ancak emsal işçinin belirlenmesinde eksik inceleme bulunması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin, alt işveren tarafından çalıştırılan davacı işçinin, Yüksek Hakem Kurulu kararıyla uygulamaya konulan toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarından, asıl işveren sıfatıyla sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4735 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca, personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı sözleşmelerinde, alt işveren tarafından kamu kurum ve kuruluşlarında çalıştırılan işçileri kapsayan toplu iş sözleşmelerinin, alt işverenin yetkilendirmesiyle kamu işveren sendikası tarafından yürütülmesi gerektiği, aksi halde asıl işverenin sorumlu tutulamayacağı gözetilerek, davalı alt işverenin kamu işveren sendikasını yetkilendirmediğinin anlaşılması üzerine, davalı idarenin asıl işveren sıfatıyla sorumlu tutulmasına ilişkin yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin, alt işveren tarafından çalıştırılan davacı işçinin, Yüksek Hakem Kurulu kararıyla uygulamaya konulan toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarından, asıl işveren sıfatıyla sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4735 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca, personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımlarında, toplu iş sözleşmesinin alt işverenin yetkilendirmesiyle kamu işveren sendikası tarafından yürütülmesi gerektiği, somut olayda ise toplu iş sözleşmesinin kamu işveren sendikası tarafından yürütülmediğinin anlaşılması nedeniyle, davalı idarenin asıl işveren sıfatıyla sorumlu tutulamayacağı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin, alt işveren tarafından çalıştırılan davacı işçinin, Yüksek Hakem Kurulu kararıyla uygulamaya konulan toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarından, asıl işveren sıfatıyla sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'nun 8. maddesi uyarınca, personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımlarında, toplu iş sözleşmesinin alt işverenin yetkilendirmesiyle kamu işveren sendikası tarafından yürütülmesi ve sonuçlandırılması şartının, davalı idarenin sorumluluğu için aranması gerektiği, dosyada bu hususta inceleme yapılmadığı ve yapılan araştırmada alt işverenin kamu işveren sendikasını yetkilendirmediğinin anlaşıldığı gözetilerek, davalı idarenin asıl işveren sıfatıyla sorumlu tutulmasına ilişkin yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin, alt işveren tarafından çalıştırılan davacı işçinin, Yüksek Hakem Kurulu kararıyla uygulamaya konulan toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarından sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'nun 8. maddesi uyarınca, personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımlarında, toplu iş sözleşmesinin alt işverenin yetkilendirmesiyle kamu işveren sendikası tarafından yürütülmesi gerektiği, somut olayda ise ilgili toplu iş sözleşmesinin kamu işveren sendikası tarafından yürütülmediğinin anlaşılması nedeniyle, davalı idarenin asıl işveren sıfatıyla sorumlu tutulamayacağı gözetilerek, mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin, alt işveren tarafından çalıştırılan davacı işçinin, Yüksek Hakem Kurulu kararıyla uygulamaya konulan toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarından, asıl işveren sıfatıyla sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4735 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca, personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımlarında, toplu iş sözleşmesinin alt işverenin yetkilendirmesiyle kamu işveren sendikası tarafından yürütülmesi gerektiği, aksi halde asıl işverenin sorumlu tutulamayacağı gözetilerek, davalı alt işverenin kamu işveren sendikasını yetkilendirmediğinin anlaşılması üzerine, davalı idarenin sorumluluğuna hükmeden yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalının, alt işverenin çalışanı olan davacıya, Yüksek Hakem Kurulu kararı ile uygulamaya konulan toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacakları ödeme yükümlülüğünün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'nun 8. maddesi uyarınca, personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımlarında, toplu iş sözleşmesinin alt işverenin yetkilendirmesiyle kamu işveren sendikası tarafından yürütülüp sonuçlandırılması gerektiği, aksi halde asıl işverenin sorumlu tutulamayacağı gözetilerek, davalı alt işveren tarafından kamu işveren sendikasının yetkilendirilmediğinin anlaşılması üzerine, davalının asıl işveren sıfatıyla sorumlu tutulmasına ilişkin yerel mahkeme kararları bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.