Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Prime Esas Kazanç”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacı işçinin işverenden talep ettiği kıdem, ihbar ve fazla mesai ücret alacaklarının hesaplanmasında esas alınacak ücretin tespiti ve davacı tarafından açılan prime esas kazanç tespit davasının bekletici mesele yapılıp yapılmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Prime esas kazanç tespit davasının sonucunun, işçilik alacaklarının hesaplanmasında esas alınacak ücreti etkileyeceği ve bu nedenle prime esas kazanç tespit davasının bekletici mesele yapılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin aksine karar vermesi nedeniyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Prime esas kazancın tespiti davasının hangi daire tarafından inceleneceği konusunda görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava dilekçesindeki açıklamalar, davanın özü ve Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu’nun daha önceki kesin kararı gözetilerek, davanın işçilik alacakları kapsamında olmadığı ve prime esas kazancın tespitine ilişkin olduğu, dolayısıyla görevli dairenin Yargıtay 10. Hukuk Dairesi olduğu değerlendirilerek dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu’na gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının geçici işçilik sürelerinin dikkate alınmaması nedeniyle oluşan hatalı intibak sonucu düşük emekli maaşı aldığı iddiasıyla açtığı davanın hangi Yargıtay dairesinin görev alanına girdiği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın konusunun prime esas kazancın tespiti olduğu ve bu konunun Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin görev alanına girdiği, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun dairelerin işbölümüne ilişkin kararı ve 6723 sayılı Kanun'un 10. maddesi gözetilerek dosyanın görevli dairenin belirlenmesi için Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, ücretinin eksik ödendiği iddiasıyla açtığı ücret farkı alacağı davasında, daha önce kesinleşmiş hizmet tespiti davasındaki prime esas kazanç tespitinin ücret farkı talebine etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının daha önce açtığı ve kesinleşen hizmet tespiti davasında prime esas kazancının belirlenmiş olması ve bu kararın ücret miktarı yönünden kesin hüküm teşkil etmesi gözetilerek, davacının ücret farkı talebinin reddine ve istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hizmet tespiti davasında, davacının sigorta primine esas ücretinin belirlenmesinde hangi delillerin esas alınacağı ve ücret araştırmasının nasıl yapılacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya yapılan ödemelerdeki miktar farklılıklarının nedeninin ve hangi ödemelerin ücrete, hangilerinin avansa ilişkin olduğunun açıklığa kavuşturulmadan sadece 250 TL’lik ödemelerin esas alınmasının isabetsiz olması, işveren kayıtları, banka kayıtları ve davacı imzalı belgeler birlikte değerlendirilerek gerçek ücretin tespit edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hizmet tespiti davasında, davacının sigorta primine esas ücretinin belirlenmesi için yerel mahkemece yapılan araştırmanın yeterli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya yapılan ödemeler arasındaki miktar farklılığının nedeni ve ödemelerin ne kadarının ücretine, ne kadarının avansa ilişkin olduğunun belirlenmeden hüküm kurulmasının yanı sıra, işveren kayıtları ve banka kayıtları üzerinde gerekli incelemenin yapılmaması, davacı imzasını taşıyan belgelerin bağlayıcılık değerinin araştırılmaması ve işçilik alacakları dosyasının incelenmemesi nedeniyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hizmet tespiti davasında, davacının prime esas kazancının belirlenmesi için yapılan araştırmanın yeterliliği ve 2000 yılına ait ücretinin tespitine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun reddine dair ek kararın hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, davacının ücretini banka kayıtlarına dayanarak belirlemesinin, kayıtların kendi içinde çelişkili olması ve başka delillerle desteklenmemesi nedeniyle isabetsiz olduğu; ayrıca, eksik temyiz harcı tebligatının usulüne uygun yapılmaması nedeniyle temyiz talebinin reddedilmesinin hukuka aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuş ve dosya, yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Daire'ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Hizmet tespiti davasında, davacının sigorta primine esas ücretinin belirlenmesine ilişkin olarak yapılan araştırmanın yeterli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çalışma olgusunun her türlü delille ispatlanabilmesine karşılık, ücretin ispatında HUMK 288. maddede belirtilen sınırı aşan ücret alma iddialarının yazılı delille kanıtlanması zorunluluğu ve dosyada bulunan tek yazılı delilin tek başına yeterli olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Temyiz edilmeden kesinleşen işçilik alacağı dosyasında taraf olan işveren için ücret yönünden hüküm kesinleştiğinden prime esas kazanç tespiti yapılan davada da işverenin taraf olması gerekip gerekmediği ve aylık ücret miktarının işveren için kesinleştiği gerekçesiyle ücret miktarının tespiti için araştırma yapılmadan işçilik alacağı dosyasında hüküm altına alınan miktara göre hüküm kurulmasının doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Prime esas kazanç tespiti davalarında işveren ile Kurum arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunduğu, bu davalarda resen araştırma ilkesinin geçerli olduğu ve kamu düzenini ilgilendirdiği gözetilerek, mahkemenin işçilik alacakları dosyasındaki ücrete ilişkin tespiti kesin delil olarak kabul etmemesi ve prime esas kazancı belirlerken gerekli araştırmaları yapması gerektiğinden direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı işveren tarafından bankaya hitaben yazılan yazı ve bir aylık ücret bordrosunun, davacının Kuruma bildirilen prime esas kazancın üstünde ücret aldığı iddiasını ispat için delil başlangıcı sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Bankaya hitaben yazılan yazının kredi başvurusu için verildiği, tek bir aylık ücret bordrosunun ise Kurum kayıtları ve diğer bordrolarla çeliştiği, her iki belgenin de gerçek ücreti yansıtmadığı ve davacının prime esas kazancın üzerinde ücret aldığını ispatlayamadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin prime esas kazancının tespiti talebiyle açtığı davada, davalı işveren tarafından bankaya gönderilen ve davacıya belirli bir ücretin ödendiğini gösteren yazının ve ödeme dekontunun yazılı delil başlangıcı sayılıp sayılmayacağı ve bu belgelerin varlığı halinde tanık beyanlarının ücretin tespitinde kullanılıp kullanılamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Prime esas kazancın tespiti davalarında resen araştırma ilkesinin geçerli olduğu, HMK 200. ve 202. maddelerindeki yazılı delil kuralının uygulanmayacağı ve her türlü delilin değerlendirilebileceği, davalı işverenin bankaya gönderdiği yazı ve ödeme dekontunun yazılı delil başlangıcı olarak kabul edilerek tanık beyanları ile birlikte değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Prime esas kazancın tespitine ilişkin davada, işçilik alacakları davasında hükmedilen alacakların nete çevrilerek ödenmesinin, son ay dışında diğer dönemlere ilişkin ücretler yönünden davacının asgari ücret üzerinde çalıştığının ispatına yeter mahiyette olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşçilik alacakları davasında hükmedilen alacakların nete çevrilerek ödenmesinin sadece çalışmanın geçtiği son ayın prime esas kazancının tespitinde dikkate alınabileceği, diğer dönemler için ücretin HUMK m. 288’de öngörülen ispat kurallarına göre kanıtlanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.