Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Satış İlanı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Başka bir ilde bulunan taşınmaza, asıl takip dosyasının bulunduğu icra dairesince doğrudan haciz konulması nedeniyle düzenlenen satış ilanının iptali istemine ilişkin yetkili icra mahkemesinin hangisi olduğuna dair uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Haczedilen taşınmazın bulunduğu yer icra dairesinin satış ilanını düzenlediği ve İcra İflas Kanunu'nun 360. maddesi gereğince artırma ve ihaleye dair ihtilafların, istinabe olunan icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümleneceği gözetilerek, yetkili mahkemenin Bodrum 2. İcra Hukuk Mahkemesi olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, icra yoluyla satışı yapılan taşınmazın, satış ilanının yerel bir gazetede yayımlanması nedeniyle düşük bedelle satıldığını iddia ederek tapu iptali ve tescil talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: İcra dairesinin taşınmazın niteliği gereği satış ilanını yerel gazetede yayımlama hususunda takdir yetkisini kullandığı ve ihaleye ilişkin işlemlerin usulüne uygun yapıldığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Cebri icra yoluyla satılan taşınmazın satış ilanının borçlu şirkete usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği ve ihalenin feshi davasının süresinde açılıp açılmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlu şirkete satış ilanının Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, şirketin satış tarihinden haberdar olduğu halde yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde ihalenin feshini talep etmediği, vekilin satıştan önce açtığı davalarda satışın durdurulmasını talep etmesinin şirketin satıştan haberdar olduğunu gösterdiği ve bu durumda tebligat yokluğuna dayanarak fesih talebinde bulunmanın TMK 2. maddesindeki iyiniyet kurallarına aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinde, borçlunun vekille temsil edildiğinin alacaklı tarafından satış talebinden önce bilinip bilinmediği ve bu durumda satış ilanının borçlu vekiline tebliğ edilip edilmemesi gerektiği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun vekilinin, satış talebinden önce vekaletnameyi icra dosyasına sunduğu ve alacaklının da bundan haberdar olduğunun dosya kapsamından anlaşıldığı, İİK m. 127, HUMK m. 62, Avukatlık Kanunu m. 41 ve Tebligat Kanunu m. 11 uyarınca vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibinde borçlunun vekili olduğu halde satış ilanının vekile tebliğ edilmemesi nedeniyle ihalenin feshine dair açılan davada, borçlunun vekilinin varlığının alacaklı tarafından bilinip bilinmediği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun vekilinin varlığını gösteren bilgi ve belgelerin, alacaklının satış talebinden önce icra dosyasına girdiğinin tespit edilmesi ve İİK m. 127, HUMK m. 62, Avukatlık Kanunu m. 41 ve Tebligat Kanunu m. 11 uyarınca vekile tebligat zorunluluğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibinde satılan taşınmazın satış ilanının borçluya usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği ve bu hususun ihalenin feshine sebep teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu'nun 21. ve 35. maddeleri ile Tebligat Tüzüğü'nün ilgili hükümleri uyarınca, borçluya yapılan ödeme emri ve satış ilanının tebliğinin usulüne uygun olmadığı, tebligat evraklarında yasal olarak bulunması gereken bilgilerin eksik olduğu ve bu durumun ihalenin feshini gerektirecek nitelikte önemli bir usulsüzlük oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hacizli bir pres makinesinin satış ilanının gazetede yayımlanmasına ilişkin icra müdürlüğü kararının İcra ve İflas Kanunu'nun 114. maddesine uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İcra müdürlüğünün gazetede ilan kararı vermesi durumunda dahi, ilanın yayımlanacağı gazetenin yurt çapında yayımlanma ve belirli bir tiraj şartı aranmadığı, icra müdürlüğünün ilgililerin menfaatine en uygun olacak şekilde ilan yöntemini takdir edebileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Borçlunun kıymet takdirine itiraz ettiği davada vekille temsil edilmesi durumunda, bu kararın icra takip dosyasında bulunması halinde satış ilanının borçluya mı yoksa vekile mi tebliğ edileceği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İcra takibinin bir bütün olduğu ve kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilen kararın icra takibinin bir parçası olduğu, borçlunun kıymet takdirine itiraz davasında vekille temsil edilmesi ve bu kararın icra takip dosyasında bulunması halinde borçlunun icra takibinde de vekille temsil edildiğinin kabulü gerektiği, bu durumda satış ilanının vekile tebliğ edilmesi gerektiği, aksi halde tebligatın usulsüz olacağı ve ihalenin feshini gerektireceği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibinde satışı yapılan taşınmazın ihalesinin, satış ilanının borçluya tebliği ile ihale tarihi arasında makul bir süre bulunmadığı iddiasıyla feshinin istenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İcra İflas Kanunu'nun 127. maddesinde satış ilanının tebliğ zamanına ilişkin açık bir hüküm bulunmamasına rağmen, borçlunun satışa hazırlanabilmesi, özel ilan yapabilmesi ve daha fazla müşteri bulabilmesi için satış ilanının tebliği ile ihale tarihi arasında makul bir sürenin bulunması gerektiği, somut olayda 16 günlük sürenin makul süre olarak kabul edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinde, borçlu şirkete ait taşınmazın satış ilanının tebliğinin usulüne uygun yapılıp yapılmadığı ve ihalenin fesh edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresi, Tebligat Kanunu'nun 35/4. maddesi gereğince bilinen adres olarak kabul edildiğinden, satış ilanının bu adrese Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca yapılması usulüne uygun olduğuna ve yerel mahkemenin aksine direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.