Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sebep-Sonuç İlişkisi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalı elektrik şirketine ait elektrik hattından çıktığı iddia edilen yangın nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki bilirkişi raporlarında yangının davalı şirketin elektrik hatlarından kaynaklanmadığı, aksine yangının başlamasından 7 dakika sonra davalıya ait hatlara ulaştığı ve yangının çıkış nedeninin tespit edilemediği belirlendiği gözetilerek, davacı tarafça başka delil sunulamadığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıların eylemlerinin orman yangınına sebebiyet verip vermediği ve idarenin uğradığı zararın tazmin edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı idarenin, davalıların eylemlerinin yangına sebebiyet verdiğini ispatlayamaması ve delil yetersizliği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Doğum sonrası bebekte meydana gelen sağlık sorunlarının hekim hatasından kaynaklanıp kaynaklanmadığı ve bu nedenle maddi-manevi tazminat talep edilip edilemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporları ve aydınlatılmış onam formunun davalıların kusurlu olmadığını göstermesi gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı elektrik dağıtım şirketinin hattından kaynaklanan yangın nedeniyle davacının uğradığı zararın tazmin edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporları, sigorta tahkim komisyonu kararları ve şebeke arıza kayıtları birlikte değerlendirildiğinde yangının davalı şirkete ait hattan kaynaklandığı belirlenerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Doğum sırasında davalıların tıbbi uygulama kusuru nedeniyle davacı bebeğin engelli doğduğu iddiasıyla açılan tazminat davasında, davalıların kusurlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece hükme esas alınan raporda, davalıların kusuruna ilişkin tespitlerin yetersiz ve ihtimaller dahilinde olduğu, ayrıca bebeğin engelli doğumunun doğum öncesi veya doğum sırasındaki olaylardan kaynaklandığının net olarak ortaya konulamadığı, bu hususta davacı bebeğin önceki düşükleriyle ilgili kayıtların incelenmesi, tanıkların dinlenmesi ve farklı uzmanlık alanlarından oluşan daha geniş bir bilirkişi kurulundan rapor alınması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı hastanenin ve doktorun, davacı çocuğa yapılan enjeksiyon sonrasında oluşan nöropatiden sorumlu olup olmadığına ilişkin tazminat davasında, alınan bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya yeterli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Alınan Adli Tıp Kurumu raporlarında, davacı çocuğun rahatsızlığının enjeksiyonla ilişkisi ve davalıların sorumluluğu net bir şekilde ortaya konulmadığı, raporların soyut ve yetersiz olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının aracındaki arızanın kalitesiz akaryakıttan mı yoksa ayıplı enjektörden mi kaynaklandığı ve bu nedenle hangi davalının sorumlu olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde ve beyanlarında aracındaki arızanın sebebi olarak kalitesiz akaryakıtı gösterdiği, ayıplı enjektör iddiasında bulunmadığı ve bu yönde bir talepte de bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin hatalı gerekçeyle davalı enjektör satıcısı hakkında verdiği kabul kararına direnmesinin hatalı olduğu ve bozulması gerektiğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı hastane ve doktorun, davacının oğluna yapılan enjeksiyon sonucu oluşan rahatsızlıktan sorumlu olup olmadıkları ve Adli Tıp Kurumu raporlarının hüküm kurmaya yeterliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı çocuğun rahatsızlığının sebebinin, davalıların kusuru olup olmadığının Adli Tıp Kurumu raporlarında yeterince araştırılmadığı ve raporların hüküm kurmaya elverişli olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, eski eşi ile aynı evde bulunan kayınvalidesi ve kayınpederini öldürmesi eyleminin TCK'nın 82/1-a ve 82/1-h maddeleri kapsamında nitelikli öldürme suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, eski eşini öldürmek için eve girdikten sonra kayınpederi ile karşılaşması üzerine onu etkisiz hale getirmesi, sonrasında eski eşine saldırdıktan ve öldüğünü zannettikten sonra kayınvalidesi ve tekrar kayınpederini öldürmesi eylemlerinin, tasarlayarak öldürme suçunun unsurlarını oluşturmadığı ancak eski eşine yönelik tasarladığı öldürme suçunu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla nitelikli öldürme suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.